3. Hukuk Dairesi 2016/21392 E. , 2018/8282 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ
Taraflar arasındaki ......ı davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı, ...... davası sürecinde yaşanan karmaşa nedeniyle düğünde takılan ziynet eşyalarının davalının ailesi ile birlikte yaşadığı evde kaldığını ve sonrasında da kendisine iade edilmediğini ileri sürerek; 1 adet hamit altın beşi bir yerde olarak tabir edilen altın, 75 cm ......, 5 adet 18 gramlık 22 ayar ..., 2 adet 12 gramlık 22 ayar ... ve 60 adet ......ın aynen, bu mümkün olmazsa fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 15.500,00 TL"nin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiş, 14/12/2015 tarihli ıslah dilekçesi ile talebini 27.650,00 TL"ye yükseltmiştir.
Davalı, iddia edilen hususların gerçeği yansıtmadığını, düğünde davacıya 1 adet suriye altın beşi bir yerde, 50 cm ......, 6 adet 12 gramlık ... ile 30 adet ...... talıldığını, takılan bu ziynet eşyalarından 1 adet 12 gramlık ... dışındaki diğer tüm altınların tarafların rızası ile düğün için yapılan borçları kapatmak amacıyla bozdurulduğunu, satılmayan bir adet 12 gramlık bileziği ise davacının evden ayrılırken kolunda takılı olduğu için yanında götürdüğünü, belirtilenler dışında davacıya ya da taraflara takılan herhangi bir ziynet eşyası bulunmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile; 700,00 TL bedelinde 1 adet suriye cinsi beşi bir yerde altın, 1.200,00 TL değerinde 75 cm altın ......, 9.000,00TL değerinde 5 adet 22 ayar 18 gr altın ..., 5.250,00 TL değerinde 30 adet ......ın davalıdan alınarak davacıya aynen iadesine; mümkün olmaması halinde toplam bedeli olarak 19.150,00 TL’nin 15.500 TL’sinin dava tarihinden itibaren, kalanının ıslah tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine; fazlaya ilişkin tüm taleplerin ispatlanamadığından reddine karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir.
1-)Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2-)Dava; ziynet eşyalarının aynen iadesi, bunun mümkün olmaması halinde bedellerinin tahsili istemine ilişkindir.
Bir hükmün neleri içermesi gerektiği HMK’nın 297. maddesinde tek tek sayılarak ayrıntılı biçimde gösterilmiştir. Buna göre hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir.
Bu şekilde dava sonunda mahkemenin kimin lehine, kimin aleyhine karar verdiği, davacının talebinin ne kadarının kabul edildiği, davalının neye göre mahkum edildiği tereddütsüz şekilde anlaşılmalıdır. Biçim koşullarının getiriliş amacı, hükmün açıklığı ve anlaşılırlığı kadar infaz kabiliyetini de sağlamaktır. Aksi hâl, yeni tereddüt ve ihtilaflar yaratır ve dava içinden yeni davaların doğmasına neden olur.
İİK"nun 24/4.maddesi gereğince; aynen iadeye karar verilmesi halinde iade edilecek eşyaların cinsi, niteliği, özellikleri, gram ağırlığı vb. gibi özelliklerinin ayrıntılı belirtilmesi gerekir.
Yukarıda belirtilen yasal düzenlemeler gereğince ziynet eşyalarının aynen iadesine karar verilmişse, hüküm fıkrası açık olmalı, duraksama yaratmamalı, hükümde aynen iadesine karar verilen ziynetlerin gram ve ayarları açık olarak yazılmalıdır.
Somut olayda, mahkemece; aynen iadesine karar verilen 1 adet suriye cinsi beşi bir yerdenin niteliği, gram ve ayarı belirtilmediği gibi yine hükümde aynen iadesine karar verilen 1 adet ......in de gram ve ayarı belirtilmeyerek infazda tereddüt oluşturacak şekilde hüküm tesis edildiği anlaşılmıştır. Karar bu hali ile açık ve infaza elverişli değildir.
O halde, mahkemece; hüküm altına alınan suriye cinsi beşi bir yerde ile ......in gram, ayar ve niteliklerinin tespiti için deliller değerlendirilip, söz konusu ziynet eşyalarının gram ve ayarının hükümde ayrı ayrı gösterilerek ve davalının infaz sırasında seçimlik hakkının kullanılması (aynen iade veya bedeli tercih etmesi) bertaraf edilmeden taraflara yüklenen borç ile tanınan hakkın infazda güçlük çıkarmayacak biçimde belirtilmesi gerekirken, infazda tereddüt yaratacak şekilde HMK"nın 297. maddesine aykırı hüküm tesisi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda birinci bendde açıklanan nedenlerle davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, ikinci bendde açıklanan nedenlerle hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince davalı yararına BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK.nun 440.maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 11/09/2018 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.