Davacı M.. Ö.. vekili Avukat N.K..tarafından, davalı Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü aleyhine 14/07/2011 gününde verilen dilekçe ile maddi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın reddine dair verilen 04/12/2012 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, haksız eylemden kaynaklanan maddi zararın ödetilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece, işin esasına girilerek davanın reddine karar verilmiş, hüküm; davacı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, davalı Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü tarafından yapılan kanal ıslah çalışmaları esnasında, evinin çevresinde bulunan meyve ağaçlarının kesilmesi nedeniyle tazminat istemiştir. Davalı Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü bir kamu tüzel kişisidir. İşlem ve eylemleri kural olarak kamusal nitelik taşır. Tazminat istemine konu olayın kamu hizmetinin görüldüğü bir sırada doğduğu ve hizmet ile ilgili bulunduğu kabul edilmelidir. İdare’nin hizmet kusuru niteliğindeki eylemi sonucu meydana gelen zararlardan dolayı İdari Yargılama Usulü Yasası’nın 2/1-b maddesi gereğince İdare’ye karşı, idari yargı yerinde tam yargı davası açılması gerekir. Şu halde, mahkemece, dava dilekçesinin yargı yolu bakımından reddine karar verilmesi gerekirken, işin esasının incelenmesi doğru görülmemiş, kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda gösterilen nedenle BOZULMASINA, bozma nedenine göre davacının temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 25/02/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.