14. Hukuk Dairesi 2015/3274 E. , 2017/3806 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 04.03.2013 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 09.12.2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
Dava, ölünceye kadar bakma sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir.
Davacı, bakım alacaklısı ve miras bırakanı olan annesi ..."ün, ... Noterliği tarafından düzenlenen 28.09.2012 tarihli ölünceye kadar bakma sözleşmesiyle, adına kayıtlı taşınmazların tamamını kendisine bıraktığını, sözleşme gereği edimlerini yerine getirdiğini ileri sürerek; tapu iptali ve adına tescil isteğiyle eldeki davayı açmış; dava konusu taşınmazları 189, 417, 464, 1116, 1117, 1179 sayılı parseller ile bunların yanında dava dilekçesinin açıklamalar kısmında 1279 ve1569; sonuç kısmında ise 179 ve 1459 sayılı parseller olarak belirtmiş; dava dilekçesine 189, 417, 464, 1116, 1569, 1117, 1179 ve 279 sayılı parsellerin tapu kayıtlarının fotokopilerini eklemiştir.
Davalılar, bakım borcunun yerine getirildiği iddiasının doğru olmadığı gibi, ölünceye kadar bakma sözleşmesinin ehliyetsizlik ve hile hukuksal nedenleriyle geçersiz olduğunu belirterek, davanın reddini savunmuşlardır.
Mahkemece, hile ve muris muvazaası nedenleriyle sözleşmenin geçersiz olduğu gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.
Hükmü, davacı vekili temyiz etmiştir.
Ölünceye kadar bakım sözleşmeleri sözleşenlere karşılıklı olarak borçlar yüklediği gibi haklar da sağlamaktadır. Geçerliliğini yitirmemiş sözleşme ile bakım borçlusu bakım borcunun yerine getirilmesi karşılığında, bakım alacaklısının maliki olduğu ve sözleşmede belirlenen taşınmazların mülkiyetinin aktarılması hakkını elde etmektedir. Bakım alacaklısının ölümünden sonra onun mirasçıları, bakım borçlusuna mülkiyeti geçirim borcu ile yükümlüdürler. Bu yükümlülüklerini yerine getirmemeleri halinde sözleşmeye dayanılarak tapu iptali ve tescil istemi ile dava açılabilir.
Öte yandan; hakim, tarafların talep sonuçlarıyla bağlıdır; ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremez. Duruma göre, talep sonucundan daha azına karar verebilir. (HMK m. 26/1)
Somut olayda; öncelikle davalılar sözleşmenin muris muvazaası nedeniyle geçersizliğini ileri sürmemelerine rağmen, mahkemece "anılan hukuki nedenle sözleşmenin geçersiz olduğu" gerekçesiyle hüküm kurulması doğru değildir. Davalılar savunmalarında; akde aykırılık, ehliyetsizlik ve hile hukuksal nedenlerine dayanmışlardır. Hemen belirtilmelidir ki; akde aykırılık iddiasının mirasçılar tarafından ileri sürülemeyeceği tartışmasızdır. Diğer taraftan, bakım alacaklısı ve tarafların murisi olan ...nin ölünceye kadar bakma sözleşmesinin düzenlendiği tarihte fiil ehliyetine haiz olduğunun Adli Tıp Kurumu 4. İhtisas Kurulu raporuyla saptandığı ve hile savunması bakımından da, muris ..."nin ölünceye kadar bakma sözleşmesini davacının hilesi sonucu yaptığının kuşkuya yer bırakmayacak biçimde ortaya konulmadığı, farklı bir ifadeyle ehliyetsizlik ve hile savunmalarının kanıtlanamadığı açıktır.
O halde, öncelikle davaya konu taşınmazların açıklığa kavuşturulması, bakım alacaklısı ...nin çekişmeli 189, 417 ve 464 sayılı parsellerde soyadının "Marabut" olarak kayıtlı bulunduğu, 279 sayılı parselde de soyadının kayden yazılmadığı gözetilerek, tapu kayıtlarının nüfus kayıtlarına uygun hale getirilmesi için davacıya süre verilmesi, ondan sonra ölünceye kadar bakma sözleşmesinin ehliyetsizlik ve hile hukuksal nedenleriyle geçersiz olduğunun kanıtlanamadığı da gözetilerek anılan sözleşmeye değer vermek suretiyle bir karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirmeyle ve noksan soruşturmayla yetinilerek yazılı olduğu üzere hüküm kurulması doğru görülmemiş, hükmün bu nedenlerle bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacının temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 08.05.2017 tarihinde oybirliği ile karar verildi.