12. Ceza Dairesi 2017/11635 E. , 2019/7436 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : Taksirle yaralama
Hüküm : TCK"nın 89/1, 89/2-a, 62. maddeleri uyarınca mahkumiyet
Taksirle yaralama suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık müdafii ve katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre; sanık müdafiinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazının reddine, ancak;
Olay günü katılan ..."in sıva ustası olarak çalıştığı ve sanığın müteahhidi olduğu inşaatta, kendisine ait matkapla harç karıştırma işi ile uğraştığı, çalıştığı makinanın arızalı olduğunu tespit etmesi üzerine durumu sanığa bildirdiği, sanık tarafından katılanın çalıştığı makinadaki arızayla ilgili bir işlem yapılmadığı, katılan tarafından arızalı olduğu tespit edilen makinayla harç karıştırma işine devam edildiği esnada, makinanın arızalı olmasından dolayı katılanın sağ el başparmağını makinaya sıkıştırdığı ve parmağında sürekli işlev zaafı oluşacak şekilde yaralandığı olayda, kazaya sebebiyet veren aletin katılanın mülkiyetinde olduğu, sıva işini üstlenen ve bu işi kendi araçları ile yerine getiren katılanın aletlerinin düzgün olarak çalışmasından sorumlu olduğu, katılana ait makinadaki arızadan kaynaklanan iş kazası nedeniyle sanığın sorumlu tutulamayacağı gözetilmeden yazılı şekilde mahkumiyet kararı verilmesi,
Kanuna aykırı olup, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu nedenle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca isteme aykırı olarak BOZULMASINA; 18/06/2019 tarihinde oy çokluğuyla karar verildi.
Muhalefet Şerhi:
Katılan ve tanıkların beyanlarına göre, katılanın sanığın müteahhitliğini yaptığı inşaatta alçı-sıva işlerini yapmak üzere sigortalı olarak çalıştığı, suç tarihinde alçı karıştırmak için kullanılan matkabın arızalı olduğunun, matkabın tamir ettirilmesi gerektiğini ve inşaattaki matkapla karıştırılacak alçının taşlı olduğunun, alçıdaki taşların ayıklanması için elek gerektiğinin katılan ve tanıklar tarafından sanık iş verene bildirilmesine rağmen, sanığın arızalı matkabı tamir ettirmediği gibi katılan ve tanıklara elek tedarik etmeyip alçı eleme işini inşaat filesiyle yapmaları ve bu şekilde işlerine devam etmeleri talimatı vermesi üzerine, katılanın alçıyı inşaat filesiyle eleyip arızalı matkapla karıştırmaya çalıştırması sırasında bozuk matkap ucunun fileye dolanması ve katılanın bu duruma müdahale etmek istediği sırada parmağının kopmasıyla neticelenen taksirle yaralama olayında;
Soruşturma aşamasındaki tek kişilik, kovuşturma aşamasında ise üç kişilik uzman bilirkişi heyeti raporlarında da açıklandığı üzere, " ... sanık işverenin İş Kanunu ve 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanununda ilgili diğer mevzuatta kendisine yüklenen, iş yerinde iş güvenliği önlemlerini almamak, bu konuda denetim ve gözetim görevini gerektiği gibi yerine getirmemek, iş yerinde işçiler tarafından kullanılan aletlerin tamiratını yaptırmamak, işçilerinin bozuk aletlerle çalışmalarına müsaade ederek/mecbur bırakarak, iş yerinde iş güvenliğiyle ilgili insiyatifi işçilere bırakmak suretiyle, katılanın yaralanmasında asli kusurlu olduğu... " dolayısıyla sanığın, katılanın taksirle yaralanması suçundan mahkumiyetine ilişkin ilk derece mahkemesi kararının onanması yerine yazılı şekilde bozulmasına yönelik sayın çoğunluğun görüşüne katılmıyoruz.