Uyuşturucu madde ticareti yapma - Yargıtay 20. Ceza Dairesi 2016/1870 Esas 2016/4934 Karar Sayılı İlamı

20. Ceza Dairesi
Esas No: 2016/1870
Karar No: 2016/4934
Karar Tarihi: 29.09.2016

Uyuşturucu madde ticareti yapma - Yargıtay 20. Ceza Dairesi 2016/1870 Esas 2016/4934 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Mahkeme, bir sanığın uyuşturucu madde ticareti yapması suçundan mahkum edildiğini belirtmektedir. Sanığın avukatının duruşmaya gelmemesi nedeniyle temyiz incelemesi duruşmasız olarak yapılmıştır. Gerçekleşen işlemler kanuna uygun olarak yapılmış, iddia ve savunmalar toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda tartışılmıştır. Sanığın eylemi kesin verilere dayandırılarak değerlendirilmiştir. Ancak, Anayasa Mahkemesi'nin 5237 sayılı TCK'nın 53. maddesinin bazı hükümlerinin iptal etmesine dair kararı dikkate alınmadığı için hükmün bozulması gerektiği belirtilmiştir. TCK'nın 53. maddesinin uygulanması ile ilgili bölümün hüküm fıkrasından çıkarılması ve yerine “Anayasa Mahkemesi'nin 08.10.2015 tarihli iptal kararından sonra oluşan durumuna göre, sanık hakkında, TCK'nın 53. maddesinin 1 ve 2. fıkraları ile 3. fıkrasının birinci cümlesinin uygulanmasına” ibaresinin eklenmesi istenmiştir.
TCK'nın 53. maddesi, Uyuşturucu veya uyarıcı madde imal ve ticareti suçlarına ilişkindir. Maddede, bu suçları işleyenlerin cezalandırılması ile ilgili hükümler yer almaktadır. İptal edilen hükümler ise TCK'nın 53/2 ve 53/3 maddeleridir. Bu maddeler, uyuşturucu veya uyarıcı madde ticaretine aracılık eden kişilerin de cezalandırılmasını öngörmekteydi. Ancak Anayasa Mahkemesi tarafından bu maddeler iptal edilmiştir.

20. Ceza Dairesi 2016/1870 E. , 2016/4934 K.

"İçtihat Metni"

Mahkeme : Ağır Ceza Mahkemesi
Suç : Uyuşturucu madde ticareti yapma
Hüküm : Mahkûmiyet

Temyiz incelemesi; duruşmalı inceleme talebinde bulunan sanık müdafiinin yöntemine uygun davetiye tebliğine rağmen duruşmaya gelmemesi nedeniyle duruşmasız olarak yapıldı.
Dosya İncelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
Yargılama sürecindeki işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eyleme uyan suç tipi ile yaptırımların aşağıda belirtilen dışında doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından; yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Hükümden önce 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesi"nin 08.10.2015 tarihli 2014/140 esas ve 2015/85 karar sayılı kararı ile, 5237 sayılı TCK"nın 53. maddesinin bazı hükümlerinin iptal edildiği gözetilmeden, mahkemesince bu madde uygulanmasının, Anayasa Mahkemesi"nin iptal kararına aykırı olacak şekilde yapılması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ve müdafiinin temyiz itirazları ile sanık müdafiinin duruşmadaki sözlü savunmaları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi gereğince hükmün BOZULMASINA; ancak bu aykırılığın yeniden duruşma yapılmaksızın aynı Kanun"un 322. maddesi gereğince düzeltilmesi mümkün bulunduğundan;
TCK"nın 53. maddesinin uygulanması ile ilgili bölümün hüküm fıkrasından çıkarılması ve yerine “Anayasa Mahkemesi"nin 08.10.2015 tarihli iptal kararından sonra oluşan durumuna göre, sanık hakkında, TCK"nın 53. maddesinin 1 ve 2. fıkraları ile 3. fıkrasının birinci cümlesinin uygulanmasına” ibaresinin eklenmesi, suretiyle, hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 29/09/2016 tarihinde oybirliği ile karar verildi.