14. Hukuk Dairesi Esas No: 2015/11962 Karar No: 2017/3592 Karar Tarihi: 02.05.2017
Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2015/11962 Esas 2017/3592 Karar Sayılı İlamı
14. Hukuk Dairesi 2015/11962 E. , 2017/3592 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 05/06/2014 gününde verilen dilekçe ile ortaklığın giderilmesi talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 29/05/2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ... vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: KARAR Dava, ortaklığın giderilmesi isteğine ilişkindir. Davacı vekili, müvekkilinin davalılarla ortak miras bırakanı olan ... adına kayıtlı ... İlçesi, ... Köyü, ...Mevkii 2635 parsel sayılı taşınmazdaki ortaklığın taraflar anlaşamadığından aynen taksim mümkün değilse satış suretiyle giderilmesini talep etmiştir. Davalı ... tarafından verilen cevap dilekçesinde, babası ...’ın dava konusu taşınmazın batısında bir kısım yeri kendisine 1985 yılında verdiğini, buraya masrafları kendisine ait olan kendi imkanlarıyla bodrum üzeri iki katlı betonarme kargir ev yapıp o zamandan bu yana ailesiyle burada oturduğunu, evin kendisine ait olduğu hususunda ...Asliye Hukuk Mahkemesi’nde 2014/212 esasla dava açtığını, bu tespit davası gözetilerek karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece, davanın kabulü ile satış suretiyle ortaklığın giderilmesine karar verilmiştir. Hükmü, davalı ... vekili temyiz etmiştir. I-Paydaşlığın (ortaklığın) satış suretiyle giderilmesine ilişkin davalarda taşınmaz üzerinde bulunan bina, ağaç v.s. gibi bütünleyici parçaların (muhdesat) kime ait olduğu konusunda uyuşmazlık olup da bunlar üzerinde bazı paydaşların (ortaklar) hak iddia etmeleri ve öncelikle bu uyuşmazlığın giderilmesini istemeleri halinde o paydaşa görevli mahkemede dava açmak üzere HMK"nın 165. maddesi uyarınca uygun bir süre verilmelidir. Mahkemece verilen süre içerisinde dava açıldığı takdirde sonucunun beklenmesi, açılmadığı takdirde o konuda uyuşmazlık yokmuş gibi davaya devam edilmesi gerekir. II-Paydaşlığın (ortaklığın) satış yoluyla giderilmesi halinde dava konusu taşınmaz üzerinde bina, ağaç v.s. gibi bütünleyici parçalar (muhdesat) varsa bunların arzla birlikte satılması gerekir. Ancak muhdesatın bir kısım paydaşlara (ortaklara) ait olduğu konusunda tapuda şerh varsa veya bu hususta bütün paydaşlar ittifak ediyorlarsa ve muhdesat arzın değerinde bir artış meydana getiriyorsa bu artışın belirlenmesi için dava tarihi itibariyle arzın ve muhdesatın değerleri ayrı ayrı tespit edilir. Belirlenen bu değerler toplanarak taşınmazın tüm değeri bulunur. Bulunan bu değerin ne kadarının arza ne kadarının muhdesata isabet ettiği yüzdelik (%...) oran kurulmak suretiyle belirlenir. Satış sonunda elde edilecek bedelin bölüştürülmesi de bu oranlar esas alınarak yapılır. Muhdesata isabet eden kısım muhdesat sahibi paydaşa, geri kalan bedel ise payları oranında paydaşlara (ortaklara) dağıtılır. Bütünleyici parçanın (muhdesat) arzın paydaşlarına (ortaklarına) değil de üçüncü şahsa ait olduğunun anlaşılması halinde bu kimseyi muhdesat sahibi olarak davaya dahil etmek ve ona satış bedelinden pay vermek mümkün değildir. Somut olaya gelince; davalı ...’ın muhdesat iddiasının bulunduğu, mahkemece hatalı değerlendirmeyle muhdesatın miras bırakanın sağlığında yapılmasıyla ilişkilendirildiği, ... Asliye Hukuk Mahkemesi’nde 2014/212 esas numarasıyla davalı ...’ın açtığı muhdesatın aidiyeti davasının bekletici mesele yapılmadığı, bu nedenle davalının muhdesat iddiasının yukarıda değinilen ilkelere göre mahkemece değerlendirilmeden yazılı şekilde karar verildiği anlaşılmakla kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenler ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, 02.05.2017 tarihinde oybirliği ile karar verildi.