20. Hukuk Dairesi 2017/7307 E. , 2020/478 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı Hazine vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; ... ili, ... ilçesi, ... mahallesi, 302 ada 2 parsel sayılı taşınmazın, kıyı kenar çizgisi içerisinde kaldığından bahisle tapusunun iptaline karar verildiğini, hükmün kesinleştiğini, aynı mahkemenin 2011/13 E. sayılı dosyasından verilen ilam üzerine terkini yapılan arsa bedeli için müvekkili lehine tazminata hükmedildiğini, bu hükmün de kesinleştiğini beyan ederek, bu defa aynı taşınmaz üzerinde bulunan evin tazminatına yönelik olarak, fazlaya dair haklar saklı tutulmak kaydıyla, şimdilik 10.000,00-TL. tazminatın dava tarihinden işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Davacı vekili 02.06.2015 havale tarihli ıslah dilekçesiyle tazminat isteğini toplamda 109.768,29-TL. olarak ıslah etmiş, aynı gün tamamlama harcı olarak ise 27,70-TL"yi mahkemeler veznesine yatırmıştır.
Mahkemece; bozma öncesindeki 23/06/2015 tarihli 2014/665 E. ve 2015/439 K. sayılı gerekçeli kararda; davanın kabulü ile, 109.769,29-TL tazminatın dava tarihi olan 18.09.2014 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizleri ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş, hükmün davalı Hazine vekilince temyiz edilmesi üzerine, Dairemizin 15/12/2016 tarih, 2015/13202 E. - 2016/12267 K. nolu ilamı ile; "... Somut olayda, davacı vekili dava dilekçesinde 10.000,00-TL tazminat talebinde bulunmuş, dava niteliği itibariyle nisbi harca tâbi olmasına rağmen, dava harcını 25,20-TL maktu harç olarak yatırmış, sonra da; 02/06/2015 tarihli ıslah dilekçesiyle; dava değerini 109.768,29-TL.ye çıkarmış ve yine 27,70-TL maktu harç yatırmıştır. Mahkemece, yukarıda açıklanan yasal düzenlemeler ve ortaya konulan ilkeler gözardı edilerek, dava ve ıslah harcı tamamlanmadan yargılamaya devamla işin esası hakkında hüküm kurulmuştur. Bu durumda mahkemece; yürürlükteki harçlar tarifesi uyarınca dava ve ıslah edilen dava değeri üzerinden dava ve ıslah harcını ödemesi konusunda davacıya usulünce süre verilip harç tamamlanırsa ıslah edilen miktar üzerinden hüküm kurulması gerekirken, harcı tamamlanmayan dava ve ıslah dilekçesine değer verilerek yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir." şeklindeki gerekçeyle hüküm bozulmuş, bozmaya uyan mahkemece eksik harcın ikmal ettirilmesi ve yapılan yargılama neticesinde; davanın kabulü ile, 109.769,29-TL tazminatın dava tarihi olan 18.09.2014 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizleri ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş, hüküm davalı Hazine vekilince temyiz edilmiştir.
Dava; tapu kaydının mahkeme kararı ile iptal edilmesi nedeniyle uğranılan zararın 4721 sayılı TMK"nın 1007. maddesi uyarınca tazmini isteğine ilişkindir.
Mahkemece; hesaplanan bina bedeli üzerinden talep olunduğu şekilde karar verilmesinde isabetsizlik bulunmamaktadır. İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye, davacının adına kayıtlı taşınmazın tapu kaydının iptaline ilişkin mahkeme kararının kesinleşmesinden itibaren 10 yıllık zamanaşımı süresi içerisinde eldeki davanın açılmış olmasına göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usûl ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, Harçlar Kanununun değişik 13/j maddesi gereğince Hazineden harç alınmasına yer olmadığına
05/02/2020 günü oy birliğiyle karar verildi.