Davacı İ.S.K.İ. Genel Müdürlüğü vekili Avukat M. Ç.. tarafından, davalı ... İnş. Taah. San. ve Tic. A.Ş. aleyhine 09/03/2011 gününde verilen dilekçe ile maddi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 24/05/2012 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı ve davalı vekilleri tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre tarafların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları reddedilmelidir. 2-Davacının diğer temyizine gelince; Dava tacirler arasında haksız fiilden kaynaklanan maddi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm taraflarca temyiz edilmiştir. Davacı, tazminatın hasar tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte tahsili isteminde bulunmuştur. Mahkeme, tazminatın yasal faizi ile birlikte tahsiline karar vermiştir. 3095 sayılı Yasa’nın 2/3. maddesi uyarınca gerçek veya tüzel kişi tacirler arasında haksız eylem dâhil her türlü nedenden kaynaklanan alacaklarda istek halinde T.C. Merkez Bankası’nın kısa vadeli kredilere uyguladığı avans oranında temerrüt faizine hükmedilmesi zorunludur. Davanın niteliği, dosyanın içeriği, tarafların sıfatı ve yukarıda açıklanan hukuksal olgu dikkate alındığında haksız fiilin meydana geldiği tarihten itibaren avans oranında faize hükmedilmesi gerekirken, yasal faize hükmedilmesi doğru bulunmadığından kararın bozulması gerekmiştir. 3-Davalının diğer temyiz itirazlarına gelince; a)Dava tacir olan taraflar arasındaki haksız fiil niteliğindeki eylemden kaynaklanmaktadır. Davacının aboneleri ile ilişkilerini düzenleyen Tarifeler Yönetmeliği"nin olayımızda uygulanma imkanı yoktur. Davalı, haksız fiili ile verdiği gerçek zarardan sorumludur. Zarar kalemlerinin %50 fazla ile tahsiline karar verilmesi doğru değildir. Bu nedenle kararın bozulması gerekmiştir. b)Davaya konu zarar ile ilgili dava dışı sigorta şirketi tarafından 16/02/2011 tarihinde 1.332,71 TL ödeme yapıldığı anlaşılmaktadır. Davacının gerçek zararı belirlenirken yapılan bu ödemenin mahsup edilmesi gerekir. Yerinde olmayan gerekçe ile sigorta ödemesinin toplam zarardan indirilmemesi doğru değildir. Kararın bu nedenle de bozulması gerekmiştir.. SONUÇ: Temyiz edilen kararın yukarıda (2-3/a,b) sayılı bentte gösterilen nedenlerle BOZULMASINA, tarafların öteki temyiz itirazlarının (1) sayılı bentte gösterilen nedenlerle reddine ve temyiz eden taraflardan peşin alınan harçların istekleri halinde geri verilmesine 27/02/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.