Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için  Tetkik Hakimi  tarafından  düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :
Alacaklının borçlu aleyhine 8 adet çeke dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takip başlattığı, dayanak çeklerin keşidecisi olan borçlunun süresinde imza itirazında bulunduğu anlaşılmıştır.
Türk Borçlar Kanunu"nun 504.maddesi gereğince vekilin kambiyo taahhüdünde bulunabilmesi için özel yetkiye haiz olması gerektiği gibi ticari vekilin böyle bir taahhüt altına girmesi de aynı Kanunun 551. maddesinde özel yetkinin bulunması koşuluna bağlanmıştır.
Mahkemece aldırılan 19.09.2011 tarihli bilirkişi raporunda, dayanak çekler üzerindeki keşideci G. Y.adına atılan imzaların, borçlunun eli ürünü olmadığının tespit edildiği ancak borçlunun Ankara ..Noterliğince düzenlenen 6.11.2006 tarih ve 16605 yevmiye numaralı vekaletname ile A. Y."ı vekil tayin ettiği, takip dayanağı çeklerin keşide tarihinden önce düzenlenen bu vekaletname ile vekile borçlu namına çek keşide etme yetkisi verildiği, dayanak çekler üzerindeki imzaların borçlunun eli ürünü olmadığı tespit edilmiş ise de alacaklı tarafça da ileri sürüldüğüne göre imzaların borçlu vekili A.Y.tarafından atılıp atılmadığının usulünce tespit edilerek oluşacak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir. 
SONUÇ  : Alacaklının  temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,  24/09/2012  gününde oybirliğiyle karar verildi.