Hırsızlık - Yargıtay 13. Ceza Dairesi 2016/16593 Esas 2018/6473 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
13. Ceza Dairesi
Esas No: 2016/16593
Karar No: 2018/6473
Karar Tarihi: 25.04.2018

Hırsızlık - Yargıtay 13. Ceza Dairesi 2016/16593 Esas 2018/6473 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Mahkeme, bahçedeki kulübeden hırsızlık yapan sanığın TCK'nın 142/1-b maddesi yerine başka bir maddenin uygulanması gerektiğini belirtmiş ve suçun sanık tarafından işlendiğini kabul etmiştir. Ancak Anayasa Mahkemesi'nin iptal kararı nedeniyle, seçme ve seçilme ehliyeti ile diğer siyasi hakların kullanılmasından yoksun bırakma hükmü uygulanamayacağı belirtilmiş ve hükmün bozulması gerektiği kararlaştırılmıştır. Sonuç olarak, sanığın hapis cezası ile mahkumiyetinin yasal sonucu olarak belirli haklarından mahrum bırakılması kararlaştırılmıştır. Kanun maddeleri olarak, 6352 sayılı Yasa'nın 100.maddesi, 5271 sayılı CMK'nın 324. Maddesi'nin 4. Fıkrası, 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun 106. Maddesi ve 5320 sayılı Yasa'nın 8/1. Maddesi referans alınmıştır.
13. Ceza Dairesi         2016/16593 E.  ,  2018/6473 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Hırsızlık
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
    6352 sayılı Yasanın 100. maddesi ile, 5271 sayılı CMK’nun 324. maddesinin 4. fıkrasına eklenen ek cümle uyarınca. Devlete ait yargılama giderlerinin 21/7/1953 tarihli ve 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun 106. maddesindeki terkin edilmesi gereken tutarlardan az olması halinde, bu giderin Devlet Hazinesine yüklenmesine karar verilmesi gerekeceğinin gözetilmeden yargılama giderinin sanıktan tahsiline kararı verilmesi infaz aşamasında gözetilmesi olanaklı olduğundan, Müştekiye ait bahçe içerisinde bulunan kulübeden hırsızlık yapan sanık hakkında TCK"nın 142/1-b maddesi yerine yazılı şekilde uygulama yapılması sonuç ceza değişmediğinden bozma sebebi yapılmamıştır.
    Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçun sanık tarafından işlendiğini kabulde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir.
    Ancak;
    Anayasa Mahkemesi"nin 08.10.2015 günlü, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı, 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayınlanan kısmi iptal kararı uyarınca, 5237 Sayılı TCK 53.madde 1.fıkra b. bendinde düzenlenen “seçme ve seçilme ehliyetinden ve diğer siyasi hakları kullanmaktan yoksun bırakılmasına” hükmünün iptal edilmesi nedeniyle uygulanamayacağının gözetilmesi zorunluluğu,
    Bozmayı gerektirmiş, sanık ..."ın temyiz itirazı bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle isteme aykırı olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK’nın 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hüküm fıkrasından “TCK"nın 53. maddesine ilişkin bölümün ” çıkartılarak, yerine “Kasten işlemiş olduğu suç için hapis cezasıyla mahkûmiyetin yasal sonucu olarak sanığın, 5237 sayılı TCK’nun 53/1.maddesinin (a), (c), (d) ve (e) bentlerinde yazılı haklardan aynı maddenin 2. fıkrası uyarınca cezanın infazı tamamlanıncaya kadar, kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından ise anılan maddenin 3. fıkrası uyarınca mahkûm olduğu hapis cezasından koşullu salıverilinceye kadar yoksun bırakılmasına ” cümlesinin eklenmesi suretiyle, eleştiri dışında diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 25.04.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.