Abaküs Yazılım
Hukuk Genel Kurulu
Esas No: 2007/12-278
Karar No: 2007/249
Karar Tarihi: 09.05.2007

Yargıtay Hukuk Genel Kurulu 2007/12-278 Esas 2007/249 Karar Sayılı İlamı

Hukuk Genel Kurulu 2007/12-278 E., 2007/249 K.

Hukuk Genel Kurulu 2007/12-278 E., 2007/249 K.

  • BAŞKA YER İCRA DAİRESİNE YAPILAN İTİRAZ
  • EKSİK HARÇ VE GİDERLERİN TAMAMLANMASI
  • TEMYİZ DİLEKÇESİ
  • 2004 S. İCRA VE İFLAS KANUNU [ Madde 62 ]
  • 1086 S. HUKUK USULÜ MUHAKEMELERİ KANUNU(MÜLGA) [ Madde 434 ]
  • "İçtihat Metni"

    Taraflar arasındaki "itirazın kaldırılması" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; (Beyoğlu Birinci İcra Hukuk Mahkemesince davanın kabulüne dair verilen 27.04.2004 gün ve 2003/1088-2004/326 sayılı kararın incelenmesi davalı/borçlu tarafından istenilmesi üzerine; Yargıtay Onikinci Hukuk Dairesi"nin 18.10.2004 gün ve 2004/17992-22004 sayılı ilamı ile; (...Borçlu vekili ödeme emrine karşı İcra Müdürlüğüne vermiş olduğu itiraz dilekçesinde; 22.07.2003 tarihinde ödeme emrini tebellüğ ettiğini beyan ettiği, borca itirazını ise İcra Müdürlüğüne 30.07.2003 tarihinde 7 güniük yasa! itiraz süresi geçtikten sonra yaptığı anlaşıldığından, takibin kesinleşmesi sebebi ile alacaklının takibi sürdürmesi mümkün iken itirazın kaldırılması talebinde bulunması fuzuli ve geçersiz olduğundan, mahkemece işin esasının incelenerek, itirazın kaldırılmasına ve tazminata hükmedilmesi isabetsizdir...) gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda, mahkemece önceki kararda direnilmiştir.

    Temyiz Eden: Davalı/Borçlu

    Hukuk Genel Kurulu"nca incelenerek dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:

    1- Yerel Mahkemece; "yasal temyiz süresinin geçirilmesi nedeniyle temyiz dilekçesinin reddine" dair verilen karar davalı/borçlu tarafından süresinde temyiz edilmekle; ilkin bu kararın yerindeliğî ön sorun olarak ele alınmıştır.

    Dava, itirazın kaldırılması istemine ilişkin olup, İcra Mahkemesince karara bağlanmıştır.

    Bozma sonrası mahkemece verilen direnme kararı davalı/borçlu tarafından temyiz edilmiş; ancak harca tabi olmasına karşın harç alınmadan havale ve temyiz defterine kayıt işlemleri yapılarak temyiz incelemesi için Yargıtay"a gönderilmiştir.

    Bunun üzerine, Hukuk Genel Kurulu"nun 21.06.2006 gün ve 2006/12-497-452 sayılı kararıyla "harca tabi olmasına rağmen harç alınmadan temyiz defterine kayıt edilen temyiz dilekçesi hakkında 25.01.1985 günlü 1984/5 Esas ve 1985/1 sayılı YİBK ve HUMK"nın 434/3. maddesi uyarınca işlem yapılmak" üzere dosya mahalline geri çevrilmiştir.

    Dosya mahalline gitmekle mahkemece, temyiz edene yapacağı işleri açıkça ortaya koyan HUMK"nm 434/3. maddesi hükümlerine uygun bir muhtıra gönderilmemiş; temyiz edene tebliğ olunan tebligat parçasında ise, sadece "Yargıtay Hukuk Genel Kurulu"nun 21.06.2006 tarihli geri çevirme ilamı sureti vardır." açıklaması ile "Yargıtay Hukuk Genel Kurulu"nun geri çevirme kararı uyarınca harcı yatırmak üzere 10 günlük süre içerisinde mahkememize" ibaresi yazılmış ve sonuçta da bu tebligata dayanılarak temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir. Bu kararı davalı/borçlu süresinde temyiz etmiştir.

    Öncelikle belirtmekte yarar vardır ki, Yargıtay"ın kararlılık kazanmış uygulamasına göre, 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu"nun 434/3. maddesi çerçevesinde eksik harç ve giderlerin tamamlanması istemiyle bir muhtıra düzenlenmeli ve bu muhtırada, yapılması gereken işlemin ne olduğu açıkça ve ilgili tarafın yanılmasına neden olmayacak biçimde gösterilmeli; buna yönelik olarak da ikmai edilecek harç ya da giderin miktarı ve yatırılma merci ve süresi, bunun yapılmamasının sonuçları net biçimde açıklanmalıdır.

    Somut olayda; bu gereklere uygun bir muhtıra çıkarılmadığı gibi, Hukuk Genel Kurulu kararının yukarıda açıklanan şekilde tebliği ile yetinilmiş; geri çevirme kararında da işaret olunan 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu"nun 434/3. maddesi gereği yerine getirilmeden, temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.

