Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2019/4056 Esas 2021/3166 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
12. Ceza Dairesi
Esas No: 2019/4056
Karar No: 2021/3166
Karar Tarihi: 29.03.2021

Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2019/4056 Esas 2021/3166 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Davacı uyuşturucu ticareti suçlamasıyla 116 gün gözaltında ve tutuklu kaldıktan sonra beraat ettiği için davalı Hazineden tazminat talep etti. Mahkeme, davacının 3.524,50 TL maddi, 5.500,00 TL manevi tazminatın gözaltına alınma tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalı Hazineden alınarak ödenmesine karar verdi. Ancak davalı vekili tarafından temyiz edildi ve yüksek mahkeme, kararı bozdu ve yeniden değerlendirilmesi gerektiğini belirtti. Kanun maddeleri ise şöyle: Davacının tazminat talepleri, 5271 sayılı CMK'nın 142. maddesi ve 466 sayılı Yasaya göre Tazminat hükümlerine dayanmaktadır. Hükmün bozulması ise 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi gereğince isteme aykırı olarak gerçekleşti.
12. Ceza Dairesi         2019/4056 E.  ,  2021/3166 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi
    Dava : Koruma tedbirleri nedeniyle tazminat
    Hüküm : Davacının tazminat talebinin kısmen kabülü ile 3.524,50 TL maddi, 5.500,00 TL manevi tazminatın gözaltına alınma tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalı Hazineden alınarak davacıya verilmesine

    Davacının tazminat talebinin kısmen kabulüne ilişkin hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    Tazminat talebinin dayanağı olan Ankara 8. Ağır Ceza Mahkemesinin 2015/440 Esas – 2015/436 Karar sayılı ceza dosyası kapsamında, davacının Uyuşturucu veya Uyarıcı Madde Ticareti Yapma veya Sağlama suçundan 05.09.2015-30.12.2015 tarihleri arasında 116 gün gözaltında ve tutuklu kaldığı, yapılan yargılama sonunda beraatine hükmedildiği, beraat hükmünün 07.01.2016 tarihinde kesinleştiği, tutuklama tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 5271 sayılı CMK"nın 142. maddesinde öngörülen süre içinde yetkili ve görevli mahkemeye davanın açıldığı ve kanunda öngörülen yasal şartların oluştuğu anlaşılmakla;
    Davacının 10.000,00 TL maddi, 20.000,00 TL manevi tazminatın gözaltına alınma tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile ödenmesi talebine ilişkin söz konusu davada, yerel mahkemece 3.524,50 TL maddi, 5.500,00 TL manevi tazminatın gözaltına alınma tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan alınarak davacıya ödenmesine hükmedildiği anlaşılmakla;
    Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre davalı vekilinin, davanın reddi gerektiğine, reddedilen miktar üzerinden davalı lehine vekalet ücreti ödenmesi gerektiğine ilişkin sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
    1-Davacı hakkında düzenlene tutuklama müzekkeresinin infaz edilip edilmediği, infaz edilmiş olması halinde, infaz tarihlerinin ceza infaz kurumundan sorulması suretiyle davacının tutuklama ve tahliye tarihleri ile infaz edilen sürenin tereddüde mahal vermeyecek şekilde tespit edilmesi sonrası bir karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ve araştırma ile yazılı şekilde karar verilmesi,
    2-Dairemizce Uyap sistemi üzerinden yapılan incelemede davacının hükümden sonra birden fazla mahkumiyet hükmünün olduğu ve halen hükümlü olduğu da dikkate alınarak CMK"nın 144/1-a maddesinin yürürlükten kaldırılması nedeniyle mahsup tazminata engel oluşturmayacak ise de, haklarında mahsup işlemi yapılmayan kişilerle tutukluluğu başka mahkumiyetinden mahsup edilenler arasındaki dengenin, hak ve nesafetin sağlanması gerektiği göz önünde bulundurularak, mahsup edilen sürenin hükmolunacak manevi tazminat miktarının makul bir miktarla tayinin dikkate alınması, davacının gözaltında ve tutuklu kaldığı sürelerin diğer bir hükümlülüğünden mahsup edilip edilmediğinin araştırılması gerektiğinin gözetilmemesi,
    3-Gerekçeli karar başlığında, ""Koruma tedbirleri nedeniyle tazminat"" olan dava türünün ""466 sayılı Yasaya göre Tazminat"", olarak gösterilmesi,
    Kanuna aykırı olup, davalı vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi gereğince isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 29.03.2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.











    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.