Abaküs Yazılım
6. Ceza Dairesi
Esas No: 2013/29563
Karar No: 2016/5780

Yağma - kişiyi hürriyetinden yoksun kılma - Yargıtay 6. Ceza Dairesi 2013/29563 Esas 2016/5780 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Sanıklar, banka ve kredi kartlarının kötüye kullanılması suçundan yargılanmış ve suçların işlendiği kabul edilmiştir. Ancak, TCK'nın 53/1-b maddesinde yazılı olan \"seçme, seçilme ve diğer siyasi hakları kullanmaktan\" ibaresi iptal edildiği için sanıkların bu haklardan mahkumiyetlerinin bitiminden sonra yararlanmalarının önünün açılması gerektiği savunulmuştur. Yargıtay da bu savunmayı kabul ederek, sanıkların hapis cezalarının infazı tamamlanıncaya kadar TCK'nın 53/1-a-b-c-d-e maddesinde yazılı hakları kullanmaktan yoksun bırakılmalarının kararını bozmuştur. Bunun yerine, sanıkların, kasten işlemiş oldukları suç için hapis cezasıyla mahkumiyetinin yasal sonucu olarak, TCK'nın 53/1. maddesinin uygulanması yönünden, (a, c, d ve e) bentleri ile (b) bendinde yazılı seçme, seçilme ve diğer siyasi hakları kullanmaktan yoksun bırakılmalarına; aynı Kanunun 53/2. maddesinin uygulanması açısından, 53/1.maddesinin (a, c, d ve e) bentleri ile (b) bendinde yazılı seçme ve diğer siyasi hakları ve aynı maddenin 3. fıkrası uyarınca, (c) bendinde yazılı kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkilerini mahkum olduk
6. Ceza Dairesi         2013/29563 E.  ,  2016/5780 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Yağma, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü:

    Sanıklar hakkında banka ve kredi kartlarının kötüye kullanılması suçundan zaman aşımı süresi içerisinde mahallinde işlem yapılması olanaklı görülmüştür.

    Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve Hakimler Kurulunun takdirine göre; suçların sanıklar tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığından, diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

    Ancak;

    Sanıkların, hapis cezalarının infazı tamamlanıncaya kadar TCK"nın 53/1-a-b-c-d-e maddesinde yazılı hakları kullanmaktan yoksun bırakılmalarına; ancak, TCK"nın 53/3. maddesi uyarınca koşullu salıverildikleri takdirde, kendi altsoyları üzerinde TCK"nın 53/1-c bendinde sayılan hakları kullanmaktan yoksunluklarının sona erdirilmesine karar verilmiş ise de; 24.11.2015 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesi"nin 08.10.2015 gün, 2014/140-2015/85 Esas ve Karar sayılı kararı ile TCK"nın 53/1-b maddesinde yazılı, "seçme, seçilme ve diğer siyasi hakları kullanmaktan" ibaresinin iptal edilmiş olması,

    Bozmayı gerektirmiş, sanıklar ..., ile savunmanlarının temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle isteme aykırı olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı
    Yasanın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK"nın 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hüküm fıkrasından TCK"nın 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin bölüm çıkarılarak yerine, "Sanıkların, kasten işlemiş olduğu suç için hapis cezasıyla mahkumiyetinin yasal sonucu olarak, TCK"nın 53/1. maddesinin uygulanması yönünden, (a, c, d ve e) bentleri ile (b) bendinde yazılı seçme, seçilme ve diğer siyasi hakları kullanmaktan yoksun bırakılmalarına; aynı Kanunun 53/2. maddesinin uygulanması açısından, 53/1.maddesinin (a, c, d ve e) bentleri ile (b) bendinde yazılı seçme ve diğer siyasi hakları ve aynı maddenin 3. fıkrası uyarınca, (c) bendinde yazılı kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkilerini mahkum oldukları hapis cezasından koşullu salıverilinceye kadar kullanamamalarına" cümlesinin yazılması suretiyle, diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 07.09.2016 tarihinde, yağma suçu yönünden oybirliğiyle, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçu yönünden üye ..."in muhalefetiyle oy çokluğuyla karar verildi.

    KARŞI OY:

    Olay günü internet aracılığı ile tanıştığı kişi ve/veya kişilerle farklı bir nedenle buluşmak noktasına gelen mağdur ..."i araca alan sanıkların önce onun başındaki bereyi çıkarıp yerine gözünü de kapatacak ancak dışarıyı görmesini engellemeyen bir başka bere geçirip sanıklardan...adresindeki olay sonrası 25/01/2010 gün ve saat 13.00"de tutanak başlıklı belgeye göre "yerde halı serili duvarda 2 parça bisiklet zinciri asılı" ters istikamette yerde demir çubuk bulunan evin kömürlük olarak kullanılan müştemilatına getirdikleri,

    Mağdurun 25/01/2010 gün ve 00.50 saatli ilk müracaatında ellerini, 25/01/2010 gün ve saat 02.00 "de düzenlenen olay yakalama canlı teşhis ve Cumhuriyet Savcısı ile görüşme tutanağında ise; el ve ayaklarını zincirle bağlayıp 5 saat burada tutulduğunu sanıkların ikişerli guruplar halinde zaman zaman bankamatikten para çekmeye gittiklerini kendisini dövmediklerini olay sonrası otobüs durağına getirip, para verip otobüse bindirdiklerini ileri sürmesine karşın, Mahkemede alınan beyanında ise; el ve ayaklarını bağladığından bahsetmeyip olayıda farklı şekilde anlatarak bu beyanında ısrarcı olmuştur.

    Mağdurun olay nedeniyle götürüldüğü yerde duvarda asılı olan ve bisikletin tekerlerine hareketi akdaran zincir ile bağlandığını gösteren herhangi bir doktor
    raporuda dosyaya yansımadığı ancak mağdurun tutulduğu yerden otobüs durağına getirilip bir araca bindirilip serbest bırakıldığında bir duraksama mevcut değildir.

    Ortada çözümlenmesi gereken sorun mağdurun hile ile götürülüp alıkonulup malının alındığı sırada bağlanılıp bağlanmadığı, bağlandı ise bunun mağdurun çaresizlikle beklediği sırada kötü bir mualeme olarak kabul edilip edilmeyeceği noktasında toplanmaktadır.

    Mağdurun aşamalarda zincir ile bağlama ve/veya bağlama yöntemleri ile beyanlarında çelişkiler olup, sanıklar ise suçlamayı kabul etmemektedir. Olay sonrası düzenlenen tutanağa göre de suçta kullanılan delil zincirin sanıklar tarafından özenle duvara yeniden asılmış olmasıda bu konuda düşündürücüdür. Bu bağlamda mağdurun hile ile götürüp zorla özgürülüğünün sınırlandırıldığı konusu sabitdir.

    Ancak bu süre içerisinde mağdurun el ve ayaklarının zincirle bağlandığı sabit olmayıp, bir an için farklı düşünülse bile bununda hürriyeti tahdit suçun zor unsuru olup, mağdura bir kötü muamele olarak ele alınamayacağında bu bağlamda da sanıklar hakkında özgürlüğü sınırlama suçunda TCK.nın 110. maddesinin uygulama koşulları mevcut olup bunun Mahkeme tarafından da tartışmasız bırakılması kanuna aykırı olduğu hükmün bu yönden bozulması inancı ile sayın çoğunluğun düşüncesine iştirak olunmamıştır.










    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi