11. Ceza Dairesi Esas No: 2015/7582 Karar No: 2017/246 Karar Tarihi: 16.01.2017
Resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyan - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2015/7582 Esas 2017/246 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme, sanığın resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyanda bulunmak suçundan mahkumiyet kararı vermiştir. Ancak, sanığın eylemi Kabahatler Kanunu'nun 40. maddesinde düzenlenen bir kabahat olduğu için suçun unsurları oluşmamıştır. Ayrıca, sanığın sabıka kaydında daha ağır cezayı içeren bir karar bulunduğu halde daha az cezaya hükmedildiği için hüküm bozulmuştur. Kararda geçen kanun maddeleri ise şunlardır: TCK'nın 206. maddesi, Kabahatler Kanunu'nun 40. maddesi, TCK'nın 53. maddesi, 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi, ve 5275 sayılı Yasa'nın 108/2. maddesi.
11. Ceza Dairesi 2015/7582 E. , 2017/246 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyan HÜKÜM : Mahkumiyet
1- TCK"nın 206. maddesindeki "resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyanda bulunmak" suçunun oluşabilmesi için, sanığın açıklamaları üzerine bir belge oluşturulması ve oluşturulan resmi belgenin, bu beyanın doğruluğunu ispat edici bir güce sahip olması gereklidir. Somut olayda hakkında yakalama kararı bulunan sanığın, polis ekipleri kendisine kimlik sorduğunda görevlilere ..."e ait nüfus kayıt örneğini ibraz etmesi ve bu şahıs hakkında da yakalama kararı olduğunun anlaşılması üzerine kendisine ait kimlik bilgilerini bildirmesi eyleminde, görevlilerce ... adına düzenlenmiş bir belge bulunmaması nedeniyle, resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyan suçunun unsurlarının oluşmadığı, sanığın eyleminin Kabahatler Kanunu"nun 40. maddesinde düzenlenen kabahati oluşturacağı gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması, 2- Kabule göre de; a- Ayrıntıları Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 18.06.2013 gün 2013/8-151/304 sayılı ilamında açıklandığı üzere, birden fazla tekerrüre esas alınabilecek hükümlülüğün bulunması halinde bunlardan en ağırının esas alınması gerektiği cihetle; sanığın sabıka kaydında yer alan ve daha ağır cezayı içeren Alanya Ağır Ceza Mahkemesinin 2002/322 esas 2003/63 karar nolu ilamı yerine daha az cezaya hükmolunan Sincan 1. Sulh Ceza Mahkemesinin 2012/361 esas 2013/808 karar nolu ilamının tekerrüre esas alınarak hüküm kurulması, b- 5237 sayılı TCK’nın 53. maddesine ilişkin uygulamanın Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 gün 2014/140 Esas, 2015/85 sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması, Bozmayı gerektirmiş, sanık ve Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, aleyhe temyiz bulunmadığından 1412 sayılı CMUK"nın 326/son ve 5275 sayılı Yasanın 108/2. maddeleri gereğince, koşullu salıverilmeye eklenecek sürenin, hatalı uygulama sonucu hükümde gösterilen ilam nedeniyle koşullu salıverilmeye eklenecek süreden fazla olmayacağına dair kazanılmış hakkının gözetilmesine, 16.01.2017 gününde oybirliği ile karar verildi.