10. Ceza Dairesi Esas No: 2016/2125 Karar No: 2017/466 Karar Tarihi: 10.02.2017
Uyuşturucu madde ticareti yapma - Yargıtay 10. Ceza Dairesi 2016/2125 Esas 2017/466 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme, sanıklardan birinin evinde ele geçen uyuşturucu maddeler ile ilgili olarak verilen beraat hükmünün doğru olduğu sonucuna varmış ve bu hükmü onamıştır. Diğer sanığın ise uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan mahkumiyet hükmü verilmiştir ve bu hüküm de onanmıştır. Kararda ilgili kanun maddeleri şu şekildedir: Uyuşturucu Maddelerin Murakabesi Hakkında Kanun'un 4. maddesi ve Türk Ceza Kanunu'nun 188/1-c maddesi.
10. Ceza Dairesi 2016/2125 E. , 2017/466 K.
"İçtihat Metni"
Mahkeme : 3. Ağır Ceza Mahkemesi Suç : Uyuşturucu madde ticareti yapma Hükümler : Mahkûmiyet (sanık ... hakkında)
Dosya incelendi. GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ: Gerekçeli karar başlığında sanık ... müdafiinin “Av. ...” yerine “... ” olarak yazılması, mahkeme tarafından düzeltilmesi mümkün maddi hata olarak kabul edilmiştir. A) Sanık ... hakkında uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan verilen beraat hükmünün incelenmesi: Arama yapıldığı sırada sanığın evinde bulunan, diğer sanık ...’in tüm aşamalardaki tutarlı ifadesi ile ele geçen uyuşturucu maddelerin kendisine ait olduğunu beyan etmesi ve sanık ...’in kovuşturma aşamasında uyuşturucu maddeyi ...’den almadığını söylemesi karşısında, mahkemenin sanık ... hakkında gösterdiği gerekçesi ve kabulü yerinde olduğundan, tebliğnamedeki bozma düşüncesi benimsenmemiştir. Yapılan duruşmaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun şekilde oluşan inanç ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre, Cumhuriyet savcısının yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, hükmün ONANMASINA, B) Sanık ... hakkında uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan verilen mahkûmiyet hükmünün incelenmesi: Yargılama sürecindeki işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eylemlerin sanıklar tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, eylemlere uyan suç tipi ile yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından; sanık müdafiinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, hükmün ONANMASINA, hükmolunan hapis cezasının süresi ve tutuklama tarihine göre sanık hakkındaki salıverilme isteğinin reddine, 10.02.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.