15. Ceza Dairesi 2019/2017 E. , 2019/3506 K.
"İçtihat Metni"Resmi belgede sahtecilik ve nitelikli dolandırıcılık suçlarından meçhul şüpheli hakkında yapılan soruşturma evresi sonunda Gaziantep Cumhuriyet Başsavcılığınca verilen 07.06.2018 tarih ve 2018/34589-20791 sayılı kovuşturmaya yer olmadığına dair karara yönelik itirazın reddine ilişkin mercii Gaziantep 2. Sulh Ceza Hâkimliğinin 10.10.2018 tarih ve 2018/6189 değişik iş sayılı kararı aleyhine yüksek Adalet Bakanlığınca verilen 14.02.2019 gün ve 94660652-105-27-15714-2018 sayılı kanun yararına bozma talebine dayanılarak dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 25.02.2019 gün ve 2019/18122 sayılı tebliğnamesiyle dairemize gönderilmekle okundu.
Kanun yararına bozma isteyen tebliğnamede;
5271 sayılı Kanun’un 160. maddesi uyarınca, Cumhuriyet savcısının, ihbar veya başka bir suretle bir suçun işlendiği izlenimini veren bir hâli öğrenir öğrenmez kamu davasını açmaya yer olup olmadığına karar vermek üzere hemen işin gerçeğini araştırmaya başlaması gerektiği, aynı kanunun 170/2. maddesi gereğince yapacağı değerlendirme sonucunda, toplanan delillerin suçun işlendiği hususunda yeterli şüphe oluşturduğu kanısına ulaştığında iddianame düzenleyerek kamu davası açacağı, aksi halde ise anılan kanunun 172. maddesi gereği kovuşturma yapılmasına yer olmadığına dair karar vereceği, buna karşın Cumhuriyet savcısının 5271 sayılı Kanun’un kendisine yüklediği soruşturma görevini yerine getirmediği, ortada yasaya uygun bir soruşturmanın bulunmadığı durumda, anılan kanunun 173/3. maddesindeki koşullar oluşmadığından, itirazı inceleyen merciin Cumhuriyet savcısının soruşturma yapmasını sağlamak maksadıyla itirazın kabulüne karar verebileceği yönündeki açıklamalar karşısında,
Somut olayda müşteki vekilinin, müvekkilinin, Türk Ekonomi Bankası ve Denizbank"ta çek hesabının bulunduğunu ancak anılan bankalara ait müvekkili tarafından keşide edilerek piyasa sürülen çek bulunmadığını, buna karşın son zamanlarda kendisi adına ancak bilgisi hilafına çek keşide edildiğini haricen öğrendiğini beyan etmesine rağmen, Cumhuriyet Savcılığınca, UYAP sorgulamasında müşteki hakkında sahte çek tedavüle koyduğuna dair her hangi bir soruşturmanın olmadığı ve ileride ortaya çıkabilecek bir ihtimal için soruşturma yapılamayacağı, çekin sahte olarak tedavüle konulduğuna dair herhangi bir delil bulunmadığı gerekçeleriyle kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verilmiş ise de; müşteki vekilinin açıkça çeklerin, müvekkilinin bilgisi dışında tedavüle konulduğunu ifade ettiği, UYAP sorgulamasında müşteki hakkında sahte çek tedavüle konulduğuna dair bir soruşturmanın bulunmamasının tek başına suçun oluşmadığını gösterecek bir delil olmadığı, Cumhuriyet Savcılığınca, şikâyet dilekçesinde bahsedilen bankalarla yazışma yapılarak müşteki adına açılmış bulunan çek hesapları tespit edilip, son zamanlarda bu çek hesapları üzerinden yapılan işlemler belirlendikten sonra sonucuna göre müştekinin iddiaları doğru ise tespit edilen çekler ve bu çekler üzerindeki imzalar üzerinde imza yazı incelemesinin yaptırılması ve bu çekleri tedavüle süren meçhul şüphelilerin tespit edilmesi suretiyle, toplanacak deliller ve yapılacak inceleme sonucuna göre, ilgililerin hukukî durumlarının tayin ve takdir edilmesi gerektiği gözetilerek, itirazın bu yönden kabul edilmesi gerekirken, yazılı şekilde reddine karar verilmesinde isabet görülmediğinden, 5271 sayılı CMK’nın 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu kanun yararına bozma talebine dayanılarak ihbar olunmuştur.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Şikayetçinin, vekili aracılığıyla yapmış olduğu müracaatında, Denizbank ile Türk Ekonomi bankasına kayıtlı çek hesaplarının bilgisi ve rızası dışında keşide edilerek tedavüle konulması nedeniyle mağduriyeti doğduğundan bu kişilerin tespiti ile söz konusu çek hesaplarından keşide edilen tüm çeklere ihtiyati tedbir konulmasını talep ettiği olayda; suç teşkil edecek somut bir çek ya da eylem gösterilmemesi yanı sıra belirtilen çeklerle ilgili şikayetçi hakkında herhangi bir soruşturmanın bulunmaması, aynı şekilde şikayetçinin hukuk mahkemelerine başvurarak çeklerin ödenmesinin yasaklanmasını talep etme imkanının bulunması ve ileride ortaya çıkabilecek bir ihtimal için soruşturma yapılmasının mümkün olmaması hususları birlikte değerlendirildiğinde, bu aşamada usul ve yasaya uygun olduğu anlaşılan Gaziantep 2. Sulh Ceza Hâkimliğinin 10.10.2018 tarih ve 2018/6189 değişik iş sayılı kararına yönelik yapılan kanun yararına bozma isteminin 5271 sayılı CMK"nın 309. maddesi gereğince REDDİNE, 08.04.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.