Esas No: 1993/3408
Karar No: 1994/131
Karar Tarihi: 13.01.1994
Danıştay 4. Daire 1993/3408 Esas 1994/131 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Danıştay Dördüncü Dairesi'nin 1994/131 sayılı kararı, vergi borçlarını ödemeyen bir şirkete ait hacizli malların yediemine teslim edildiği ancak malların teslim edilmemesi üzerine davacının borçlu olarak sayılması ve adına ödeme emri düzenlenmesi ile ilgilidir. Davacı, malların bozulacak türden olması nedeniyle taşınmaz mal teklif edildiğini ve haciz işleminin taşınmazlar üzerine aktarıldığını iddia etmiştir. Ancak Danıştay, yasanın gereği malların yedieminden, ödenmeyen vergi alacağını teminat altına almaktan başka bir amaç taşımadığını belirterek, yediemini sorumlu tutmak yerine malların tahvili üzerinden alacağın tahsil edilmediği tesbit edilmeden yediemini sorumlu tutmanın hatalı olduğuna karar vermiştir.
Kanun Maddeleri: 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsili Usulü Hakkında Kanun 82. ve 83. maddeleri. Bu maddeler, haczedilen malların ne şekilde korunacağı ve yediemine teslim edilen malların geri verilmesi mecburiyetini düzenlemektedir. Ayrıca, geri verilmeyen malların borçlu sayılacağı ve takip edileceği hükme bağlanmaktadır.
T.C.
D A N I Ş T A Y
DÖRDÜNCÜ DAİRE
Esas No : 1993/3408
Karar No: 1994/131
Temyiz Eden : …
Karşı Taraf : Karaman Vergi Dairesi Müdürlüğü KARAMAN
İstemin Özeti : 1991 takvim yılına ilişkin vergi borçlarını süresinde ödemeyen … Limited Şirketine ait haczedilen malların yediemin olarak kendisine teslim edilmesine karşın daha sonra bu malları teslim etmeyen davacı malların değeri tutarınca borçlu sayılarak adına ödeme emri düzenlenmiştir. … Vergi Mahkemesisinin … günlü ve E:…, K:… sayılı kararıyla; davacının, 6l83 sayılı Yasanın 82 inci maddesi gereğince güvenilir şahıs olarak kendisine bırakılan hacizli malları davalı idareye geri vermemesi ve bu malların kendisine atfolunmayacak bir nedenden dolayı telef ve zayi olduğunu ispat edememesi nedeniyle davalı idarece geri verilmeyen malların değeri tutarınca borçlu sayılıp adına ödeme emri düzenlenmesinin yasaya aykırı olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.Davacı, söz konusu malların bozulacak türden olması nedeniyle tarafların menfaatleri düşünülerek bunların elden çıkarılması yoluna gidildiği, bu malların yerine taşınmaz mal teklif edildiği ve alacaklının kabul etmesiyle haciz keyfiyetinin taşınmazlar üzerine aktarıldığını, taşınmazların haciz işlemi tamamlanıp satıldığını ileri sürerek kararın bozulmasını istemektedir.
Savunmanın Özeti : Yasal dayanaktan yoksun bulunan temyiz isteminin reddi gerektiği yolundadır.
Danıştay Savcısı … Düşüncesi :Temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Yasasının 49.maddesinin l.fıkrasında belirtilen nedenlerden hiçbirisine uymayıp Vergi Mahkemesince verilen kararın dayandığı hukuki ve yasal nedenler karşısında, anılan kararın bozulmasını gerektirir nitelikte görülmemektedir.
Açıklanan nedenlerle temyiz isteminin reddiyle Vergi Mahkemesi kararının onanmasının uygun olacağı düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Dördüncü Dairesince Tetkik Hakimi….'in açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsili Usulü Hakkında Kanunun haczedilen menkul malların korunması başlığını taşıyan 82 nci maddesinde haczedilen malların ne şekilde korunacağı belirtilmiş, 83 üncü maddesinde ise, "Borclular, zilyetler, güvenilir şahıslar 82"inci madde gereğince kendilerine bırakılan malları, alacaklı amme idarelerince yapılacak ilk talep üzerine derhal ve kendilerine teslim edildiği zamandaki durumları ile geri vermek mecburiyetindedirler. Bu mecburiyeti yerine getirmeyenler, haklarında yapılacak ceza takibinden başka, bu malların kendilerine atfolunamıyacak bir sebepten dolayı telef veya zayi olduğunu ispat edemedikleri takdirde, geri verilmeyen malların değerleri tutarınca borçlu sayılıp, bu kanun hükümleri gereğince takip olunurlar" denilmek suretiyle menkul malları koruyacak olanların ne suretle sorumlu tutulacakları gösterilmiştir.
Dava konusu olayda, Limited Şirketin 1991 takvim yılına ilişkin ödenmeyen vergi borçlarının tahsili amacıyla 26.9.1991 günlü ve … no'lu haciz tutanağı ile menkul malına 40 milyon tutarında haciz uygulandığı, uygulanan haciz sonrası yediemin olarak bu malların davacıya teslim edildiği ve teslim edilen malların alınmaya gidildiğinde de hacizli malların davacının işyerinde olmadığının tesbit edilmesi üzerine işyerindeki demirbaşların 21.11.1991 günlü ve … no.lu haciz tutanağı ile haczedildiği anlaşılmıştır. Yasa gereği malların yediemine tesliminden amaç, ödenmeyen vergi alacağını teminat altına almaktadır.Bu durumda yedieminde bulunduğu tesbit edilen yeni mallar haczedildiğine göre bu malların paraya tahvili suretiyle alacağın tahsil edilmediği tesbit edilmeden yediemini sorumlu tutmak, hakkında takibata girişmek yerinde görülmemiştir.
Bu nedenlerle … Vergi Mahkemesinin … günlü ve E:…, K:… sayılı kararının bozulmasına 13.1.1994 gününde oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.