Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2016/8664 Esas 2016/15362 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
19. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/8664
Karar No: 2016/15362
Karar Tarihi: 01.12.2016

Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2016/8664 Esas 2016/15362 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Davalının borcu olduğuna dair açılan menfi tespit davası reddedilmiştir. Mahkeme çek ödeme vasıtasının bir borcun tasfiyesine yönelik olduğunu, eğer sözleşme ile aksi kararlaştırılmamışsa satıcı ve alıcının borçlarını aynı anda ifa etmekle yükümlü olduğunu ve somut olayda davacının ekipmanlara karşılık olduğunu ileri sürdüğünü belirtmiştir. Davalı ekipmanların teslim edildiğini ve demirbaşların teslim edilmesi gerektiğini savunmuştur. Davacının delillerinin yeterli olmadığı sonucuna varılarak davanın reddi kararına hükmedilmiştir.
Kanun Maddeleri:
- 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 207. maddesi: \"Satıcı ve alıcı, borçlarını aynı anda ifa etmekle yükümlüdür.\"
19. Hukuk Dairesi         2016/8664 E.  ,  2016/15362 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

    Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün davacı vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacı vek. Av. ... ile davalı vek. Av. ..."nun gelmiş olmalarıyla duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

    -KARAR-

    Davacı vekili, davacının davalıdan 10.06.2013 tarihinde 1.840.000,00 TL bedel ile fabrika binası ve arsasını (tüm ekipmanlarıyla) satın aldığını, fabrikaya ait demirbaşların tüm uyarılara rağmen teslim edilmediğini ve demirbaşlar karşılığı ödenen 530.000,00 TL"lik çeklerin karşılıksız kaldığını iddia ederek, dava dilekçesinde keşide tarihleri ve bedelleri belirtilen 8 adet toplam 530.000,00 TL"lik çekler nedeniyle müvekkilinin borçlu olmadığının tespitini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, davaya konu fabrikanın tüm unsurları ile birlikte teslim edildiğini, davacının kötüniyetli tutumu nedeniyle teslim edilen fabrikaya ait imalatlar ile demirbaşların aradan geçen 16 ay sonra tespitini yaptırmak zorunda kaldıklarını, düzenlenen raporla tüm ekipman, imalat ve demirbaşların fabrikada olup, davacı tarafından kullanıldığının tespit edildiğini savunarak, davanın reddi ile lehlerine tazminata karar verilmesini istemiştir.
    Mahkemece çek ödeme vasıtası olup, kural olarak bir borcun tasfiyesine yönelik olarak verildiğinin kabulünün gerektiği, 6098 sayılı BK"nun 207. maddesi uyarınca, sözleşme ile aksi kararlaştırılmadıkça veya aksine bir adet bulunmadıkça, satıcı ve alıcının borçlarını aynı anda ifa etmekle yükümlü olduğu, somut olayda davalı adına kayıtlı 5.000 m² yüz ölçümlü taşınmazın 04.10.2012 tarihinde davacı şirket adına tescil edildiği, edimlerin aynı anda ve karşılıklı ifa edilmesi kuralı gereği davacının ekipmanlara karşılık olduğunu ileri sürdüğü, dava konusu çeklerin davalıya verilmiş olmasının davalının ekipmanları yahut demirbaşları teslim edimini yerine getirdiğine karine olup, bu karinenin aksinin davacı yanca yazılı delil ile ispat etmesi gerekirken ispatlayamadığı, hatırlatılan yemin deliline dayandığını beyan eden davacı vekilinin daha sonra bu önerisinden vazgeçtiği ancak HMK"nın 179/2 maddesi uyarınca yemin teklifinden dönülemeyeceğinden davalı şirket temsilcisinin yemini sonucu davacının iddiasını ispatlayamadığı, alınıp, infaz edilen ihtiyati tedbir kararı nedeniyle davacının tazminata mahkum edildiği gerekçesiyle davanın reddine, asıl alacağın %20"si üzerinden hesaplanan 106.000,00 TL tazminatın davacıdan alınarak davalıya verilmesine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir.
    Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, vekili Yargıtay duruşmasında hazır bulunan davalı yararına takdir edilen 1.350,00 TL duruşma vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine, 01/12/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.





    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.