Yargıtay - Uyuşturucu madde ticareti yapma - Yargıtay 10. Ceza Dairesi 2016/3452 Esas 2017/167 Karar Sayılı İlamı

10. Ceza Dairesi
Esas No: 2016/3452
Karar No: 2017/167
Karar Tarihi: 23.01.2017

Uyuşturucu madde ticareti yapma - Yargıtay 10. Ceza Dairesi 2016/3452 Esas 2017/167 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Sanık müdafii tarafından temyiz edilen dava incelendiğinde, sanığın 29/09/2015 tarihinde uyuşturucu madde ticareti yapma suçunu işlediği, 27/10/2015 tarihli iddianameyle bu suçun temyiz konusu dava açıldığı ve 11/11/2015 tarihinde aynı suçu işlediği gerekçesiyle farklı bir iddianameyle başka bir mahkemede dava açıldığı ortaya çıktı. 11.02.2016 tarihli kararla mahkûmiyet verilen sanık hakkındaki temyiz itirazları reddedildi. Kararda, yargılama sürecindeki işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, delillerin toplandığı ve dosya içindeki belge ve bilgilerin sanığın eylemlerinin gerçekleştiğini gösterdiği belirtildi. Kanun maddeleri olarak ise suçun unsurları, cezalar ve zincirleme suç kavramı açıklanmadı.

10. Ceza Dairesi 2016/3452 E. , 2017/167 K.
"İçtihat Metni"

Suç : Uyuşturucu madde ticareti yapma
Suç Tarihi : 29/09/2015
Hüküm : Mahkûmiyet
Temyiz Eden : Sanık müdafii

Dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ :
UYAP üzerinden Dairemizin 2016/..esas sayılı dosyası ile birlikte incelenmiştir.
Sanık hakkında 29/09/2015 tarihinde işlediği uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan dolayı 27/10/2015 tarihli iddianameyle temyiz konusu bu dava açıldıktan sonra, 11/11/2015 tarihinde işlediği "uyuşturucu madde ticareti yapma" suçu nedeniyle, Silifke Ağır Ceza Mahkemesi"ne 13/11/2015 tarihli iddianame ile dava açıldığı, adı geçen Mahkemenin 11.02.2016 tarihli 2015/.. esas ve 2016/..karar sayılı ilamı ile mahkûmiyet kararı verildiği ve Dairemizin 19.12.2016 tarihli 2016..esas ve 2016/..karar sayılı ilamı ile onanarak hükmün kesinleştiği anlaşıldığından; suç ve iddianame tarihleri dikkate alındığında sanığın eylemlerinin müstakil suçlar olup zincirleme suçu oluşturmaması nedeniyle tebliğnamedeki bozma düşüncesine iştirak edilmemiştir.
Yargılama sürecindeki işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eyleme uyan suç tipi ile yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından; sanık müdafiinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, hükmün ONANMASINA, 23.01.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.