Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2010/989 Esas 2010/3865 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
8. Hukuk Dairesi
Esas No: 2010/989
Karar No: 2010/3865
Karar Tarihi: 12.07.2010

Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2010/989 Esas 2010/3865 Karar Sayılı İlamı

8. Hukuk Dairesi         2010/989 E.  ,  2010/3865 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
    DAVA TÜRÜ : Tesbite İtiraz

    ... ile Hazine aralarındaki tesbite itiraz davasının kabulüne dair ... Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 05.10.2009 gün ve 26/233 sayılı hükmün Yargıtay’ca incelenmesi davalı Hazine vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla dosya incelendi gereği düşünüldü:
    KARAR

    Davacı vekili, kazanmayı sağlayan zilyetlik nedeniyle vekil edeni adına kadastro yoluyla tesbit edilen 1569 parsel sayılı taşınmazdan kesilerek, kumsal niteliğiyle tesbit dışı bırakılan 4000 m2 taşınmazın vekil edeni adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmesini istemiştir.
    Davalı Hazine vekili, davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
    Mahkemece, davanın kabulüyle Fen Bilirkişileri ...ve ...tarafından dosyaya sunulan 19.11.2008 tarihli rapora ekli krokide (b) harfiyle gösterilen 1157,13 m2 yüzölçümündeki taşınmaz bölümünün davacı adına tapuya kayıt ve tesciline, karar verilmesi üzerine; hüküm, davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava, kadastro çalışmalarında tesbit dışı bırakılan taşınmazın TMK.nun 713/1 ve 3402 sayılı Kadastro Kanununun 14 .maddeleri gereğince açılan tescil isteğine ilişkindir. Dava konusu taşınmazın 1977 yılında yapılan tapulama çalışmalarında "kumsal" niteliğiyle tesbit dışı bırakıldığı dosya kapsamından anlaşılmaktadır. Kural olarak “kumsal” niteliğinde bulunan yerler TMK.nun 715. maddesi gereğince Devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerden olup, kazanmayı sağlayan zilyetlikle edinilmesi mümkün olmayan ve aynı kanunun 999. maddesi uyarınca tescile tabi bulunmayan taşınmazlardandır. Yapılacak araştırma ve inceleme sonucu kumsal olmadığının anlaşılması halinde zilyetlikle kazanılması mümkün olabilir. Ancak, TMK.nun 713.maddesinin 3.fıkrası hükmüne göre, tescil davasının Hazine ve ilgili kamu tüzel kişilerine karşı açılması gerekir. Dosya arasında bulunan Fen Bilirkişileri Müslüm Aral ve Mehmet Keleşoğlu tarafından dosyaya sunulan 19.11.2008 tarihli rapor ve krokilerine göre, uyuşmazlık konusu taşınmaz "Tekirdağ ili, Kumbağ Belediyesi" sınırları içinde yer aldığına göre, davanın Kumbağ Belediyesi Tüzel Kişiliğine yöneltilmeden görülüp sonuçlandırılması doğru değildir. Mahkemece yapılacak iş; davanın Kumbağ Belediyesi Tüzel Kişiliğine yöneltilmesi için davacıya süre ve imkan verilmek suretiyle taraf teşkilinin sağlanması, yargılamaya katıldığında savunma ve delillerini bildirmesi için kendilerine süre ve imkan tanınması ondan sonra iddia ve savunma çerçevesinde toplanan tüm delillerin değerlendirilerek sonucuna göre bir hüküm kurulması gerekir. Anılan hüküm uyarınca taraf teşkili tamamlanmadan işin esasına girilerek yazılı şekilde hüküm kurulması kanuna aykırıdır.
    Davalı Hazine vekilinin temyiz itirazları bu bakımdan yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, bozma nedenine göre diğer yönlerin şimdilik incelenmesine yer olmadığına,12.07.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi


    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.