Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2017/3068 Esas 2018/502 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
16. Ceza Dairesi
Esas No: 2017/3068
Karar No: 2018/502
Karar Tarihi: 27.02.2018

Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2017/3068 Esas 2018/502 Karar Sayılı İlamı

Özet:

16. Ceza Dairesi tarafından verilen 2017/3068 E, 2018/502 K numaralı kararda, sanığın silahlı terör örgütüne üye olmak suçundan mahkum edildiği belirtilmiştir. TCK'nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5, TCK'nın 62, 53, 58/6-9, 63. maddeleri uyarınca mahkumiyet kararı verilmiş ve istinaf başvurusunun esastan reddedilmiştir. Ancak temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçilmiştir.
Kararda, örgüt talimatıyla ByLock iletişim sistemine dahil olmanın örgütle bağlantısını gösteren kesin delil olduğuna vurgu yapılmıştır. Ancak sanık hakkında yapılan incelemede eksiklikler tespit edildiği için karar BOZULMUŞTUR. İlk olarak, sanığın ByLock kullanıcısı olup olmadığının belirleyici nitelikte olması nedeniyle, bu hususun eksik araştırılarak karar verildiği ifade edilmiştir. Ayrıca, suç tarihinin yanlış yazıldığı ve adli emanetin dosyada delil olarak saklanması gereken imajlarının dosyaya konulmadığı belirtilmiştir.
Kanun maddeleri açıklamak gerekirse; TCK'nın 314/2 maddesi \"Silahlı terör örgütü üyeliği\", 3713 sayılı Kanunun 5. maddesi \"Uyarma\", TCK'nın 62. maddesi \"Hükümlerin Uyg
16. Ceza Dairesi         2017/3068 E.  ,  2018/502 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Ceza Dairesi
    Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma
    Hüküm : TCK"nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5, TCK"nın 62,
    53, 58/6-9, 63. maddeleri uyarınca mahkumiyet (istinaf
    başvurusunun esastan reddine)

    Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle;
    Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü;
    Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi;
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
    1-Yargıtay Ceza Genel Kurulu tarafından onanarak kesinleşen Dairemizin ilk derece mahkemesi sıfatıyla verdiği 24.04.2017 tarih, 2015/3 esas, 2017/3 karar sayılı kararında bylock iletişim sisteminin FETÖ/PDY silahlı terör örgütü mensuplarının kullanmaları amacıyla oluşturulan ve münhasıran bu suç örgütünün bir kısım mensupları tarafından kullanılan bir ağ olması nedeniyle; örgüt talimatı ile bu ağa dahil olunduğunun ve gizliliği sağlamak için haberleşme amacıyla kullanıldığının, her türlü şüpheden uzak, kesin kanaate ulaştıracak teknik verilerle tespiti halinde, kişinin örgütle bağlantısını gösteren delil olduğunun kabul edildiği dikkate alınarak, somut dosyada sanığın bylock kullanıcısı olup olmadığının atılı suçun sübutu açısından belirleyici nitelikte olması karşısında; temyiz aşamasında dosyaya gönderildiği anlaşılan tespit ve değerlendirme tutanağı ve anılan tutanağa dair 16.08.2017 tarihli rapor, HIS (CGNAT) sorgu sonuçları ve buna dair 15.12.2017 tarihli baz sinyal bilgisi ve IP kayıtları inceleme tutanağı ile istinaf aşamasından sonra UYAP ortamından temin edilen ...isimli şahıs tarafından yapılan fotoğraf teşhis tutanağının CMK’nın 217. maddesi uyarınca duruşmada sanık ve müdafilerine okunarak diyecekleri sorulması ...isimli şahsın ve soruşturma yapıldığının tespiti halinde sanığın eşinin aşamalardaki ifadelerinin onaylı suretleri dosyaya getirtildikten sonra tüm dosya kapsamının bir bütün halinde değerlendirilmesi suretiyle sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini gerekirken eksik araştırma ile yazılı şekilde karar verilmesi,
    2-Kabul ve uygulamaya göre de;
    a-Gerek ilk derece mahkemesi gerekse bölge adliye mahkemesi gerekçeli karar başlığında suç tarihinin “26.07.2016” yerine “15.07.2016” olarak yazılması,
    b-Adli emanetin 2016/140 ve 2017/98 sırasında kayıtlı dijital materyallerin imajları alındıktan sonra imajların dosyada delil olarak saklanmasına, eşyaların ise sahibine iadesine karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
    Kanuna aykırı, sanık müdafilerinin ve sanığın temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı CMK"nın 302/2. maddesi uyarınca BOZULMASINA, sanığın tutuklulukta geçirdiği süre ve suç vasfı da dikkate alınarak sanık ve müdafiinin tahliye talebinin reddine, sanığın tutukluluk halinin devamına, 27.02.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.