15. Ceza Dairesi 2017/12401 E. , 2019/3744 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık, resmi belgede sahtecilik
HÜKÜM : Sanıkların her iki suçtan da ayrı ayrı beraatlerine
Nitelikli dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecillik suçlarından sanıkların beraatlerine ilişkin hükümler, katılan ... vekili ve Cumhuriyet savcısı tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Gerekçeli karar başlığına suç tarihinin, senedin katılan ... tarafından, sanık ... ve babası Kuddusi aleyhine icra takibine başlandığı 11.07.2007 tarihi olarak gösterilmesi gerekirken 06.03.2007 tarihinin suç tarihi olarak yazılması mahallinde düzeltilebilir maddi hata olarak kabul edilmiştir.
Suç tarihinde Bayburt ilinde ...Bilgisayar adlı işyerini işleten sanık ...’in, ticari faaliyetlerini geliştirmek amacıyla katılan ...’e ortaklık teklif ettiği ve katılanı kredi çekmeye ikna ettiği, sanık ...’in katılan ..."ün Vakıfbank Bayburt Şubesinden çektiği kredinin büyük çoğunluğunu nakden almasına rağmen, katılanı işyerine resmi ortak göstermeyerek ve kredi taksitlerinin süresi geldiğinde ödemede bulunmayarak, katılan ..."ü müzayaka halinde bıraktığı, katılan ...’un babası olan katılan ...’in, kredi karşılığında ipotek edilen evin satılmasına engel olmak ve oğlu olan katılan ...’un daha fazla zarar etmesine engel olmak amacıyla sanık ... ile görüştüğü, sanığın babası ...’ın kefil olduğu bir senet vermesi halinde borcu üstleneceğini belirttiği, sanık ...’in babasının kefil olduğu senedi katılan ...’e vereceğini söyleyip, babası Kuddusi yerine kardeşi ..."a 06.03.2007 düzenleme tarihli ve 06.05.2007 vade tarihli 145.000YTL bedelli senedi imzalattırarak, katılan ...’e verdiği, sanık ... ise, suça konu senede kendi ismini yazmadan babasının ismi yazılı kısmına imza attığı ve bu surette sanıkların üzerlerine atılı tacir veya şirket yöneticisi olan ya da şirket adına hareket eden kişilerin ticari faaliyetleri sırasında nitelikli dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçlarını işledikleri iddia olunan somut olayda; sanıkların savunmaları, katılanların beyanları, tanıkların beyanları, bilirkişi raporları ve tüm dosya kapsamından taraflar arasındaki hukuki ortaklığa ilişkin işlemlerin yapılmayışı, miktarı ve sebebi belli olan bir paranın amacı dışında kullanılması eylemlerinin dolandırıcılık kastı kapsamında kalmadığı, alacak ilişkisine esas olmak üzere bir hukuki ihtilaf teşkil ettiği ve suça konu senet üzerindeki imzaların sahte olarak atıldığına ilişkin tarafların zımni ikrarları gözetildiğinde, atılı suçların sanıklar tarafından işlendiği yönünde yeterli ve kesin bir delil olmadığı gerekçesine dayanan mahkemenin kabulünde her hangi bir isabetsizlik görülmemiştir.
Suça konu senet üzerindeki kefil olarak görünen ... isminin yanındaki imzanın sanık ... ve katılan ...’un bilgileri dahilinde bir başkası tarafından atıldığı, borcun tahsili amacıyla katılan ...’in sanık ... ve babası... hakkında yaptığı icra takibi sırasında, sanık ..."in babası olan...’nin itirazı ile takipten vazgeçilmesinin de bu bilinme hususunu doğruladığı, katılan ..."un aşamalarda; sanık ...’in suça konu senedi vermeden önce babasına imzalatamayacağını, babasının yerine kendisinin imzalayacağını ve bu şekilde borcunu ödeyeceğini kendisine söylediği, işin icra takibi aşamasına geleceğini bilmediğinden dolayı babası olan katılan ...’e her iki imzanın ..."e ait olduğunu söylemediğini, beyan etmiş olduğu ve alınan kriminal raporlar ile, suça konu senet üzerindeki kefil imzalarının sanık ..."in babası olan Kuddusi"ye ait olmadığı, imzanın sanıklar tarafından atılıp atılmadığının da tespit edilemediği anlaşılmakla, tebliğnamenin bozma isteyen görüşüne iştirak edilmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, katılan ... vekilinin ve Cumhuriyet savcısının sanıkların üzerlerine atılı eylemlerin sabit olduğuna ilişkin ve yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddiyle hükümlerin ONANMASINA, 11.04.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.