Abaküs Yazılım
1. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/16324
Karar No: 2018/15416
Karar Tarihi: 11.12.2018

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2015/16324 Esas 2018/15416 Karar Sayılı İlamı

1. Hukuk Dairesi         2015/16324 E.  ,  2018/15416 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ



    Taraflar arasında görülen davada;
    Davacılar, mirasbırakan ...’in mirastan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olarak 507, 508, 1277, 16, 1525, 1526, 1761, 1661 parsel sayılı taşınmazları davalı oğlu ...’e satış suretiyle temlik ettiğini ileri sürerek dava konusu taşınmazların tapu kayıtlarının iptali ile payları görünecek şekilde tapuya tescilini istemişler; 25/10/2013 tarihli dilekçe ile de 507, 508, 1525, 1526 parsel sayılı taşınmazlar ile ilgili davayı atiye terk etmişlerdir.
    Davalı, dava konusu taşınmazların bir kısmınının mirasbırakanla ilgisi olmayıp, bir kısım taşınmazı da mirasbırakandan bedeli mukabilinde satın aldığını bildirip davanın reddini savunmuş; 507, 508, 1525, 1526 parsel sayılı taşınmazlarla ilgili davanın atiye bırakılmasına muvafakat etmemiştir.
    Davanın reddine dair verilen karar Dairece, “... davalı taraf 507, 508, 1525 ve 1526 parsel sayılı taşınmazların atiye bırakılmasına muvafakat etmediğinden, bu parseller bakımından davanın esasına ilişkin karar verilmesi doğrudur. Ayrıca kadastro sırasında senetsizden davalı adına tespit edilen 1525 ve 1761 parsel sayılı taşınmazın ½ payı ile davalının 3.kişilerden satın aldığı 507, 508 ve 1526 parsel sayılı taşınmazlar bakımından 01.04.1974 tarih 1/2 sayılı ...... Kararı’nın uygulama yeri bulunmadığından bu parseller yönünden davanın reddine karar verilmesinde de bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Davacıların bu parseller yönünden yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine.Davacıların 1661 ve 16 parsel sayılı taşınmazlar ile 1761 ve 1277 parsel sayılı taşınmazların ½ paylarına yönelik temyiz itirazlarına gelince; Toplanan deliller ve tüm dosya içeriğinden davalının murisin tek erkek çocuğu olduğu, murisin mal satmaya ve paraya ihtiyacının olmadığı, çekişme konusu 16 parsel sayılı taşınmazın satışının yapıldığı tarihte davalının 19 yaşında olduğu, her ne kadar 1761 ve 1277 parsel sayılı taşınmazların satış bedeline ilişkin şerhli ...... dekontu dosyaya ibraz edilmiş ise de, taşınmazların keşfen belirlenen değeri ile gösterilen değer arasında fahiş fark bulunduğu, dolayısıyla bu parsellerin ......larından mal kaçırmak amacıyla muvazaalı biçimde davalıya temlik edildiği sonucuna varılmaktadır. Hal böyle olunca, 1661 ve 16 parsel sayılı taşınmazlar ile 1761 ve 1277 parsel sayılı taşınmazların ½ payları bakımından davacıların miras payı oranında davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile yazılı olduğu şekilde karar verilmesi doğru değildir.” gerekçesiyle bozulmuş, mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda dava konusu 1661, 16, 1761 ve 1277 parsel sayılı taşınmazlar bakımından temlike konu edilen paylar nazara alınmak suretiyle davacıların miras payları oranında iptal tescile, diğer taşınmazlar bakımından karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
    Karar, davalı vekili tarafından yasal süre içerisinde duruşma istekli temyiz edilmiş olmakla, duruşma günü olarak saptanan 11.12.2018 Salı günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davalı ... ve vekili Avukat ... geldi, davetiye tebliğine rağmen temyiz edilen davacılar ......ve diğerleri vekili Avukat gelmedi, yokluğunda duruşmaya başlandı, süresinde verildiği ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelen vekilin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi, iş karara bırakıldı. Bilahare Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü:

    -KARAR-
    Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı iptali ve tescil isteğine ilişkin olup, hükmüne uyulan bozma kararında gösterildiği şekilde işlem yapılarak karar verilmiş olmasında bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Davalı vekilinin esasa ilişkin temyiz itirazları yerinde olmadığından reddine.
    Davalı vekilinin vekalet ücretine yönelik temyiz itirazına gelince;
    Bilindiği üzere, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil davalarında dava değerinin, çekişme konusu taşınmazın tümünün değeri üzerinden davayı açan mirasçı ya da mirasçıların paylarına isabet eden değer olduğu kuşkusuzdur.
    Somut olayda, temlike konu ve kabul kapsamındaki 1661 parsel sayılı taşınmazın dava tarihi itibariyle keşfen saptanan değeri 13.415,28 TL, 16 parsel sayılı taşınmazın 5.373,00 TL, 1277 parsel sayılı taşınmazın çekişmeli ½ payının değeri 36.498,84 TL, 1761 parsel sayılı taşınmazın çekişmeli ½ payının değeri 75.083,33 TL olmak üzere toplam 130.370,45 TL olup davacıların her biri yönünden 1/3 miras payına isabet eden değerin 43.456,81 TL olduğu ve her bir davacı yararına bu değer üzerinden 5.080,24 TL nispi vekalet ücretine hükmedilmesi; keşfen saptanan ve davacı tarafça harcı ikmal edilen toplam 161.301,33 TL değerden kabul kapsamındaki toplam 86.913,62 TL’nin düşülmesi sonucu bulunan 74.387,71 TL reddedilen kısımdan davalı yararına 8.351,01 TL nispi vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken değinilen hususların göz ardı edilmesi doğru değildir.
    Ancak, anılan hususlar yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden davalı vekilinin temyiz itirazının bu yönden kabulü ile hükmün 8. fıkrasında yer alan “ Davacı kendini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret tarifesine göre kabul edilen değer üzerinden hesaplanan 12.829,64 TL nisbi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacılara verilmesine.” ifadesinin hüküm kısmından çıkarılarak yerine 8. fıkra olarak “ Karar tarihinde yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca vekille temsil olunan davacı ... ve ... yararına ayrı ayrı 5.080,24 TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacılar ... ve ...’e verilmesine,” ifadesinin yazılmasına; hükmün 9. fıkrasında yer alan “Davalı kendini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret tarifesine göre reddedilen değer üzerinden hesaplanan 3.702,40 TL nisbi vekalet ücretinin davacılardan alınarak davalıya verilmesine.” ifadesinin hüküm kısmından çıkarılarak yerine 9. fıkra olarak “ Karar tarihinde yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca vekille temsil olunan davalı yararına 8.351,01 TL nispi vekalet ücretinin davacılardan alınarak davalıya verilmesine” ifadesinin yazılmasına, 6100 sayılı HMK"nun geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK"nun 438/7. maddesi uyarınca hükmün bu şekliyle DÜZELTEREK ONANMASINA, 30.12.2017 tarihinde yürürlüğe giren Avukatlık Ücret Tarifesi gereğince gelen temyiz eden davalılar vekili için 1.630.00.-TL. duruşma vekâlet ücretinin temyiz edilenden alınmasına, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 11.12.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.








    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi