22. Hukuk Dairesi 2018/4004 E. , 2018/12573 K.
"İçtihat Metni"
BÖLGE ADLİYE
MAHKEMESİ :Hukuk Dairesi
DAVA TÜRÜ : İŞE İADE
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı Mavi .... Yem Hammaddeleri ve Geri Dönüşüm Mad. vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, iş akdine geçerli bir neden olmadan son verildiğini öne sürerek feshin geçersiz olduğunun tespiti ile davacının işe iadesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, iş akdine haklı nedenle son verildiğini savunarak davanın reddini talep etmiştir.
İlk Derece Mahkemesi Kararının Özeti:
İlk Derece Mahkemesince, iş akdinin işverence geçerli bir neden olmadan sonlandırıldığı gerekçesiyle davanın kabulüne, davanın davalı Kılıç .... A.Ş. yönünden husumetten reddine karar verilmiştir.
İstinaf Başvurusu:
İlk Derece Mahkemesinin kararına karşı, davalı taraf istinaf başvurusunda bulunmuştur.
Bölge Adliye Mahkemesi Kararının Özeti :
Bölge Adliye Mahkemesince, İlk Derece Mahkemesi kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu gerekçesiyle, istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
Temyiz Başvurusu:
Kararı, davalı Mavi .... Yem Hammaddeleri ve Geri Dönüşüm Mad. vekili temyiz etmiştir.
Gerekçe:
4857 sayılı İş Kanunu"nun 2/6 son cümlesi uyarınca asıl işveren, alt işverenin işçilerine karşı o işyeri ile ilgili olarak bu Kanundan, iş sözleşmesinden veya alt işverenin taraf olduğu toplu iş sözleşmesinden doğan yükümlülüklerden alt işverenle birlikte sorumludur. 4857 sayılı İş Kanunu ile asıl işverenin, bu Kanundan, iş sözleşmesinden ve alt işverenin taraf olduğu toplu iş sözleşmesinden doğan yükümlülüklerden sorumlu tutulması şeklindeki düzenleme, asıl işverenin sorumluluğunun genişletilmesi olarak değerlendirilmelidir. Bu durumda, ihbar, kıdem, kötüniyet ve işe iade sonucu işe başlatmama tazminatları ile ücret, fazla çalışma, hafta tatili, bayram ve genel tatili, yıllık izin, ikramiye, pirim, yemek yardımı, yol yardımı gibi tüm işçilik haklarından birlikte sorumluluk esastır. Kanunun kullandığı “birlikte sorumluluk” deyiminden tam teselsülün, dolayısı ile müşterek ve müteselsil sorumluluğun anlaşılması gerekir.
Kanuna uygun şekilde kurulan alt ve asıl işveren ilişkisinde, işe iade davasının her iki işverene birlikte açılması halinde, iş akdinin haklı ve geçerli bir nedenle feshedildiğinin ispat edilemediği halde, davacı işçi alt işveren işçisi olup, iş sözleşmesi alt işveren tarafından feshedildiğinden, feshin geçersizliği ve işe iade yükümlülüğü alt işverenindir. Asıl işverenin iş ilişkisinde sözleşmenin tarafı sıfatı bulunmadığından, asıl işverenin işe iade yönünde bir yükümlülüğünden söz edilemez.
Dosya içeriğine göre feshin geçersiz olduğunun kabul edilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Ne var ki; davalılar arasındaki tanık beyanları ve davalıların yargılama sırasındaki ikrarları da gözönüne alındığında asıl-alt işverenlik ilişkisinin mevcut olduğu sabittir. Asıl işverenin işe iade kararı sonrası mali yükümlülüklerden alt işverenle birlikte müştereken ve müteselsilen sorumlu tutulması gerekirken asıl işveren hakkında husumetten red kararı verilmesi isabetli olmamıştır. Bu hususlar gözardı edilerek yazılı şekilde karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
Belirtilen sebeplerle, Bölge Adliye Mahkemesi kararı ile İlk Derece Mahkemesi kararının 4857 sayılı İş Kanunu’nun 20. maddesinin 3. fıkrası uyarınca bozulmak suretiyle ortadan kaldırılması ve aşağıdaki gibi karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçe ile;
1-Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile İlk Derece Mahkemesinin kararının BOZULARAK ORTADAN KALDIRILMASINA,
2-Davanın kabulü ile davalı tarafından yapılan iş akdinin feshinin geçersizliği ile davacının Mavi .... A.Ş işyerindeki İŞE İADESİNE,
3-4857 sayılı İş Kanunun 21. maddesi gereğince davacının yasal süresi içinde işe başvurmasına rağmen davalı işverenin bir ay yasal süresi içerisinde davacıyı işe başlatmaması halinde davacının hizmet yılı, yaptığı iş ve fesih sebebi nazara alınarak 4 aylık ücretinin ve sosyal haklarının davalılar tarafından müştereken ve müteselsilen ödenmesi gerektiğinin tespitine,
4-4857 sayılı İş Kanunun 21. maddesi gereğince davacının işe iade için işverene süresi içinde başvurması halinde kazanılacak olan ve kararın kesinleşmesine kadar 4 aylık ücreti tutarında işe başlatmama tazminatının davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili gerektiğinin tespitine
5-Karar tarihi itibariyle alınması gerekli olan 35,90 TL karar ve ilam harcından, peşin alınan 31,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 4,50 TL karar ve ilam harcının davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına, davacı tarafından peşin yatırılan 31,40 harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı vekille temsil edildiğinden, karar tarihinde yürürlükte olan tarifeye göre 2.180,00 TL vekâlet ücretinin davalılardan müştereken müteselsilen alınarak alınıp davacıya verilmesine,
7-Davacı tarafından yapılan 170,49 TL yargılama giderinin davalılardan müştereken müteselsilen alınarak alınıp davacıya verilmesine, davalının yaptığı yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına,
Dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine, karardan bir örneğin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine; peşin alınan temyiz karar harcının istek halinde davalılara iadesine, 21.05.2018 tarihinde oybirliği ile kesin olarak karar verildi.