2. Ceza Dairesi 2017/1606 E. , 2017/2698 K.
"İçtihat Metni"Hırsızlık suçundan sanık ...’ın, 765 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 491/ilk, ve 522. maddeleri gereğince 2 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına dair İstanbul (kapatılan) 2. Sulh Ceza Mahkemesinin 21/01/1977 tarihli ve 1976/1233 esas, 1977/97 sayılı kararıyla ilgili olarak memnu hakların iadesine ilişkin talebin reddine dair GÜMÜŞHANE Asliye Ceza Mahkemesinin 01/04/2016 tarihli ve 2016/40 değişik iş sayılı karar aleyhine ... Bakanlığınca verilen 17/01/2017 gün ve 9509-2016-Kyb sayılı kanun yararına bozma talebine dayanılarak dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 07/02/2017 gün ve 2017/7848 sayılı tebliğnamesiyle dairemize gönderilmekle okundu.
Kanun yararına bozma isteyen tebliğnamede;
Gümüşhane Asliye Ceza Mahkemesince, yasaklanmış hakların geri verilmesine karar verilmesi için sanık hakkında yasaklanmış bir hak bulunması gerektiği, somut olayda yasaklanmış bir hak bulunmadığı gerekçesiyle talebin reddine karar verilmiş ise de, 5352 sayılı Kanun’un 12. maddesinin (b) bendinin 1 ve 2. alt bentlerine göre, arşiv bilgilerinin yasaklanmış hakların geri verilmesi kararı alınması koşuluyla onbeş yıl geçmesiyle, yasaklanmış hakların geri verilmesi kararı alınması koşulu aranmaksızın otuz yıl geçmesiyle tamamen silinecek olması nedeniyle, yasaklanmış hakların iadesine karar verilmesinin arşiv kaydının silinmesi açısından sanık lehine bulunduğu, "yasaklanmış hak" kavramına adli sicil sorgulama sonucunda kayıt bulunması halinin de dahil olduğu gözetilmeden, talebin kabulü yerine, yazılı şekilde reddine karar verilmesinde isabet görülmediğinden 5271 sayılı CMK"nın 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu kanun yararına bozma talebine dayanılarak ihbar olunmuştur.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Yerel mahkemenin 21.01.1997 gün ve 1976/1233 E., 1977/97 K. sayılı kararı ile 765 sayılı TCK"nın 49l/ilk, 522. maddeleri uyarınca mahkûmiyetine karar verilen ve adli sicil kaydı silinerek, mahkûmiyet kaydı arşive alınan hükümlü ... 29.03.2016 tarihli dilekçesi ile İstanbul (Kapatılan) 2. Sulh Ceza Mahkemesinin 1976/1233 E., 1977/97 K sayılı kararı ile hükmedilen ceza nedeni ile yasaklanmış haklarının iadesi isteminde bulunduğu halde, mahkemece iadesine karar verilecek herhangi hak yoksunluğu bulunmadığı gerekçesiyle talebin reddine karar verildiği anlaşılmıştır.
Yasaklanmış hakların geri verilmesi, belli bir suç veya cezaya mahkûmiyete bağlı olarak gerek Ceza Kanunu’nda, gerekse diğer kanunlarda öngörülen çeşitli hak yoksunluklarının kaldırılmasını sağlayan hukuki bir düzenleme olup, 765 sayılı TCK’nın 121 ve 124. maddeleri ile 1412 sayılı CMUK’nın 416 ve 420. maddelerinde yer alan "yasaklanmış hakların geri verilmesi" kurumuna, 5237 sayılı TCK"da ve 5271 sayılı CMK"da yer verilmemiş, 19.12.2006 tarihinde yürürlüğe giren ve 5560 sayılı Çeşitli Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına İlişkin Kanun"un 38. maddesiyle 5352 sayılı Adli Sicil Kanunu’na 13/A maddesi eklenmek suretiyle tekrar düzenlenmiştir. Bu düzenleme ile ceza mahkûmiyetinden doğan müebbet hak yoksunluklarının giderilmesi amaçlanmıştır.
5352 sayılı Adli Sicil Kanunu’na eklenen 13/A maddesinde, 5237 sayılı TCK dışındaki kanunların belli bir suçtan dolayı veya belli bir cezaya mahkûmiyete bağladığı hak yoksunluklarının giderilebilmesi için, yasaklanmış hakların geri verilmesi yoluna gidilebileceği, bunun için, Türk Ceza Kanunu"nun 53. maddesinin beşinci ve altıncı fıkraları saklı kalmak kaydıyla, mahkûm olunan cezanın infazının tamamlandığı tarihten itibaren üç yıllık bir sürenin geçmiş olması gerektiği belirtilmektedir. Yasaklanmış hakların geri verilmesi için cezanın infaz edilmiş olması ve kişinin infazın tamamlanmasından itibaren üç yıllık süre içerisinde yeni bir suç işlememesi ve hayatını iyi halli olarak sürdürdüğü hususunda mahkemede bir kanaatin oluşması gerekecektir.
Bu itibarla, mahkûm olduğu hapis cezasının infaz edilip edilmediği dosya kapsamından anlaşılamayan hükümlünün talebinin yukarıda izah edilen 5352 sayılı Adli Sicil Kanunu’na eklenen 13/A maddesi kapsamındaki yasaklanmış haklarının iadesi niteliğinde olup, mahkemece talebin kabulü ile bu yönde araştırma yapılarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde talebin reddine karar verilmesi nedeniyle kanun yararına bozma istemi yerinde görüldüğünden (GÜMÜŞHANE) Asliye Ceza Mahkemesinden verilip kesinleşen, 01.04.2016 gün ve 2016/40 D.İş sayılı kararın, 5271 sayılı CMK’nın 309. maddesinin 4. fıkrasının (a) bendi uyarınca BOZULMASINA, gereğinin yerel mahkemece yerine getirilmesine, 08.03.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.