16. Ceza Dairesi Esas No: 2017/3685 Karar No: 2018/363 Karar Tarihi: 19.02.2018
Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2017/3685 Esas 2018/363 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme, \"Silahlı terör örgütüne üye olma\" suçundan sanığın cezalandırılmasına hükmetti. Temyiz başvurusu reddedilen kararda, ByLock kullanıcısı olan sanığın bu programı kullandığına dair delillerin yeterli olduğu belirtildi. Sanığın savunmaları ve iddiaları temyiz denetimine uygun biçimde değerlendirildi ve eylemler doğru olarak nitelendirildi. Hükmün esastan reddiyle onanan kararda, TCK'nın 314/2, 3713 sayılı kanunun 5, TCK'nın 62, 53, 58/9, 63 maddelerine atıfta bulunuldu.
16. Ceza Dairesi 2017/3685 E. , 2018/363 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ceza Dairesi Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma Hüküm : TCK"nın 314/2, 3713 sayılı kanunun 5, TCK"nın 62, 53, 58/9, 63 maddeleri uyarınca mahkumiyet kararına ilişkin istinaf başvurusunun esastan reddine
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle; Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü; Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi; Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; Gerekçeli karar başlığında suç tarihinin “06.08.2016” olarak gösterilmesi gerekirken “15.07.2016” olarak gösterilmesi mahallinde düzeltilebilecek yazım hatası kabul edilmiştir. ByLock kullanıcısı olan sanığın ... numaralı hattında ... ID numarası ile ByLock kullandığına dair detaylı tespit ve değerlendirme tutanağının hüküm verildikten sonra istinaf aşamasında dosya arasına girdiği anlaşılmış ise de; tüm dosya kapsamı ve özellikle tanık ..."nin sanığın kendisini toplantılara çağırdığına ve evine gelip psikolojik baskı yaparak telefonuna ByLock programını yüklediğine yönelik beyanlarının sanığın hiyerarşik yapıya dahil olduğunun kabulü için yeterli olduğu, sanık ile ilgili hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; sanık müdafiinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmediğinden CMK’nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddiyle hükmün ONANMASINA, 19.02.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.