Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2015/10341 Esas 2018/5016 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
17. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/10341
Karar No: 2018/5016
Karar Tarihi: 14.05.2018

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2015/10341 Esas 2018/5016 Karar Sayılı İlamı

17. Hukuk Dairesi         2015/10341 E.  ,  2018/5016 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

    Taraflar arasındaki tazminat davasının yargılaması sonunda, kararda yazılı nedenlerle davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
    -K A R A R-
    Davacı vekili, müvekkili idaresindeki motosiklete, davalıların işleten, sürücü ve zorunlu mali sorumluluk sigortacısı oldukları aracın 24.12.2011 tarihinde çarpması sonucu meydana gelen trafik kazasında, davacının yaralandığını ve sakat kaldığını, belirsiz alacak davası olmak üzere 5.000,00 TL maddi ve 75.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini talep etmiş, 11.06.2014 tarihli dilekçe ile talebini 36.397,79 TL olarak belirlemiştir.
    Davalı ... şirketi vekili davanın reddini savunmuş, diğer davalılar davaya cevap vermemişlerdir.
    Mahkemece, maddi tazminat davasının kabulü ile, 36.397,79 TL.nin davalılar ... ve ...için 24/12/2011 tarihinden, davalı ... A.Ş. için 21/03/2013 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, manevi tazminat davasının kısmen kabulü ile 30.000,00 TL manevi tazminatın davalılar ... ve Aydoğan"dan 24/12/2011 tarihinden itibaren işleyen yasal faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, davacının davalı ... şirketi aleyhine açtığı manevi tazminat davasının reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde ve özellikle manevi tazminat talebi ile ilgili olarak hüküm kurulurken olayın meydana geliş şekli, tarafların ekonomik ve sosyal durumları, olay nedeniyle duyulan acı ve elemin derecesi ve B.K.nun 47.maddesindeki özel haller dikkate alınmış bulunduğuna göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
    2-Dava, trafik kazasından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
    Manevi tazminat davasının maddi tazminat veya parayla değerlendirilmesi mümkün diğer taleplerle birlikte açılması durumunda, manevi tazminat açısından avukatlık ücretine de ayrı bir kalem olarak hükmedilir. Manevi tazminat davalarında avukatlık ücreti, hüküm altına alınan miktar üzerinden AAÜT"nin 3. kısmına göre belirlenecek olup, manevi tazminatın tamamen reddi halinde ise, AAÜT"nin 10/3 maddesinde, avukatlık ücreti olarak tarifenin 2. kısım 2. bölümündeki miktarlara hükmolunacağı belirtilmiştir. Bu miktar karar tarihi itibariyle 1.500,00 TL olmakla, manevi tazminatın reddi nedeniyle ... şirketi lehine ve davacı aleyhine fazla (nispi) vekalet ücretine hükmedilmesi doğru görülmemiş ise de, bu yanılgının giderilmesi yargılamanın tekrarını gerektirir nitelikte görülmediğinden hükmün 6100 sayılı HMK.nun geçici 3/2. maddesi delaletiyle 1086 sayılı HUMK.’nun 438/7. maddesi uyarınca düzeltilerek onanması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile, hüküm fıkrasının 7. bendinde yer alan “8.400,00 TL” ibaresinin hüküm fıkrasından çıkartılarak yerine; “1.500,00 TL” ibaresinin yazılmasına ve hükmün bu hali ile DÜZELTİLEREK ONANMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 14/05/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.






    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.