3. Ceza Dairesi Esas No: 2017/3157 Karar No: 2017/5608 Karar Tarihi: 03.05.2017
Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2017/3157 Esas 2017/5608 Karar Sayılı İlamı
3. Ceza Dairesi 2017/3157 E. , 2017/5608 K.
"İçtihat Metni"
Yaralama suçundan sanık ...’in, 765 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 456/1. maddesi uyarınca 6 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 231. maddesi gereğince hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına, sanığın 5 yıl süre ile denetime tabi tutulmasına dair Şişli 10. Asliye Ceza Mahkemesinin 15/06/2010 tarihli ve 2010/395 esas, 2010/1036 sayılı kararının kesinleşmesini müteakip, sanığın deneme süresinde kasten yeni bir suç işlemesi nedeniyle yeniden yapılan yargılama sonucunda hükmün açıklanmasına, sanığın 765 sayılı Kanun"un 456/1. maddesi uyarınca 6 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına ilişkin İstanbul 33. Asliye Ceza Mahkemenin 01/12/2016 tarihli ve 2016/364 esas, 2016/601 sayılı kararına karşı Adalet Bakanlığı"nın 18.03.2017 tarih ve 2017/777 sayılı yazısıyla kanun yararına bozma isteminde bulunulduğundan bu işe ait dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"nın 29.03.2017 tarih ve 2017/19285 sayılı tebliğnamesi ile Dairemize gönderilmekle incelendi. Mezkur ihbarnamede; Dosya kapsamına göre, sanık hakkında verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının 28/10/2010 tarihinde kesinleşmesi ile 5 yıllık denetim süresinin başladığı ve 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 231/8. maddesinin son cümlesi gereği dava zamanaşımının durduğu, ancak sanığın denetim süresi içinde 13/05/2013 tarihinde yeni bir kasıtlı suç işlediği ve bu suça ilişkin mahkumiyet hükmünün de kesinleşmiş olmasına nazaran önceki hükmün açıklanması gerekeceği, buna göre hükmün açıklanmasının geri bırakılması ile duran zamanaşımının denetim süresinde işlenen yeni suç tarihinden itibaren yeniden işlemeye başlayacağı cihetle, suç tarihi olan 27/11/2004 tarihi ile hükmün açıklanmasına dair kararın verildiği 01/12/2016 tarihleri arasında 765 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 102/4 ve 104/2. maddelerinde öngörülen dava zamanaşımı süresinin gerçekleşmiş olduğu gözetilmeden, yazılı şekilde karar verilmesinde, isabet görülmediğinden bahisle, 5271 sayılı CMK"nin 309. maddesi gereğince anılan kararın bozulması lüzumunun ihbar olunduğu anlaşıldı. Gereği görüşülüp düşünüldü: Adalet Bakanlığı"nın kanun yararına bozma isteyen yazısına dayanan tebliğnamede ileri sürülen düşünce yerinde görüldüğünden; İstanbul 33. Asliye Ceza Mahkemenin 01/12/2016 tarihli ve 2016/364 esas, 2016/601 sayılı kararının 5271 sayılı CMK"nin 309/4. maddesinin (d) bendi gereğince kanun yararına BOZULMASINA, gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle sanık hakkında açılan kamu davasının CMUK"un 322/1. ve CMK"nin 223/8. maddeleri uyarınca DÜŞÜRÜLMESİNE, dosyanın mahalline gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE; 03.05.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.