Nitelikli dolandırıcılık - resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 23. Ceza Dairesi 2016/2627 Esas 2016/2996 Karar Sayılı İlamı

23. Ceza Dairesi
Esas No: 2016/2627
Karar No: 2016/2996
Karar Tarihi: 16.03.2016

Nitelikli dolandırıcılık - resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 23. Ceza Dairesi 2016/2627 Esas 2016/2996 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Mahkeme, nitelikli dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçlarından sanıkların suçlu olduğunu kabul etmiştir. Sanık A’nın birçok senet arasına koyduğu suça konu senedi katılana evrak yoğunluğunda imzalatıp hayali ciranta ekleyip fikir ve eylem birliği içinde hareket eden sanık B’ye ciro ettiği, sanık B’nin ise suça konu senedi icra takibine koyduğu anlaşılmıştır. Sanıklar hakkında verilen cezalar sırasıyla 7 ay 15 gün hapis ve 40 TL adli para cezası ile 10 ay hapis cezasıdır. Mahkeme kararında TCK’nin 158/1-d, 62/1, 52/2, 53/1, 58/6 ve CMK’nın 226, TCK’nin 204/1, 62/1, 53/1 ve 58/6. maddelerinden bahsedilmiştir. Anayasa Mahkemesi'nin iptal kararından sonra TCK’nin 53/1. maddesinde düzenlenen hak yoksunlukları gözetilmesi gerekiği ifade edilmiştir.

23. Ceza Dairesi 2016/2627 E. , 2016/2996 K.

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık, resmi belgede sahtecilik
HÜKÜM : 1) TCK"nın 158/1-d, 62/1, 52/2, 53/1, 58/6, CMK"nın 226 maddeleri uyarınca 7 ay 15 gün hapis ve 40 TL adli para cezası
2) TCK"nın 204/1, 62/1, 53/1, 58/6, CMK"nın 226 maddeleri uyarınca 10 ay hapis cezası

Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Temyiz dışı sanık ... ...’nın birçok senet arasına koyduğu suça konu senedi katılana evrak yoğunluğunda imzalatıp hayali ciranta ekleyip fikir ve eylem birliği içinde hareket eden sanık ...’e ciro ettiği, sanık ...’ın ise suça konu senedi icra takibine koyduğu anlaşıldığından nitelikli dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçunun oluştuğuna yönelik kabulde bir isabetsizlik görülmemiştir.
5237 sayılı TCK"nın 53/1. maddesinde düzenlenen hak yoksunluklarının, Anayasa Mahkemesi"nin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 gün ve 2014/140 E. 2015/85 K. sayılı iptal kararı doğrultusunda infaz aşamasında gözetilmesi; yine, aleyhe temyiz yasağı kapsamında uygulama yapılırken 1412 sayılı CMUK’nın 326/son maddesi yerine 226. maddesi yazılması, yazım yanlışı olarak kabul edilmiş ve mahallinde düzeltilmesi olanaklı görülmüştür.
Bozmaya uyularak yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanık müdafiinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA, 16.03.2016 tarihinde oybirliği ile karar verildi.