11. Hukuk Dairesi Esas No: 2017/1965 Karar No: 2018/7567 Karar Tarihi: 03.12.2018
Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2017/1965 Esas 2018/7567 Karar Sayılı İlamı
11. Hukuk Dairesi 2017/1965 E. , 2018/7567 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada ... 2. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nce bozmaya uyularak verilen 02.11.2016 tarih ve 2016/280-2016/358 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesinin davacı vekili tarafından istenildiği ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü: Davacı vekili; müvekkilinin “...” ve “...” ibareli tanınmış tescilli markalarının sahibi olduğunu, "..."O+şekil" ibareli 2010/56051 numaralı 30. sınıftaki ürünleri içeren marka tescil başvurusunda bulunduğunu, davalı şirketin “...” ibareli 29, 30 ve 32. sınıf ürünleri içeren markalarını mesnet göstererek başvuruya itiraz ettiğini, ... YİDK tarafından davalı itirazı kabul edilerek müvekkilinin başvurusunun reddine karar verildiğini, kararın haksız ve hukuka aykırı olduğunu, davalı şirketin “...” ibareli markalarının bir kısmının kullanmama nedeniyle hükümsüz kılındığını, ayrıca müvekkilinin aynı tür ürünleri içeren “...” ibareli 2009/26692 sayılı markasının ... nezdinde tescilli olduğunu, müvekkilinin bu markadan dolayı kazanılmış hakkının bulunduğunu ileri sürerek, YİDK kararının iptalini talep ve dava etmiştir. Davalı şirket vekili; müvekkilinin redde mesnet marka ve marka tescil başvurularının halen hükmünü sürdürdüğünü, buna karşın davacının “..."O” ibareli daha önceki başvurularının reddedildiğini ve davacı tarafından açılan davaların da reddedilip Yargıtay denetiminden geçerek onandığını savunarak, davanın reddini istemiştir. Davalı ... vekili; YİDK kararının usul ve yasaya uygun bulunduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir. İlk derece mahkemesince, bozma ilamına uyularak yapılan yargılayamaya göre; bozma ilamına uyulduğu ve bu doğrultuda karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir. Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına göre, davacıdan vekilinin bütün temyiz itirazları yerinde değildir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davacıdan vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 4,50 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, 03/12/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.