Kasten öldürmeye teşebbüse yardım - Yargıtay 1. Ceza Dairesi 2015/4113 Esas 2016/3557 Karar Sayılı İlamı

MAHKEMESİ : . Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Kasten öldürmeye teşebbüse yardım



TÜRK MİLLETİ ADINA

Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanıklar .,., mağdur . yönelik yönelik eylemlerinin sübutu kabul, oluşa ve soruşturma sonuçlarına uygun şekilde kasten öldürmeye teşebbüs suçunun niteliği tayin, takdire ilişen cezaları azaltıcı sebeplerin niteliği takdir kılınmış, savunmaları inandırıcı gerekçelerle reddedilmiş, incelenen dosyaya göre verilen hükümlerde bozma nedenleri dışında bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan, sanıklar müdafilerinin ayrı ayrı sübuta, vasfa, eksik incelemeye yönelen ve yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine;
Ancak;
Oluşa ve dosya kapsamına göre, sanıklar ile mağdur arasında önceye dayalı husumet bulunduğu, olay günü mağdurun sanıkların kardeşi ile komşu olan tanık . evinin önünde ziyaret amaçlı bulunduğu sırada, sanıkların mağdura etkili mesafeden ateşli silahlarla ateş ettikleri, mağdurun göğsünden aldığı ateşli silah isabeti nedeniyle hayati tehlike geçirdiği ancak, hangi sanığın atışı ile vurulduğunun tespit edilemediği anlaşılan olayda;
a)-Sanıkların fikir ve eylem birliği içinde birlikte hareket ederek, kasten öldürmeye teşebbüs suçu üzerinde hakimiyet kurdukları ve TCK"nun 37/1 maddesi uyarınca kasten öldürmeye teşebbüs suçundan müşterek fail olarak sorumlu
tutulmaları gerektiği nazara alınmadan, TCK"nun 39. maddesi kapsamında yardım eden sıfatıyla sorumlu tutularak eksik cezalar tayin edilmesi,
b)- Kabule göre; Mağdurda meydana gelen zarar ve tehlikenin ağırlığına göre, 9 yıldan 15 yıla kadar hapis cezası gerektiren TCK"nun 35. maddesi uyarınca alt ve üst sınırlar arasında makul cezalar verilmesi yerine üst sınıra yakın olacak şekilde 14"er yıl hapis cezaları belirlenmesi,
c)- TCK"nun 53. maddesi ile yapılan uygulamalarda, Anayasa Mahkemesi"nin 24.11.2015 tarihli Resmi Gazete"de yayınlanarak yürülüğe giren kısmi iptal kararı doğrultusunda yeniden değerlendirme yapılmasında zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş olup, sanıklar müdafileri ve Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmekle, hükümlerin tebliğnamedeki düşünce gibi BOZULMASINA, 12/10/2016 günü oybirliği ile karar verildi.