    Açıklanan nedenlerle; mahkemenin temyiz dilekçesinin reddi kararı usul ve yasaya uygun olmayıp, davalı/borçlunun direnme kararını süresinde temyiz ettiği kabul edilmiş; Yerel Mahkemenin 06.09.2006 gün ve 2005/339-658 sayılı "temyiz dilekçesinin reddine" ilişkin kararı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu"nun 432/5. maddesi uyarınca bozularak-kaldırılmakla, direnme hükmünün esastan incelenmesine geçilmiştir.

    2- İşin esasına gelince;

    Dava, itirazın kaldırılması istemine ilişkindir.

    Davacı/kiralayan/alacaklı ile davalı/borçlu arasında kira sözleşmesinin varlığı uyuşmazlık konusu değildir.

    Direnme yoluyla Hukuk Genel Kurulu önüne gelen uyuşmazlık; borçlunun icra takibine itirazının süresinde olup olmadığı noktasındadır.

    Davacı alacaklının süresinde Ödenmeyen kira bedellerinin tahsiline yönelik olarak Beyoğlu Birinci İcra Müdürlüğünün 2003/3236 sayılı dosyasında icra takibi yapmış; kira bedelinin 200 USD olduğu halde davalının eksik yatırdığı ya da hiç yatırmamış olduğu kira bedellerinin tahsilini İstemiştir. Ödeme emri borçluya 22.07.2003 tarihinde bizzat tebliğ edilmiştir.

    Borçlu/kiracı takibin yapıldığı Beyoğlu Birinci İcra Müdürlüğüne gönderilmek üzere İstanbul Birinci İcra Müdürlüğüne 28.07.2003 tarihinde verdiği dilekçe İle borca itiraz etmiş; bu dilekçe Beyoğlu Birinci İcra Müdürlüğünce 30.07.2003 tarihli havale ile dosya arasına alınmıştır.

    Mahkemece itiraz süresinde kabul edilerek işin esası incelenmiş; sonuçta verilen kabul kararı, davalı/borçlu tarafından temyiz edilmekle Özel Dairece yukarıda başlık kısmında aynen alınan bozma ilamı ile, itiraz eden borçlunun itirazının süresinde yapılmadığından takibin kesinleşerek devam ettiği, eldeki davanın fuzuli ve geçersiz olduğu işin esasının incelenemeyeceği vurgulanarak, bozulmuştur.

    Davacı direnme istemekle, davalı da bozmanın maddi hataya dayalı olduğunu ifade etmekle, mahkemece itirazın süresinde olduğu gerekçesiyle önceki kararda direnilmiş; hükmü davalı/borçlu esasa ilişkin itirazlarını da bildirerek temyiz etmiştir.

    Hemen belirtilmelidir ki, itiraz, kural olarak takibin yapıldığı, ödeme emrini gönderen İcra Dairesine yapılır. Fakat, borçlu takibin yapıldığı İcra Dairesinden başka bir İcra Dairesine de itirazını bildirebilir. Bu haide, kendisine itiraz için başvurulan başka yer İcra Dairesi gereken giderleri itirazla birlikte borçludan alarak, itiraz dilekçesi veya tutanağını takibin yapıldığı İcra Dairesine gönderir (2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu"nun 62. maddesinin 1. fıkrasının ikinci cümlesi). Bu durumda, itiraz, itirazın başvurulan başka yer İcra Dairesine bildirildiği tarihte yapılmış sayılır.

    Yukarıda da açıklandığı üzere, davalı/borçlu ödeme emrinin kendisine 22.07.2003 tarihinde tebliğ edilmesi üzerine borca itiraz dilekçesini süresi içinde 28.07.2003 tarihinde İstanbul Birinci İcra Müdürlüğüne, takibin yapıldığı

    Beyoğlu Birinci İcra Müdürlüğüne gönderilmek üzere vermiş ve gerekli masraflar alınarak dilekçe takibi yapan İcra Müdürlüğüne gönderilmiştir. İtiraz dilekçesi, takibi yapan İcra Müdürlüğünce 30.07.2003 tarihinde işleme alınmıştır.

    Dolayısıyla, itiraz tarihi başka yer İcra Dairesince dilekçenin alındığı 28.07.2003 tarihi olup, bozma ilamında itiraz tarihi olarak belirtilen 30.07.2003 tarihi ise dilekçenin Beyoğlu Birinci İcra Müdürlüğü dosyasına havale tarihidir. Bozma ilamı bu yönüyle maddi hataya dayanmakta olup, mahkemece itirazın süresinde kabul edilerek davanın esasının incelenmesi usul ve yasaya uygundur.

    Ne var ki, Özel Dairece işin esasına yönelik temyiz itirazları incelenmediğinden, dosyanın bu yönden inceleme yapılmak üzere görevli bulunan ve karar düzeltme istemini de inceleyen Altıncı Hukuk Dairesine gönderilmesi gerekir.

    Sonuç: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı DİRENME KARARI UYGUN OLUP, işin esasına yönelik diğer temyiz itirazlarının incelenmesi için dosyanın ALTINCI HUKUK DAİRESİNE GÖNDERİLMESİNE, 09.05.2007 gününde oybirliği ile karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi