3. Hukuk Dairesi 2018/3172 E. , 2018/8644 K.
"İçtihat Metni".......
Taraflar arasındaki itiarzın iptali davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, duruşmalı olarak incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle; daha önceden belirlenen, 18.09.2018 tarihli duruşma günü için yapılan tebligat üzerine; temyiz eden davalı vekili......eldi. Karşı taraf davacı vekili Av.... geldi. Açık duruşmaya başlandı ve hazır bulunan vekillerin sözlü açıklamaları dinlenildikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için saat 14.00"e bırakılması uygun görüldüğünden, belli saatte dosyadaki bütün kağıtlar okunarak, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlenip, gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı, taraflar arasında 22/04/2008 başlangıç tarihli ve beş yıl süreli sözleşme düzenlendiğini, daha sonra 01/01/2010 tarihli protokol ile sadece 1 yıllık kira indirimi düzenlemesi yapıldığını, davalının protokole aykırı olarak tahliye tarihine kadar aylık 2.500 TL kira ödediğini, kira alacağının tahsili için yapılan takibe itirazın haksız olduğunu belirterek itirazın iptaline, takip konusu alacağın % 20"sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesi talep etmiştir.
Davalı, 01/01/2010 tarihli protokol gereği aylık 2.500 TL ödeme yapıldığını, 01/01/2011 tarihinden sonra da kira bedellerinin aynı şekilde ödendiğini ve sürekli bir uygulama halini aldığını beyanla davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, 22/10/2015 tarihli karar ile 01/01/2011 tarihinden sonra da 36 ay gibi uzunca bir sürede 2.500 TL aylık kira ödemelerine itiraz etmeyen, ihtirazi kayıt ileri sürmeyen davacının kira miktarını aylık 2.500 TL olarak kabul ettiği düşünülmesi gerektiği, Türk Medeni Kanununun 2.maddesine aykırı şekilde davacının 01/01/2011 tarihinden itibaren fark kira bedeli istemesi dürüstlük ve hakkaniyet kurallarına uygun düşmediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hükmün davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Yargıtay 6. Hukuk Dairesinin 2016/5194 Esas sayılı ilamı ile, taraflar arasında uyuşmazlık konusu olmayan kira sözleşmesi ve ek protokole göre inceleme yapılarak karar verilmesi gerektiği belirtilerek hükmün bozulmasına karar verilmiştir......
Mahkemece, bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda, davanın kabulü ile itirazının iptaline ve takibin 204.243,18 TL"sı üzerinden devamına, davalı tarafın itirazının haksız olması nedeniyle, hüküm altına alınan asıl alacak miktarının %20"si oranında icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı tarafından 29/01/2014 tarihinde başlatılan takip ile Ocak 2011-Ekim 2013 dönemi, 204.243,18 TL kira farkı alacağının tahsili talep edilmiştir. Bozma öncesinde düzenlenen 04/07/2015 tarihli bilirkişi raporunda, davacının kira farkı alacağı 117.399,80 TL hesaplandığı halde, ilk hükmün bozulmasındana sonra alınan 15/12/2017 tarihli ek bilirkişi raporunda davacının alacağının 205.926,61 TL olduğu belirtilmiş, Mahkemece, ek bilirkişi raporu hükme esas alınarak davacının talebi ile bağlı kalınarak davanın kabulüne karar verilmiştir. Her iki bilirkişi raporunda da 22/04/2008 tarihli kira sözleşmesinde belirlenen aylık kira bedeli esas alınarak davalı tarafından yapılan ödemeler mahsup edilerek hesaplama yapılmış ise de hesaplama yöntemindeki farklılık nedeniyle alacak miktarında çelişki oluştuğu anlaşılmaktadır. Bu nedenle Mahkemece, açıklayıcı, taraf, hâkim ve Yargıtay denetimine elverişli, kök ve ek rapor arasındaki çelişkiyi de giderecek şekilde rapor alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle davalının temyiz itirazlarının kabulü ile açıklanan nedenlerle temyiz olunan hükmün davalı taraf yararına BOZULMASINA, 1.630 TL Yargıtay duruşması vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalı tarafa verilmesine, ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nun Geçici Madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK"nun 440. maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 18/09/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
........