17. Hukuk Dairesi 2017/3876 E. , 2018/5086 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından harç, yargılama gideri ve vekalet ücretiyle sınırlı olarak temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
- K A R A R -
Davacı vekili, davalı ..."ın sürücüsü olduğu araçla davalı ..."nın maliki ve sürücüsü olduğu aracın %50"şer kusurla çarpışması sonucu davalı ..."ın aracında yolcu olarak bulunan müvekkilinin %95 malul kaldığını, müvekkilinin önceden kasap olduğunu, çalışamaz durumda tekerlekli sandalyede olduğunu, elem çektiğini beyanla fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla davalı ... şirketlerinin sorumluluğu poliçe miktarlarıyla sınırlı olmak kaydıyla 35.000,00 YTL maddi tazminatın tüm davalılardan, 10.000,00 YTL manevi tazminatın davalı gerçek kişilerden kaza tarihinden işleyecek yasal faiziyle birlikte müştereken ve müteselsilen tahsilini talep etmiş, ıslah dilekçesiyle talebini maddi tazminat bakımından 110.000,00 YTL"ye yükseltmiştir.
Davalılar ayrı ayrı davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, Dairemizin ilgili bozma ilamına uyulmasına karar verilerek toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, 1)Açılan davanın manevi tazminat talepleri yönünden kabulüne, 2)10.000,00 TL manevi tazminatın 03.01.2004 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılar ... ve ...’tan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, 3)Davalı ... açısından manevi tazminat ve maddi tazminat konuları yönünden verilen red kararı bozma konusu yapılmadığından kesinleşmiş olduğundan yeniden karar verilmesine yer olmadığına, 4)Maddi tazminat kalemine yönelik davalı ... Şirketleri olan ... ... A.Ş.(Eski ünvanı Koç ... ... A.Ş.) ve HDI ... A.Ş.(Eski ünvanı İhlas ... A.Ş.) lehine kurulan red kararı bozma konusu yapılmadığından kesinleşmiş olduğundan yeniden karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş; hüküm davacı vekili tarafından harç, yargılama gideri ve vekalet ücretiyle sınırlı olarak temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı doğrultusunda inceleme yapılıp hüküm verilmiş olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, bozmanın kapsamı dışında kesinleşmiş olan yönlere ilişkin temyiz itirazları incelenemeyeceğine göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Mahkemece Dairemizin ilgili bozma ilamı sonrası manevi tazminat davasının kabulüne karar verilmiştir. Hükmün 6) nolu bendinde davacının manevi yargılama gideri ve vekalet ücretine ilişkin olarak; muhakeme süresince davacı tarafça yapılmış olan masraflar ve vekalet ücreti yönünden davacı tarafça davalılar Hasan ve Recep arasında yapılmış olan 09.05.2009 tarihli ibraname belgesinde davacı tarafından davalılar ibra edildiğinden, davacı lehine muhakeme masrafları ve vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına (Her ne kadar 09.05.2009 tarihli ibraname manevi tazminat hususunda bir hüküm içermemekte ise de, ilam vekalet ücreti konusunda da davacı tarafça davalılar ibra edilmiş olduğundan, bu hususun dava konusu yönünden bütün talepler açısından istenebilecek vekalet ücretine şamil olduğu değerlendirilmiştir.) karar verilmiştir. ... ki Dairemizin ilgili bozma ilamı ibranamenin manevi tazminatı kapsamadığına ilişkin olup, dolayısıyla ibraname manevi tazminatın ferileri olan vekalet ücreti ve yargılama giderini de kapsamadığı halde, mahkemece yanılgılı değerlendirmeyle yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir. Ayrıca davacı tarafça yatırılan peşin manevi harcın davalılar Hasan ve Recep’ten müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine karar verilmemesi de doğru değildir. Ancak bu yanılgıların giderilmesi yargılamanın tekrarını gerektirir nitelikte görülmediğinden, hükmün 6100 sayılı HMK.nun geçici 3/2 maddesi delaletiyle 1086 sayılı HUMK.’nun 438/7. maddesi uyarınca düzeltilerek onanması gerekmiştir.
SONUÇ:Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün 6) nolu bendinin hükümden tamamen çıkartılarak yerine 6) nolu bent olarak "Karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince, kendisini vekille temsil ettiren davacı yararına belirlenen 1.200,00 TL nispi manevi vekalet ücretinin davalılar Hasan ve Recep’ten müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine," ibarelerinin yazılmasına, hükme 14) nolu son bent olarak "Davacı tarafça yatırılan 170,77 TL peşin manevi harç ile bozma ilamı sonrası davacı tarafça yapılan 125,00 TL manevi yargılama giderinin davalılar Hasan ve Recep’ten müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine," bendinin eklenmesine ve manevi tazminat hükmünün bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 15/05/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.