Abaküs Yazılım
20. Ceza Dairesi
Esas No: 2016/1809
Karar No: 2016/4802
Karar Tarihi: 21.09.2016

Kenevir ekme - Yargıtay 20. Ceza Dairesi 2016/1809 Esas 2016/4802 Karar Sayılı İlamı

20. Ceza Dairesi         2016/1809 E.  ,  2016/4802 K.

    "İçtihat Metni"


    Mahkeme : Asliye Ceza Mahkemesi
    Suç : Kenevir ekme
    Hüküm : Mahkûmiyet

    Dosya incelendi.
    GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ :
    TCK’nın 53.maddesi ile ilgili olarak, hükümden sonra 24/11/2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesi"nin 08/10/2015 tarihli 2014/140 esas ve 2015/85 karar sayılı kararının infaz aşamasında gözetilmesi ve Adli Emanetin 2013/166 sırasında kayıtlı suç konusu uyuşturucu maddeler ile ... Kriminal Polis Laboratuvarı Müdürlüğü"nce bu maddelerden alınan tanık numunelerin müsaderesi konusunda, mahkemesince her zaman karar verilmesi mümkün görülmüştür.
    Yargılama sürecindeki işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmanın toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eyleme uyan suç tipi ile yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından, sanığın yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, hükmün ONANMASINA, 21/09/2016 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.

    KARŞI OY:

    .... Asliye Ceza Mahkemesinin 05.02.2014 gün ve 2013/354-42 sayılı kararı ile sanık ... hakkında kenevir ekmek suçundan cezalandırılması yönünde işlem yapılmış ve mahkeme kararı sanık tarafından temyiz edilmiştir. Dairemiz tarafından 21.09.2016 tarihinde yapılan inceleme sonucunda oyçokluğuyla hükmün onanmasına karar verilmiştir.
    Yerel mahkeme dosyasının incelenmesinde 09.07.2013 günü bilinmeyen bir kişinin ihbarı üzerine mahkeme kararına dayanılarak sanığın konutunda ve eklentilerinde arama yapıldığı ve bu şekilde değişik bölgelerde çok miktarda kubar esrar elde edildiği ve yapılan yargılama sonucunda sanığın kenevir ekmek suçundan cezalandırılması yoluna gidildiği belirlenmiştir. Mahkemenin, gerekçesinde yapılan arama sonunda elde edilen 4085 gram kurutulmaya bırakılmış esrar maddesinden söz edildiği ve sanığın esrar elde etmek için keneviri kendisinin ektiğini savunduğu ifadesinin gösterildiği bunun dışında başka herhangi bir nedene dayanılmadığı tespit edilmiştir.
    Dosya içeriğinde yapılan arama sırasında konut ve eklentilerinde değişik yerlerde elde edilen kubar esrar ile birlikte esrarın tartımında kullanılabilecek nitelikteki elektronik teraziden söz edildiği ayrıca sanığa ait konut eklentisi niteliğindeki ahır yanında bulunan duvar üzerindeki kök ve kenevir yaprak kırıntıları olduğu belirtilen fotoğrafların dosyaya konulduğu tespit edilmiştir.
    Sanığın, savunmasında da duvar üzerinde tespit edilerek fotoğrafı çekilen kenevir köklerini kabul ettiği görülmüş ancak yapılan incelemeye göre kenevir köklerinin hasat edilmiş ve kurumuş durumda olduğu belirlenmiştir.
    Kenevir ekmek suçunun yasal unsurları 2313 sayılı Yasa"nın 23/5. maddesinde belirtilmiş olup daha sonrasında da kenevir ekmek suçunun bu bitkinin hasat edilene kadar geçen süre içerisinde gerçekleşeceğinin yasal unsur olarak belirtildiği bilinmektedir. Bu durumda hasat edildiği kesin olarak belirlenen, ekildiği döneme ilişkin toprak üzerinde halen bulunmakta olan kök ve benzeri bitki parçası bulunmayan bitki üzerinden henüz hasat edilmediği veya hasat edildiğini gösterdiği gerekçesi ile mahkûmiyet kararı verilmesi 2313 sayılı Yasa"nın 23. maddesinde de belirtilen suçun yasal unsurlarına aykırılık oluşturacaktır. Yasa koyucu hasat edildikten sonraki dönemde yapılan inceleme sonucunda veya sanığın kabulü ile kenevirin ekildiğinin tespit edilmesi durumunda cezalandırma yoluna gidilebileceğini öngörseydi bu konu ile ilgili yasal açıklık getirebilecek durumda iken bunu yapmadığına göre kenevir ekmek suçu hasat ile sona erecektir. Elde edilen ve halen ekili olan kenevir bitkisi olmamasına göre kenevir ekmek suçunun yasal unsurları da oluşmamıştır. Bu nedenle mahkûmiyet kararının onanması yönündeki çoğunluk görüşüne katılmıyorum.











    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi