22. Hukuk Dairesi 2017/12931 E. , 2018/12776 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı isteminin özeti:
Davacı, ücretlerinin ödenmemesi nedeni ile iş akdini haklı nedenle feshettiğini, fesih nedeni ile ödenmeyen kıdem tazminatı, fazla çalışma, yıllık izin, hafta tatili, asgari geçim indirimi ulusal bayram ve genel tatil ücret alacaklarının tahsilini talep etmiştir.
Davalı cevabının özeti:
Davalı , davanın reddini savunmuştur.
Mahkeme kararının özeti:
Mahkemece, yapılan yargılama sonucunda yazılı gerekçeyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Karar, davalı vekilince temyiz edilmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre; davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Taraflar arasında davacının asgari geçim indirimi alacağı olup olmadığı konusunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Somut olayda, davacı ödenmeyen asgari geçim indirimi alacaklarının olduğunu ileri sürmüş, Mahkemece davacının asgari geçim indirimi alacağına hak kazandığı gerekçesi ile talebinin kabulüne karar verilmiştir. Davalı taraf, davacının evli ve iki çocuğunun olduğunu, davacının eşinin çalıştığını, eşinin asgari geçim indirimi ücreti aldığını, bu nedenle asgari geçim indirimi alacağı yönünden davanın reddine karar verilmesini savunmuştur. Mahkemece davalı tarafın iddiası yönünde bir araştırma yapılmamıştır.
Mahkemece davacının eşinin çalışıp çalışmadığı, çocuklarının annesinin sosyal güvencesinden faydalanıp faydalanmadığı ve asgari geçim indirimi ücretini davacının çalıştığı dönemde eşinin alıp almadığı yönünde araştırma yapıldıktan sonra bir karar verilmelidir. Eksik inceleme neticesinde verilen karar hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
3-Taraflar arasında davacının yıllık izin alacağı bulunup bulunmadığı konusunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
4857 sayılı Kanun"un 59. maddesinde, iş sözleşmesinin herhangi bir nedenle sona ermesi halinde, işçiye kullandırılmayan yıllık izin sürelerine ait ücretlerin son ücret üzerinden ödeneceği hükme bağlanmıştır. Yıllık izin hakkının ücrete dönüşmesi için iş sözleşmesinin feshi şarttır. Bu noktada, sözleşmenin sona erme şeklinin ve haklı nedene dayanıp dayanmadığının önemi bulunmamaktadır.
Yıllık izinlerin kullandırıldığı noktasında ispat yükü işverene aittir. İşveren yıllık izinlerin kullandırıldığını imzalı izin defteri veya eşdeğer bir belge ile kanıtlamalıdır.
Bilirkişi raporunda davacının 3 yıl 9 ay çalıştığı, 42 gün yıllık izin hakkı olduğu, davacının 10 günlük iznini bir seferde kullandığı, diğer izinlerini ise 4857 sayılı Yasanın 56. maddesinin üçüncü fıkrasına gereğince kanuna uygun kullanmadığı bu nedenle davacının 10 günün altında kullandığı yıllık izinlerin toplam izin süresinden mahsup edilmeden hesaplama yapıldığı bildirilmiştir.
Mahkemece bilirkişi raporu hükme esas alınarak davacının 32 gün yıllık izin alacağının kabulüne dair karar verilmiştir. Ne var ki davalı tarafın dosyaya sunduğu ve davacının da kabulünde olan davacının yıllık izinlerini kullandığına ilişkin yıllık izin formları esas alınarak davacının kullandığı toplam yıllık izin süresi belirlendikten sonra, hakettiği yıllık izin süresinden mahsup edilerek bir sonuca varılmalıdır.
Mahkemece belirtilen şekilde araştırma yapılmadan yanılgılı değerlendirme ile yıllık izin alacağı talebinin kabulüne karar verilmesi hatalıdır.
Sonuç:
Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı nedenlerden BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiye iadesine, 23.05.2018 gününde oybirliği ile karar verildi.