"İçtihat Metni"
Taraflar arasındaki "İsdirdat" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Polatlı 2.Asliye Hukuk Mahkemesince davanın reddine dair verilen 2.6.2005 gün ve 2005/77 E. 2005/340 K. sayılı kararın incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 3.Hukuk Dairesinin 1.6.2006 gün ve 2006/4904- E.2006/6837 K. sayılı ilamı ile,
(...Davacı Bayındırlık ve İskan Bakanlığı, kurum aleyhine açılan kamulaştırma bedelinin artırılmasına ilişkin dava da 24.088.017.474 lira bedelin ferağ tarihi (09.04.2001) itibarıyla başlayacak yasal faizi ile birlikte tahsiline karar verildiği halde, tahsil için başlatılan takipte Yargıtay 12.Hukuk Dairesinin içtihatları doğrultusunda Anayasanın 46.maddesi uygulanarak ferağ tarihinden itibaren kamu alacaklarına uygulanan en yüksek oranda faiz (aylık %7) uygulandığını, içtihadın en yüksek oranda faizin, kararın kesinleşme tarihinden itibaren başlatılacağı yönünde değişmesi nedeniyle, ferağ tarihi ile kesinleşme tarihi arasındaki süre için fazla ödenen 6.696.054.742 lira faiz alacağının istirdaden tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı, davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece "ödemenin o tarihteki usul ve yasaya uygun olduğu, kapatılmış takip nedeniyle fazla ödemenin geri istenemeyeceği" gerekçesiyle davanın reddi cihetine gidilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Anayasanın 4709 Sayılı kanunla değişik 46.maddesine göre: "...kamulaştırma bedeli ile kesin hükme bağlanan artırım bedeli nakden ve peşin olarak ödenir.
Ancak, tarım reformunun uygulanması, büyük enerji ve sulama projelerinin gerçekleştirilmesi, yeni ormanların yetiştirilmesi, kıyıların korunması ve turizm amacıyla kamulaştırılan toprakların bedellerinin ödenme şekli kanunla gösterilir. Kanunun taksitle ödemeyi öngörebileceği bu hallerde, taksitlendirme süresi beş yılı aşamaz. Bu takdirde taksitler eşit olarak ödenir.
Kamulaştırılan topraktan, o toprağı doğrudan doğruya işleten küçük çiftçiye ait olanların bedeli, herhalde peşin ödenir. İkinci fıkrada gösterilen taksitlendirmelerde ve herhangi bir sebeple ödenmemiş kamulaştırma bedellerinde kamu alacakları için öngörülen faiz uygulanır...)
hükmünü getirmiştir.
Somut olayda; Polatlı Asliye Hukuk Mahkemesine açılan tezyidi bedel davası kısmen kabul edilerek, "bedelin ferağ tarihi olan 9.04.2001 den itibaren yasal faizi birlikte tahsili" kararı ile sonuçlanmış hüküm 4.12.2003 tarihinde kesinleşmiştir.
Ancak bu ilam, ferağ tarihinden başlatılacak yasal faiz yerine kamu alacakları için öngörülen en yüksek oranda faiz talebi ile takibe konulmuş, davacı kurum o tarihteki Yargıtay 12.Hukuk Dairesinin uygulaması doğrultusunda ödemeyi yapmış, ancak ilgili dairenin görüş değiştirmesi üzerine fazla ödediği kısım için bu davayı açmıştır.
Kamu alacakları için en yüksek oranda faiz uygulanmasını öngören hüküm 17.10.2001 tarihinde yayınlanarak yürürlüğe girmiştir.
Bu durumda, kesinleşen ilam ve yürürlükteki yasa nazara alınarak, ferağ tarihinden itibaren yasal faiz, hükmün kesinleştiği tarihten sonrası için ise kamu alacakları için öngörülen en yüksek oranda faiz uygulanması gerektiği gözetilerek sonucuna göre karar vermek gerekirken yazılı gerekçe ile davanın reddi doğru görülmemiştir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir...) gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda, mahkemece önceki kararda direnilmiştir.
TEMYİZ EDEN: Davacı vekili
HUKUK GENEL KURULU KARARI
Hukuk Genel Kurulunca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:
Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dosyadaki tutanak ve kanıtlara, bozma kararında açıklanan gerektirici nedenlere göre, Hukuk Genel Kurulu"nca da benimsenen Özel Daire bozma kararına uyulmak gerekirken,önceki kararda direnilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Bu nedenle direnme kararı bozulmalıdır.
SONUÇ: Davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile,direnme kararının Özel Daire bozma kararında gösterilen nedenlerden dolayı H.U.M.K.nun 429. Maddesi gereğince BOZULMASINA, 28.3.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi.