22. Hukuk Dairesi 2018/4011 E. , 2018/12575 K.
"İçtihat Metni"
BÖLGE ADLİYE
MAHKEMESİ : Hukuk Dairesi
DAVA TÜRÜ : İŞE İADE
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı isteminin özeti:
Davacı vekili, müvekkilin davalıya ait iş yerinde 06/10/2010 tarihinden işverence işyerine alınmadığı tarihe kadar aralıksız olarak çalıştığını, 09/11/2015 tarihinde davacının işveren tarafından işe alınmadığını işçinin 28/09/2015 tarihinde... Gıda İş Sendikasına üye olduğunu ve ...Noterliğinin 30/09/2015 tarih 07805 yevmiye numaralı ihtarnamesiyle üyeliğini davalıya bildirdiğini, ihtarnamenin tebliğ edilmesinden sonra işverenin müvekkiline baskı ve yıpratma politikası uygulandığını, eşitliğe aykırı tutum ve davranışlarda bulunulduğunu, iş sözleşmesinin haksız ve geçerli nedene dayanılmaksızın sendikal sebeplerle feshedildiğini ileri sürerek, feshin geçersizliğinin tespiti ile müvekkilinin işe iadesine karar verilmesini ve 6356 sayılı Yasa gereğince sendikal tazminatın hüküm altına alınmasını talep ve dava etmiştir.
Davalı cevabının özeti:
Davalı vekili,taraflar arasındaki iş sözleymesinin davalı tarafından haklı nedenle feshedildiğini, davacının 5-6-7 Kasım 2015 tarihlerinde vardiya başlangıcında yapılan görevlendirmeyi kabul etmeyerek üç gün süre ile iş görme edimini yerine getirmediğini ve işi boykot ettiğini, sendika üyeliği nedeniyle davacıya baskı yapıldığı iddiasının gerçek dışı olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur.
İlk Derece Mahkemesinin Kararının Özeti:
Mahkemece, davacının hizmet sözleşmesinin feshi için haklı bir neden bulunmadığı gibi, geçerli bir neden de bulunmadığı kanaati ile davacının işe iadesine ancak çalışan işçilerin sendikaya üyelik tarihlerinin eski olduğu halen eski üyelerin üyeliklerini koruduğu davaya konu dönemde herhangi bir sendikasızlaştırma girişiminin davalı şirkette olmadığı gerekçesi ile sendikal tazminatın reddine karar verilmiştir.
İstinaf Başvurusu:
İlk Derece Mahkemesinin kararına karşı, taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.
Bölge Adliye Mahkemesi Kararının Özeti:
Bölge Adliye Mahkemesince, davacının 28.09.2015 tarihinde ... İş Sendikasına üye olduğu ve bu durumu işverene 30.09.2015 tarihinde fesihten 13 gün önce bildirdiği, işverenin üyelikten istifa etmesi hususunda davacoya baskı uyguladığı, aynı işyerinde çalışmakta olan yakın akrabalarını işten çıkarmakla tehdit ettiği, diğer işçilerden farklı muameleye tabii tutulduğu ve görev yaptığı bölümünün ihtiyaç olmamasına rağmen değiştirildiği, ayrıca ... İş Sendikası ve ... müzekkere cevaplarının incelenmesinde, fesih tarihi itibari ile 2912 işçi çalışan işyerinde dört ayrı sendikanın faaliyette bulunduğu ancak tüm sendikalara üye işçi sayısının toplam 61 olduğu öncelik yıllarda sendikaya üye olan bir kısım işçinin istifa ederek üyelikten ayrıldıkları, davacı tanıkları işverenin sendikalaşma karşıtı bir tavır içerisinde bulunduğu, işyerinde sendikalı işçilerin çeşitli baskı ve farklı uygulamalara tabi tutuldukları gerekçesi ile davacının istinaf başvursunun ve sendikal tazminatın kabulü yönünde karar verilmiştir.
Temyiz Başvurusu :
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
Gerekçe:
Dosya içeriğine göre, işverence gerçekleştirilen feshin geçerli nedene dayanma ve feshin geçersizliği ile davacının işe iadesine karar verilmesi isabetsizli olup feshin sendikal nedene dayanıp dayanmadığı taraflar arasında uyuşmazlık konusudur.
Sendikal tazminat 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu"nun 25"inci maddesinde düzenlenmiş, işçilerin işe alınmalarının, belli bir sendikaya girmeleri veya girmemeleri veya belli bir sendikadaki üyeliği korumaları veya üyelikten istifa etmeleri şartına bağlı tutulamayacağı ilk fıkrada hükme bağlanmıştır. Sözü edilen maddenin ikinci fıkrasında ise, işverenin, sendika üyesi olan işçilerle sendika üyesi olmayan işçiler veya ayrı sendikalara üye olan işçiler arasında, çalışma şartları veya çalıştırmaya son verilmesi bakımından herhangi bir ayrım yapamayacağı kuralı getirilmiştir.
Dairemizce, sendikal tazminat davalarında ispat yükünün işçide olduğu hallerde, iş yerinde çalışan ve sendikaya üye olan işçilerin sayısı, hangi tarihlerde üye oldukları, üyelikten çekilen işçilerin olup olmadığı, iş yerinde çalışmakta olan işçilerin bulunup bulunmadığı, aynı dönemde yetki prosedürünün işletilip işletilmediği, iş yerinde önceki dönemlerde toplu iş sözleşmelerinin bağıtlanıp bağıtlanmadığı, yeni işçi alınıp alınmadığı ve alınmışsa yeni işçilerin sendikalı olup olmadığı gibi hususlarla, işverence ekonomik veya teknolojik nedenlere dayalı bir fesih yoluna gidilmesi durumunda teknik yönden bu durumun araştırılması gibi ölçütler belirlenmiştir.
Somut uyuşmazlıkta, sendikal tazminatı kabulünde davacı beyanı ve husumetli tanık anlatımı esas alınmış, sendikadan yapılan araştırma hüküm kurmaya elverişli olmamıştır. Öncelikle, yan deliller ile desteklenmedikçe husumetli tanık anlatımlarının tek başına hükme esas kabul edilmesi mümkün değildir. Ancak, dosya içerisinde tanık anlatımlarını destekleyecek başka delillerin varlığı halinde bu tanıkların beyanlarına itibar edilmesi mümkündür.
İşverence düzenlenen 09.11.2015 tarihli fesih ihbarnamesi ile, davacının sık sık ücretsiz izin ve rapor alma nedenleri ile iş akışını bozduğu gerekçesiyle, iş akdine son verimiştir. Davalı tanıkları, davacının sık rapor aldığını, üretim bölümünde sendika ile ilgili broşür bırakıldığını duyduklarını, ancak davacının böyle bir şey yapıp yapmadığını bilmediklerini ifade etmişlerdir. Fesih konusu olay ile ilgili tutanak, görgü tanığı ifadesi bir delil bulunmamaktadır. Dosya içerisinde bulunan ... İŞ Sendikası yazı cevabından, fesih tarihi itibari ile 2912 işçi çalışan işyerinde dört ayrı sendikanın faaliyette bulunduğu ancak tüm sendikalara üye işçi sayısının toplam 61 olduğu anlaşılmaktadır.
Somut uyuşmazlıkta, mahkemece davalı işverenden ve Sosyal Güvenlik Kurumu’ndan fesih öncesi ve sonrası döneme ilişkin olarak işe alınan ve işten çıkartılanlara ait liste ve kayıtlar getirtilip tanıklar dinlendikten sonra, işverence yapılan feshin sendikal nedene dayandığı sonucuna varılmış ise de, sendikal nedene yönelik araştırmanın yetersiz olduğu anlaşılmaktadır. Özellikle, fesih tarihi öncesi ve sonrasında işe alınan ve işten çıkartılan işçiler ile sendika kayıtlarında üye olduğu veya üyelikten ayrıldığı tespit edilen işçiler arasında yöntemince bir karşılaştırma yapılmadan sonuca gidilmesi isabetsiz olmuştur.
Bu itibarla öncelikle, iş sözleşmesi fesih tarihinden önceki ve sonraki altı ayda feshedilen işçilere ait kayıtlar gerek Sosyal Güvenlik Kurumu’ndan gerekse işverenden getirtilmek suretiyle, iş sözleşmesi işveren tarafından feshedilen işçiler ile (varsa) bu işçiler arasından yeniden işe alınan işçiler ismen tespit edilip, tespit edilen işçilerin üyelik ve/veya üyelikten çekilme tarihleri, üyeliğin devam edip etmediğine ilişkin bilgi ve belgeler ilgili sendikadan getirtilmeli, böylece anılan dönemde iş sözleşmesi feshedilen işçilerden hangilerinin sendika üyesi olduğu tespit edilmeli, böylece feshin yapıldığı dönemde sendikaya üye olmayıp, iş sözleşmesi feshedilen işçilerin bulunup bulunmadığı, sendikaya üye olan ve davalı iş yerinde çalışan toplam işçi sayısı ve üyelik tarihleri, sendika üyeliğinden istifa etmesine karşın iş akdi sonlandırılan işçilerin olup olmadığı, sendikalı olup iş sözleşmeleri feshedilen işçilerin yerlerine yeni işçi alınıp alınmadığı ve bunlar arasında sendikaya üye olan olup olmadığı, aynı dönemde yetki prosedürünün işletilip işletilmediği, işyerinde önceki dönemlerde toplu iş sözleşmelerinin bağıtlanıp bağıtlanmadığı hususları yeterince araştırılmalıdır. Bundan sonra toplanacak deliller dosya içeriği ile yeniden bir değerlendirmeye tabi tutularak feshin sendikal nedene dayanıp dayanmadığı hususu kuşkuya yer vermeyecek şekilde açıklığa kavuşturulmalıdır. Ayrıca benzer taleplerle davalı işveren aleyhine açılan Karaman İş Mahkemesinin 2015-334,352,292,333,325 esas sayılı dosyaları ile birlikte değerlendirme yapılarak sendikal nedenin varlığı konusunda sonuca gidilmelidir.
Mahkemece, yukarıdaki ilkeler doğrultusunda araştırma yapılmadan sendikal tazminat talebinin kabulüne karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi ve yukarıda esas ve karar numaraları yazılı İlk Derece Mahkemesi kararının BOZULARAK ORTADAN KALDIRILMASINA, dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine, bozma kararının bir örneğinin kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, peşin alınan temyiz karar harcının istek halinde ilgililere iadesine, 21/05/2018 gününde oybirliğiyle kesin olarak karar verildi.