Resmi belgede sahtecilik - dolandırıcılık - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2015/4325 Esas 2017/226 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
11. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/4325
Karar No: 2017/226
Karar Tarihi: 12.01.2017

Resmi belgede sahtecilik - dolandırıcılık - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2015/4325 Esas 2017/226 Karar Sayılı İlamı

11. Ceza Dairesi         2015/4325 E.  ,  2017/226 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Resmi belgede sahtecilik, dolandırıcılık
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    I- Dolandırıcılık suçu bakımından kurulan mahkumiyet hükmünün incelenmesinde;
    5237 sayılı TCK’nun 53. maddesinin 1. fıkrasının (c) bendinde yer alan haklardan sanığın sadece kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri yönünden koşullu salıverilme tarihine kadar, alt soyu haricindekiler yönünden ise hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi isabetsizliğinin Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 gün 2014/140 Esas, 2015/85 sayılı iptal kararı ile birlikte infaz aşamasında yeniden değerlendirilmesi mümkün görülmüştür.
    Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanığın suçunun sübutu kabul, oluşa ve soruşturma sonuçlarına uygun şekilde vasfı tayin, cezayı artırıcı ve azaltıcı sebeplerin bulunmadığı takdir kılınmış, savunması inandırıcı gerekçelerle reddedilmiş ve incelenen dosyaya göre verilen hükümde bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan sanığın yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün istem gibi ONANMASINA,
    II- Resmi belgede sahtecilik suçu bakımından kurulan mahkumiyet hükmünün incelenmesine gelince;
    Yapılan duruşmaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin tahkikat neticelerine uygun olarak tecelli eden kanaat ve takdirine, tetkik olunan dosya içeriğine göre sanığın yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine; ancak:
    1- Kambiyo senetlerinde yapılan sahteciliğin resmi belgede yapılmış sayılabilmesi için ilgili kambiyo senedinin Türk Ticaret Kanunu"nda öngörülen bütün unsurlarını taşıması gerekli olup; katılanın savcılıkta, sanığın kendisine ait işyerini kiralarken kira sözleşmesi, taahhütname ve boş bono bıraktığını beyan etmesi ve dosya içerisinde örneği bulunan suça konu bono fotokopisinin incelenmesinde, ödeme yeri, tarihi, alacaklı isminin bulunmaması karşısında, suça konu senedin bono vasfını taşımadığı cihetle, sahte kira sözleşmesi ve taahhütname ile birlikte suça konu bononun da özel belge niteliğinde bulunduğu gözetilmeden yazılı şekilde "resmi belgede sahtecilik" suçundan hüküm kurulması yasaya aykırı,
    2- 5237 sayılı TCK’nun 53. maddesinin 1. fıkrasının (c) bendinde yer alan haklardan yoksunluğun sanığın sadece kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri yönünden koşullu salıverilme tarihine kadar uygulanması gerektiğinin gözetilmemesinin Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 gün 2014/140 Esas, 2015/85 sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
    Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi uyarınca uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK.nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 12.01.2017 gününde oybirliği ile karar verildi.



    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.