Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2016/4412 Esas 2016/15395 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
19. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/4412
Karar No: 2016/15395
Karar Tarihi: 01.12.2016

Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2016/4412 Esas 2016/15395 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Dava, müvekkilinin kimliği izinsiz alınarak borçlandırıldığı ve müvekkilinin borcu olmadığının tespiti, kesintilerin faizi ile ödenmesi ve tazminat talebiyle açılan menfi tespit davasıdır. Mahkeme, imzanın müvekkilin eli mahsulü olmadığını kabul ederek davayı kısmen kabul etmiştir. Ancak yargılama gideri ve avukatlık ücreti takdiri reddedilmiştir. Ayrıca, icra dosyasında gerçekleşen ödemelerin İİK 72/6. maddesi uyarınca istirdatına karar verilmemiştir. Kararın bozulmasına karar verilmiştir.
İİK 72. madde, icra dosyasında devam eden takibe itiraz edilebileceğini ve takip sonucunda alacaklı tarafından yapılan kesintilerin yerine getirilemeyen borçlar için geri ödeme yapılacağını düzenler.
19. Hukuk Dairesi         2016/4412 E.  ,  2016/15395 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

    - K A R A R -

    Davacı vekili, müvekkiline ait nüfus cüzdanının kaybolduğu, dava dışı...’ın kimliği izinsiz alıp kullanmak suretiyle müvekkilinin borçlandırıldığını, müvekkili aleyhine başlatılan icra takibinde takibe konu senetlerin müvekkili tarafından imzalanmadığı ve davalılara borcu bulunmadığını ileri sürerek, müvekkilinin davalıya borçlu olmadığının tespitine, haksız olarak maaşından yapılan kesintilerin faizi ile ödenmesine, tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece, toplanan delillere ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, takibe dayanak senet altındaki imzanın davacının eli ürünü olmadığı, davalının başlattığı icra takibinde iyiniyetli olduğu, bu nedenle de aleyhine dava açılmasına kusurlu davranışı ile sebebiyet vermediğinden aleyhine yargılama gideri ve vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, İİK’nun 72. maddesinin 5. fıkrasında yer alan düzenleme dikkate alındığından dava konusu bono nedeni ile icraen yapılan kesintilerin iadesine ilişkin istemi hakkında da karar verilmesine yer olmadığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir.
    Dava, İcra İflas Kanunu’nun 72. maddesine dayalı olarak açılmış menfi tespit davası olup, imzanın davacı eli mahsulü olmadığı, mahkemenin de kabulündedir. Bu durumda davacı yararına davanın kabul edildiği gözetilerek, yargılama gideri ve avukatla temsil edildiğinden vekalet ücreti takdiri gerekirken, yazılı gerekçe ile bu talebin reddi doğru görülmemiştir. Diğer yandan yargılama sırasında icra dosyasında kısmi ödemeler gerçekleştiğinden bu ödemelerin İİK 72/6. maddesi uyarınca istirdatına karar verilmek gerekirken, bu konuda da olumlu veya olumsuz bir karar verilmemesi isabetsizdir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün davacı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 01/12/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.



    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.