10. Hukuk Dairesi Esas No: 2019/4109 Karar No: 2019/6350 Karar Tarihi: 23.09.2019
Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2019/4109 Esas 2019/6350 Karar Sayılı İlamı
10. Hukuk Dairesi 2019/4109 E. , 2019/6350 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :İş Mahkemesi
Asıl davada, davacı, yaşlılık aylığını kesen ve yersiz ödenen yaşlılık aylıklarını isteyen Kurum işleminin iptalini, birleşen davada ise Kurum, yersiz ödenen yaşlılık aylıkları ile sağlık giderleri için yapılan takibe karşı itiraz olması neticesinde, itirazın iptali ve icra inkar tazminatını istemiştir. Mahkemece, bozma ilamına uyularak asıl davanın reddine, birleşen davanın ise kısmen kabulüne dair karar verilmiştir. Hükmün, taraf vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. 1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere ve hükmün dayandığı gerektirici sebeplere göre, davacı-birleşen davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Birleşen dava yönünden dosya incelendiği zaman: Kurumca, dava dilekçesinde, yersiz aylık ve sağlık giderleri yönünden Antalya 16. İcra Dairesi’nden takibe geçildiğini belirterek davacı-birleşen davalı tarafından yapılan itiraz üzerine birleşen dava şeklinde itirazın iptali için eldeki davanın açıldığı belirgin olup icra takip dosyasında, 12.260,55 TL asıl alacak sağlık gideri , 34.700,37 TL işlemiş faiz olarak belirtildiği ancak söz konusu işlemiş faizin yersiz aylık ve aylığın işlemiş faizi olup olmayacağı konusunda dosyada tereddüt oluştuğu anlaşılmış olup bu hususun öncelikle giderilmesi gerekmektedir. Şöyle ki, icra takibine konu alacağın tam olarak hangi alacak kalemlerinden oluştuğunun işlemiş faiz dökümüyle birlikte Kurum’dan sorularak sonuca göre de, yersiz aylık olması halinde yersiz aylık ve faiz miktarı yönünden bilirkişi marifetiyle hesaplama yapılarak karar verilmelidir. Sağlık giderleri yönünden de, davacının 5510 sayılı Kanunun 60. maddesi ilgili bentleri gereğince genel sağlık sigortalısı sayılıp sayılmayacağı da araştırılarak ve adı geçen kanunun geçici 45. maddesi de gözetilmek suretiyle elde edilecek sonuca göre hüküm kurulmalıdır. O hâlde, taraf vekillerinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır. SONUÇ : Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacı-birleşen dava davalısına iadesine, 23.09.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.