18. Ceza Dairesi 2017/5489 E. , 2018/7427 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Tehdit, hakaret
HÜKÜMLER : Mahkumiyet
KARAR
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ile gerekçe içeriğine göre ve uzlaştırma kapsamında bulunan TCK"nın 106/1. maddesinin ikinci cümlesinde düzenlenen tehdit suçu ile aynı Kanunun 125/1. maddesi kapsamındaki hakaret suçundan, soruşturma aşamasında usulünce uzlaşma teklifinde bulunulduğu, ancak tarafların bu teklifi reddettiklerinin anlaşılması karşısında, tebliğnamedeki düşünceye iştirak edilmeyerek yapılan incelemede, başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1-Sanığın, telefonda katılanlara hakaret ve tehditte bulunduğu iddiasına konu olayda, katılan ..."e küfür ettiğine dair ikrarı dışında, adı geçen katılana yönelik tehdit ve katılan ..."e karşı hakaret ve tehdit suçlarını işlediğini gösteren, katılanların iddiası dışında, kesin ve inandırıcı delillerin nelerden ibaret olduğu açıklanıp tartışılmadan, yetersiz gerekçeyle mahkumiyet hükümleri kurulması,
2-Katılan ..."in kolluk ifadesinde, sanığın kendisine telefonda hakarette bulunduğunu belirtmesinin akabinde, “...bu şahıs daha önceki zamanlarda da beni ara sıra arayıp “seni Sandıklı"ya girmez edeceğim, adını o...u diye çıkaracağım, siz hepiniz o...sunuz, sizin hepinizin a...a koyacağım” diye tehdit ve hakaret ediyordu...” şeklinde beyanda bulunmasına karşın, Mahkemece, sanığın iddia edilen bu sözlerinin, olay akşamı katılanların sanıkla yapmış oldukları telefon görüşmesi sırasında söylendiğinin kabul edildiğinin anlaşılması karşısında, iddia edilen ve zamanı tespit edilmeyen bu sözlerin, sanık tarafından katılan ..."e karşı sarf edildiği hususunda somut delillerin nelerden ibaret olduğu açıklanmada hükümlülük kararı verilmesi,
3-Sanıkla katılan ... arasında yapılan telefon görüşmesi sırasında, katılanın sanığa, “...Afyon"a gel konuşalım...” demesinin ardından, sanığın katılana, “...ben ne geleceğim sen Sandıklı"ya gel...” biçiminde söz söylemekten ibaret eyleminde, sanığın katılanla konuşmak için yer belirtmesinin, tehdit suçunun unsurlarını oluşturmadığı gözetilmeden, yazılı biçimde hüküm kurulması,
4-Kabule göre de;
a-Sanığın aşamalarda, katılan ..."in telefonda kendisine küfür ettiğini savunması karşısında, olayın çıkış nedeni ve gelişimi üzerinde durularak, sanık hakkında, hakaret suçundan TCK"nın 129, tehdit suçundan da aynı Kanunun 29. maddelerinin uygulanma imkanının tartışılmaması,
b-TCK"nın 53/1-b maddesinde yer alan hak yoksunluğunun uygulanmasına ilişkin hükmün, Anayasa Mahkemesi"nin, 08.10.2015 tarih ve 2014/140 esas, 2015/85 karar sayılı kararıyla, iptal edilmiş olması nedeniyle, uygulanma olanağının ortadan kalkmış olması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ..."ın temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, tebliğnameye uygun olarak, HÜKÜMLERİN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 15/05/2018 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.