17. Hukuk Dairesi 2015/10309 E. , 2018/5131 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki maddi ve manevi tazminat davası üzerine yapılan yargılama sonunda davanın kısmen kabulüne ilişkin verilen hüküm davalı vekili tarafından süresi içinde temyiz edilmekle, dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, Davacının 10.07.2014 tarihinde seyir halindeyken, davalının işleteni olduğu aracın çarpması sonucu trafik kazası meydana geldiğini, davacının ve eşinin yaralandığını, kazanın şokundan kurtulamadıklarını, 2014/47 D.iş sayılı dosyası ile tespit yaptırdıklarını, davacının tedavisinin halen devam ettiğini beyanla fazlaya ilişkin hakları saklı tutulmak üzere 6.874,00 TL hasar bedeli, 750,00 TL araç mahrumiyet kaybı, 1.500,00 TL değer kaybı, 500,00 TL çekici ücreti, 709,00 TL tespit gideri, 227,00 TL ulaşım gideri, 5.000,00 TL manevi tazminat olmak üzere toplam 15.560,00 TL"nin olay tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davalının işleten sıfatı bulunmadığından bahisle davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, iddia, savunma, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; Davacının maddi tazminat talebinin kısmen kabulüne, 6.922,00 TL"nin kaza tarihi 10/07/2014 tarihinden itibaren davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, davacının manevi tazminat talebinin reddine karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde ve özellikle oluşa uygun olarak düzenlenen uzman bilirkişi raporunda belirtilen kusur oranının ve maddi tazminata ilişkin hesaplamanın hükme esas alınmasında bir usulsüzlük bulunmamasına ve ...’nın 20/d maddesinde öngörülen biçimde aracın devrini gerçekleştirmeyen kaza tarihinde kayden malik görünen davalının araç sürücüsünün kusurundan kendi kusuru gibi sorumlu olacağı gözetilerek sorumluluğunun bulunduğunun kabul edilmesinde isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun bulunan hükmün ONANMASINA ve aşağıda dökümü yazılı 354,62 TL kalan onama harcının temyiz eden davalıdan alınmasına 16.5.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.