Abaküs Yazılım
6. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/9381
Karar No: 2016/721
Karar Tarihi: 09.02.2016

Yargıtay 6. Hukuk Dairesi 2015/9381 Esas 2016/721 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı, kiralanan evinde tamirat yapacağı gerekçesiyle davalıdan tahliyesini istemiştir. Davalı, kira ilişkisinin olmadığını ve bu evin kendisine tahsis edildiğini iddia etmiştir. Mahkeme, davacının dava konusu evde tamirat yapacağına ilişkin beyanını dikkate alarak davanın kabulüne karar vermiştir. Ancak davacı tarafça varlığı iddia edilen kira sözleşmesinin varlığı kanıtlanamamıştır. Bu nedenle davanın süresinde açılıp açılmadığının belirlenebilmesi için taraflar arasındaki kira sözleşmesinin başlangıç tarihinin ve süresinin belirlenmesi gerekmektedir. Mahkeme, bu noktada eksik inceleme yapmıştır ve karar bozulmuştur.
Kanun Maddeleri: Türk Borçlar Kanunu'nun 350/2, 328, 353. Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 200. ve 288./6100 Sayılı HMK'nın 428. maddeleri.
6. Hukuk Dairesi         2015/9381 E.  ,  2016/721 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
    DAVA TÜRÜ : Tahliye

    Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı tahliye davasına dair karar, davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.
    Dava, Türk Borçlar Kanununun 350/2. maddesi gereğince kiralananın yeniden inşa veya imar amacıyla esaslı onarımı nedeniyle tahliye istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmesi üzerine hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir.
    Türk Borçlar Kanununun 350/2. maddesi hükmüne göre kiralananın yeniden inşa veya imar amacıyla esaslı onarımı, genişletilmesi ya da değiştirilmesi için açılacak davaların belirli süreli sözleşmelerde sürenin sonunda, belirsiz süreli sözleşmelerde bu kanunun 328. maddesinde fesih bildirimi için öngörülen sürelere uyularak belirlenecek tarihten başlayarak bir ay içinde açılması gerekir. TBK.’nun 353. maddesi uyarınca kiraya veren daha önce veya en geç davanın açılması için öngörülen sürede dava açacağını kiracıya yazılı olarak bildirmişse, dava, bildirimi takip eden uzayan bir kira yılı sonuna kadar açılabilir. Dava açma süresi kamu düzenine ilişkin olup davalı ileri sürmese bile mahkemece kendiliğinden gözönünde bulundurulması gerekir.
    Davanın süresinde açılıp açılmadığının belirlenebilmesi için öncelikle kira sözleşmesinin başlangıç tarihinin ve süresinin bilinmesi zorunludur. Davacının bildirdiği bu tarihlere davalı karşı çıkarsa uyuşmazlığın tarafların gösterecekleri tanık dahil bütün deliller toplanarak bir hadise olarak çözüme kavuşturulması gerekir.
    Olayımıza gelince;
    Davacı, dava dilekçesinde,davacıya ait taşınmazın 2 yıl önce aylık 200 TL den davalıya kiraya verildiğini, kiralanan taşınmazı tamir ettireceği için tahliyesi için davalıya ihtar gönderdiğini ancak tahliye edilmediğini belirterek kiralananın tahliyesine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı, bu yerde davacının kiracısı olarak oturmadığını, TOKİ den ev verilene kadar kira ödemeksizin bu yerde oturması için kendisine tahsis edildiğini, anahtarı muhtardan alıp bu yerde oturduğunu,davacıyı tanımadığını belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davacının dava konusu evde tamirat yapacağı ve davalının da bu evde oturmak istemediğine ilişkin beyanı olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Davacı, sözlü kira akdine dayanmış, davalı kira ilişkisine karşı çıkmıştır.Bu durumda davacı tarafça taraflar arasında kira ilişkisinin varlığının kanıtlanması gerekmektedir. Davacı tarafça varlığı iddia edilen kira sözleşmesinde yıllık kira bedeli(aylık 200 TL den yıllık 2.400 TL) dikkate alındığında dava tarihinde yürürlükte bulunan 6100 sayılı HMK"nun 200.maddesi (yürürlükten kaldırılan 1086 sayılı H.U.M.K’nun 288.’nci maddesi) gereğince davacılar kira ilişkisinin varlığını tanık dahil her türlü delil ile kanıtlayabilir. Mahkemece, davacı tarafa, sözlü kira akdinin varlığı, başlangıç tarihi ve süresinin kanıtlanması amacıyla imkan tanınması ve tanık dahil tüm delilleri toplanarak hasıl olacak sonuca kira ilişkisinin varlığı kanıtlanır ise davanın süresinde olup olmadığı denetlenerek süresinde ise esasa ilişkin bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme sonucu yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir.
    Hüküm bu nedenlerle bozulmalıdır.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalının temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı HMK.ya 6217 Sayılı Kanunla eklenen geçici 3.madde hükmü gözetilerek HUMK.nın 428.maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 09.02.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.










    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi