11. Ceza Dairesi Esas No: 2017/390 Karar No: 2017/439 Karar Tarihi: 30.01.2017
Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2017/390 Esas 2017/439 Karar Sayılı İlamı
11. Ceza Dairesi 2017/390 E. , 2017/439 K.
"İçtihat Metni"
Resmi belgede sahtecilik suçundan sanık ... hakkında yapılan yargılama sonucunda; mahkumiyetine ilişkin Ankara 3. Asliye Ceza Mahkemesince verilen 11.12.2013 gün 2011/605 Esas, 2013/708 Karar sayılı hükmün sanık müdafii tarafından temyizi üzerine Dairemizin 14.12.2016 gün 2015/5650 Esas, 2016/8431 karar sayılı düzeltilerek onama kararına karşı Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 12.01.2017 tarihli vaki itirazı üzerine dosya Dairemize gönderilmekle incelenerek gereği görüşüldü: Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının itirazının kabulü ile Dairemizin 14.12.2016 gün 2015/5650 Esas, 2016/8431 karar sayılı düzeltilerek onama kararının kaldırılmasına karar verilerek yapılan incelemede; Yapılan duruşmaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma sonuçlarına uygun şekilde oluşan inanç ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre sanık müdafiinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak: 1-5237 sayılı TCK"nın 43. maddesinin uygulanabilmesi için "bir suç işleme kararının icrası kapsamında, değişik zamanlarda bir kişiye karşı aynı suçun birden fazla işlenmesi" gerektiği, suça konu diploma ve denklik belgesinin ... Mimarlar Odası aynı anda ibraz edildiği ve farklı tarihlerde düzenlendiğine dair kesin delil bulunmadığı, kaldı ki aslı ele geçmeyen denklik belgesinin aldatma yeteneği bulunup bulunmadığının da tespit edilemediği görülmekle, TCK"nın 43/1. maddesi uyarınca fiilin aynı anda işlendiğinin kabul edilmesi gerekliliği nedeniyle zincirleme suç hükümlerinin uygulanamayacağı, eylemin bütün halinde 5237 sayılı Yasanın 204/1. maddesinde öngörülen resmi belgede sahtecilik suçunu oluşturacağı, sanığın güttüğü amaç ve saik, suç konusunun önemi, kastın yoğunluğu ve sahte belge sayısı dikkate alınarak temel cezanın alt sınırdan uzaklaşılarak tayini gerektiğinin gözetilmemesi, 2-(1) numaralı bozma nedeni de dikkate alınarak, sanık müdafiinin sanık hakkında lehe hükümlerin uygulanması talebinin yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması, Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK.nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 30.01.2017 gününde oybirliği ile karar verildi.