4. Hukuk Dairesi Esas No: 2013/6612 Karar No: 2014/3139 Karar Tarihi: 26.02.2014
Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2013/6612 Esas 2014/3139 Karar Sayılı İlamı
4. Hukuk Dairesi 2013/6612 E. , 2014/3139 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İstanbul Anadolu 16. (Kapanan Kadıköy 3) Sulh Hukuk Mahkemesi TARİHİ : 29/11/2012 NUMARASI : 2011/565-2012/1138
Davacı S.. E.. vekili Avukat M. A..tarafından, davalı T.. A.. aleyhine 14/04/2011 gününde verilen dilekçe ile kişilik haklarının ihlaline dayalı manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 29/11/2012 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalı T.. A.. tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, kişilik haklarının ihlaline dayalı manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı; davalının, kendisinin davacı olduğu, Kadıköy 3. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2010/1035 Esas sayılı dosyasına sunduğu, 26/10/2010 tarihli dilekçesinde; hakaret ettiğini, suçladığını ve bilirkişilik görevine ilişkin mahkemeleri yanılttığını, tarafların hak ve menfaatlerini ihlal ettiğini beyan ettiğini, yine kendisi hakkında "kasap prodüktör" tabirini kullandığını, savunma sınırlarını aşarak kişiliği ve uzmanlığı hakkında hakaret içeren ifadeler kullandığını belirterek manevi tazminata hükmedilmesini istemiştir. Davalı, davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur. Mahkemece, "....cevap dilekçesinde davalının "mahkemelerce sigorta uzmanı (ehlivukuf) olarak verilen görev ile davacı tarafın gerçekte sahip olduğu prodüktörlük ünvanı arasında mesleki bilgi ve ünvan açısından hiçbir benzerlik bulunmadığı, prodüktörlük ile "kasaplık" arasında nasıl bir benzerlik olabiliyorsa davacının sahip olduğu sigortacılık konumu ile mahkemelerden aldığı, sigorta uzmanı adı altındaki görevler arasında ancak "kasaplık" kadar bir benzerlik bulunduğunu" beyan ettiği, sulh ceza mahkemesinde görülen davada, davalının eyleminin hukuka aykırı bulunduğu sabittir......bu beyanlarının savunma sınırlarını aştığı, davacının kişilik haklarına saldırı teşkil ettiği..." şeklindeki gerekçe ile istemin bir bölümünün kabulüne karar verilmiştir. Dosya kapsamından davaya konu cevap dilekçesinde davalının, hakkında açılan tazminat davası ile ilgili olarak ve genel itibariyle davacının uzman olmadığı konularda bilirkişilik yaptığını belirtmek amacıyla savunmada bulunduğu, cevap dilekçesinin bir bütün olarak savunma sınırları içinde kaldığı anlaşılmaktadır. Davalı hakkındaki ceza yargılaması mahkumiyetle sonuçlanmışsa da, hüküm açıklamasının geri bırakılmasına karar verildiğinden 818 sayılı BK 53. (6098 sayılı TBK 74) gereği, hukuk hakimini bağlayıcı nitelikte ilam değildir. Şu durumda, istemin tümden reddine karar verilmesi gerekirken bir bölümünün kabul edilmesi doğru görülmemiş ve bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Temyiz edilen kararın yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 26/02/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.