Yargıtay Hukuk Genel Kurulu 2007/288 Esas 2007/286 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
Hukuk Genel Kurulu
Esas No: 2007/288
Karar No: 2007/286
Karar Tarihi: 23.5.2007

Yargıtay Hukuk Genel Kurulu 2007/288 Esas 2007/286 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Davacı işçi, istifa dilekçesinin gerçek iradesini yansıtmadığı gerekçesiyle ihbar ve kıdem tazminatı talebiyle dava açmıştır. Adli Tıp Kurumu Başkanlığı raporunda davacının zeka geriliği olduğu belirtilmiştir. İş Mahkemesi ilk kararında davayı reddetmiş, ancak Yargıtay 9. Hukuk Dairesi tarafından bozulmuştur. Yeniden yapılan yargılama sonucunda mahkeme önceki kararında direnilmiştir. Hukuk Genel Kurulu, istifa dilekçesi metninin davalı işveren tarafından hazırlandığı ve davacının gerçek iradesini yansıtmadığı tespit edildiği için davacının talebinin kabul edilmesi gerektiğine karar vererek, mahkeme kararını bozmuştur.
H.U.M.K.'nun 429. Maddesi: Yargıtay, temyiz incelemesinde, kararın usul ve esasa aykırı olması veya bozmayı gerektiren bir nedenin bulunması halinde, kararı bozabilir.
Hukuk Genel Kurulu         2007/288 E.  ,  2007/286 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :İş Mahkemesi



    Taraflar arasındaki "ihbar ve kıdem tazminatı" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Ordu Asliye 1. Hukuk Mahkemesince davanın reddine dair verilen 18.11.2005 gün ve 2003/170-2005/214 sayılı kararın incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 9.Hukuk Dairesinin 28.6.2006 gün ve 2006/130-19098 sayılı ilamı ile, (“...Uyuşmazlık 26.3.2003 tarihli istifa dilekçesinin geçerli olup olmama noktasında toplanmaktadır.
    Adli Tıp Kurumu Başkanlığının 24.6.2005 tarihli raporunda davacı "hafif ile orta derecede sınırında zekâ geriliği olarak değerlendirilmiştir."
    Her ne kadar söz konusu raporun tartışma ve sonuç kısmında akit tarihinde hukuki ehliyete sahip olduğu belirtiliyorsa da bu durum 4.Adli Tıp İhtisas Kurulunun raporuyla çelişmektedir. Kaldıki, İhtisas kurulu raporu somut bulguya dayanmaktadır. Davacı tanıklarıda bu durumu doğrulamışlardır.
    On yıl çalışan bir işçinin sözleşmesinin nedensiz feshi yaşamın olağan akışına aykırıdır. Kaldı ki Adli Tıp Kurumu Başkanlığının raporunda belirtilen bulgular davacının iş hukuku işlemlerinin sonucunu anlayacak ve serbestçe değerlendirecek bir hukuki irade serbestisi içerisinde olmadığını kanıtlamaktadır.
    Davacı bu davayı açmayla istifanın gerçek iradesi ürünü olmadığı yönündeki ifadesini desteklemektedir .
    Yukarıda sayılan somut bulgular karşısında davacının kıdem ve ihbar tazminatı isteklerinin hüküm altına alınması gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi bozmayı gerektirmiştir...”) gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda, mahkemece önceki kararda direnilmiştir.
    HUKUK GENEL KURULU KARARI
    Hukuk Genel Kurulunca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:
    Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dosyadaki tutanak ve kanıtlara, bozma kararında açıklanan gerektirici nedenlere ve özellikle; davacının işten ayrılma istemini içeren 26.3.2003 günlü dilekçesinin, davalı işveren tarafından önceden matbu olarak hazırlanmış metnin altına davacının imzası alınmak suretiyle oluşturulduğunun, davalı tanığı İrfan Yeşil’in beyanından açıkça anlaşılması karşısında, bu dilekçedeki istifa beyanının, davacının gerçek iradesini yansıttığının kabulüne hukuken olanak bulunmamasına göre, Hukuk Genel Kurulu’nca da benimsenen Özel Daire Bozma kararına uyulmak gerekirken, önceki kararda direnilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Bu nedenle direnme kararı bozulmalıdır.
    SONUÇ: Davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile, direnme kararının Özel Daire bozma kararında ve yukarıda gösterilen nedenlerden dolayı H.U.M.K.nun 429. Maddesi gereğince BOZULMASINA, istek halinde temyiz peşin harcının geri verilmesine, 23.5.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi.




    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.