Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2017/3403 Esas 2018/493 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
16. Ceza Dairesi
Esas No: 2017/3403
Karar No: 2018/493
Karar Tarihi: 13.02.2018

Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2017/3403 Esas 2018/493 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Karar, Ceza Dairesi'nin 2017/3403 E. ve 2018/493 K. numaralı hüküm dosyasıyla ilgilidir. Sanık, silahlı terör örgütüne üye olmak suçundan mahkum edilmiştir. Dosya incelendiğinde, ByLock iletişim sisteminin FETÖ/PDY silahlı terör örgütü mensupları tarafından kullanıldığı ve bir kısım mensuplarınca kullanılan bir ağ olduğunun belirtildiği ve sanığın ByLock kullanıcısı olduğuna dair delillerin yeterli olmadığı belirlenmiştir. İncelemeler sonucunda, hükümde yapılan yanlışlıklar ve hukuka aykırılıklar tespit edildiği için mahkeme kararı bozulmuştur. Kanun maddeleri ise şu şekildedir: 5237 sayılı TCK'nın 314/2. maddesi, 3713 sayılı Kanun'un 5/1. maddesi, TCK'nın 53, 58/9 ve 63. maddeleri.
16. Ceza Dairesi         2017/3403 E.  ,  2018/493 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Ceza Dairesi
    Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma
    Hüküm : 5237 sayılı TCK"nın 314/2. maddesi, 3713 sayılı Kanunun 5/1. maddesi, TCK"nın 53, 58/9 ve 63. maddeleri uyarınca mahkumiyet (istinaf başvurusunun esastan reddine dair)

    Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle;
    Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü;
    Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi;
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
    I-Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 26.09.2017 tarih, 2017/16-956 Esas ve 2017/970 sayılı kararı ile onanarak kesinleşen, Dairemizin ilk derece mahkemesi sıfatıyla verdiği 24.02.2017 tarih, 2015/3 esas, 2017/3 sayılı kararında; "ByLock iletişim sisteminin FETÖ/PDY silahlı terör örgütü mensuplarının kullanmaları amacıyla oluşturulan ve münhasıran bir suç örgütünün bir kısım mensupları tarafından kullanılan bir ağ olması nedeniyle örgüt talimatı ile bu ağa dahil olunduğunun ve gizliliği sağlamak için haberleşme amacıyla kullanıldığının her türlü şüpheden uzak kesin kanaate ulaştıracak teknik verilerle tespiti halinde kişinin örgütle bağlantısını gösteren delil olacağının kabul edildiği gözetilmekle,
    ByLock kullanıcısı olduğunu kabul etmeyen sanığın, ByLock uygulamasını kullandığının kuşkuya yer vermeyecek şekilde teknik verilerle tespiti halinde, ByLock kullanıcısı olduğuna dair delilin atılı suçun sübutu açısından belirleyici nitelikte olması karşısında, ilgili birimlerden ayrıntılı ByLock tespit ve değerlendirme raporu ile HİS (CGNAT) sorgu kayıtları getirtilip değerlendirilerek duruşmada sanık ve müdafiine okunup diyecekleri sorulduktan sonra bir karar verilmesi gerekirken sanığın ByLock kullanıcısı olduğuna dair yetersiz ByLock CBS sorgu tutanağına dayanılarak eksik araştırma ile yazılı şekilde hüküm verilmesi,
    II-Kabul ve uygulamaya göre de;
    1-Anayasanın 138/1. maddesi hükmü, TCK"nın 61/1. maddesinde düzenlenen cezanın belirlenmesi ve bireyselleştirilmesine ilişkin ölçütlerle aynı Kanunun 3/1. maddesi uyarınca; suçun işleniş biçimi, işlendiği yer ve zaman, meydana gelen tehlikenin ağırlığı göz önünde bulundurularak, hakkaniyete uygun bir ceza tayini gerekirken, temel cezanın belirlenmesinde suçun unsurlarının teşdit sebebi olarak kabul edilmesi suretiyle TCK"nın 61/3 maddesine aykırı davranılması,
    2-Takdiri indirim nedeni olarak; failin geçmişi, sosyal ilişkileri, fiilden sonraki ve yargılama sürecindeki davranışları, cezanın failinin geleceği üzerindeki olası etkileri gibi hususların göz önünde bulundurulması gerektiği gözetilmeden geçmişte hakkında herhangi bir suç kaydı ve sabıkası bulunmayan, dosyaya yansıyan olumsuz bir davranışı tespit edilemeyen ve savunması dikkate alındığında mahkemeye yardımcı olduğu anlaşılan sanık hakkında yazılı şekilde yeterli olmayan gerekçe ile TCK’nın 62. maddesinin uygulanmasına yer olmadığına karar verilmesi,
    Kanuna aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görülmüş olduğundan bu sebepten dolayı hükmün BOZULMASINA, 13.02.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.