11. Hukuk Dairesi 2017/1101 E. , 2018/7469 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
Taraflar arasında görülen davada ... 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce bozmaya uyularak verilen 30/09/2016 tarih ve 2015/364-2016/944 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesinin davalı vekili tarafından istenildiği ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkilinin ... Bankası ... Oto Sanayi Sitesi Şubesi"nin muhatap keşidecisi ... Yangın Söndürme ... olan ve 25/05/2012 tarihli, 16.000 TL bedelli çekin hamili olduğunu, 14/05/2012 tarihinde çekin kaybolması üzerine zayi nedeniyle çek iptali davası açtıklarını, ancak yapılan yargılama sonunda çekin daha önce davacı şirketin ortağı olup, ortaklıktan ayrılan davalıda bulunduğu ve 28/05/2012 tarihinde bankalar arası takas merkezine ibraz ettiğinin anlaşıldığını ileri sürerek çeki haksız ve mesnetsiz elinde bulunduran ve tahsil etmek için bankalara ibraz eden davalıdan 16.000 TL"nin 25/05/2012 tarihinden itibaren işleyecek en yüksek ticari faizi ile tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı, dava konusu çeki haksız olarak eline geçirmediğini, yapılan 15.000 TL tutarlı yangın tüpü satışı sonucu bedelinin ödenmemesi üzerine, ... ..., çek kırdırmak için 1.000 TL fazladan yazdırıp çek aldığını, davalının şirketten alacağına karşılık dava konusu çeki aldığını, alacağının 21.000 TL"nin üzerinde olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılamaya göre, davalının, davacı şirket lehine düzenlenen çeki alarak ortaklarından ... alarak zilyetliğine geçirdiği yönündeki beyanın karşısında, davacının şirket lehine keşide edilen çeki, şirket rızası dışında elde ettiği, davalının dilekçelerinde ileri sürdüğü diğer hususlara ilişkin aldırılan bilirkişi raporunda da sattığı ürünler nedeniyle alacaklı olduğunu iddialarının şirket kayıtları ve sunduğu belgelerden tespit edilemediği, davalı ve diğer şirket ortaklarının ödenmemiş sermaye borçlarının bulunduğu, bu durumda davalının şirketten alacağının bulunmadığı, davalının davacı şirkete ait çeki haksız olarak ele geçirdiği ve elinde bulundurduğu gerekçesiyle açılan davanın kabulü ile çekin bedeli olan 16.000,00-TL"nin 25/05/2012 tarihinden itibaren işleyecek en yüksek ticari faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
Dava, haksız olarak davalının elinde bulunduğu ileri sürülen çek bedelinin tahsili istemine ilişkindir.
Mahkemece Dairemizin bozma kararına uyularak yapılan yargılama sonucu, davalının davacı şirkete sermaye borcunun bulunduğu, dava dışı şirketten davacı için alınan çeki davalının haklı bir nedene dayanmaksızın zilyetliğine geçirdiği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş isede, davalı vekili, müvekkilinin dava konusu çeki haksız olarak ele geçirmediği, çekin müvekkilinin davacı şirkete 2012 yılında sattığı ürünün ücreti karşılığı verildiği ve davalının 21,000 TL"nin üzerinde alacağı bulunduğunu savunmuştur. Bozma kararından sonra 2013 yılı davacı ticari defterlerinin incelenmesi sonucu oluşturulan 21.12.2015 tarihli raporda, davacı şirketin ortaklara borçlu bulunduğu, davalının davacı şirketten 21.080,36 TL alacağı olduğu belirtilmiştir. Bunun yanında davalının savunmasının değerlendirilmesi için ilişkinin gerçekleştiği 2012 yılı davacı ticari defterlerinin de incelenmediği görülmüştür. Tüm yukarıda açıklanan nedenler ile sermaye borcu ödememenin şirket ortaklığından iskat nedeni olacağı, şirket kayıtlarına göre tüm ortakların yanında davalı ortağın da şirketten alacaklı olduğu gözetilmeksizin davacı şirketin 2012 yılı ticari defterleri incelenmeden bozma gerekleri tam olarak yerine getirilmeden, yanlış gerekçe ve eksik inceleme ile davanın kabulüne karar verilmesi doğru olmamış bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davalı yararına BOZULMASINA, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz edene iadesine, 28/11/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.