3. Hukuk Dairesi 2016/20821 E. , 2018/8221 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasındaki tazminat davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde duruşmalı olarak davacılar vekili tarafından temyiz edilmiş ise de tebligat gideri yatırılmamış olduğundan duruşma talebinin reddiyle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacılar, murisleri ......... Sadak "ın 25/05/2008 tarihinde dava dışı ...... Bayhan"ın evindeki elektrik arızasını gidermek için çalışırken yüksek gerilime kapılarak öldüğünü, davalı idarenin hiçbir önlem ve uyarı levhası koymaması nedeniyle hizmet kusurunun bulunduğunu, olaya ilişkin ceza yargılamasının devam ettiğini, murislerinin ölümü nedeniyle destekten yoksun kaldıklarını ileri sürerek; ... için 50.000 TL manevi 1.000 TL maddi, küçük Nurdanur için 20.000 TL manevi 1.000 TL maddi ,küçük ......... için 20.000 TL manevi 1.000 TL maddi, küçük ...... için 20.000 TL manevi 1.000 TL maddi olmak üzere toplam 114.000 TL tazminatın olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmişlerdir.
Davalı, zamanaşımı itirazlarının bulunduğunu,dava konusu olayın meydana gelmesinde idarelerinin kusuru bulunmadığını savunarak,davanın reddini istemiştir.
Mahkemece;dosya kapsamında alınan 3"lü bilirkişi heyet raporunda davalı kurumun kusurunun bulunmadığı , dava dışı ...... Bayhan’ın %50, muris ......... Sadak’ın %50 kusurlu olduğunun bildirildiği gerekçe gösterilerek, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava;elektrik çarpmasından kaynaklı maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Davalı şirket, bölgede elektrik enerjisinin dağıtımını yerine getirmektedir. Bu faaliyet, varlığı ve niteliği itibariyle bir tehlike ve dolayısı ile zarar ihtimali taşıdığından, davalı şirketin sorumluluğu, bir sebep sorumluluğu olan kusursuz (objektif) sorumluluktur. Bu sorumluluk türü tehlike sorumluluğu olarak da isimlendirilmekte olup, sorumluluk türlerinin en ağırını oluşturur. Burada tehlikeli nesne veya işletme ile gerçekleşen zarar arasında uygun
illiyet bağının bulunması sorumluluk için gerekli olup hareket unsurunu haksız fiilin sonuç unsuruyla birlikte değerlendirmek gerekir ( Doç. Dr. A. Akartepe T.B.K. Haksız fiilden doğan borç ilişkileri - Prof Dr. ...... Tercier sorumluluk hukuku S. Özdemir çevirisi. 1983 Sh. 12-14 ).
Sorumlu kişi veya işletmenin, kusurlu olup olmaması, özen ödevini yerine getirip getirmemesi, işletme veya nesnede (şeyde) bir bozukluk veya noksanın bulunup bulunmaması, meydana gelen zararın tazmin borcu yönünden bir etkiye sahip değildir. Zira, bunların sebep oldukları zararlarda, kusurun bulunup bulunmadığı ya da rolünün olup olmadığı çoğu zaman bilinemediği veya ispat edilemediği gibi, sorumlu kişi veya işletme, her türlü özeni gösterse, gözetim ve denetim ödevini yerine getirse, gerekli bütün tedbirleri alsa bile, gene çoğu zararın meydana gelmesini önlemek mümkün değildir.
Bu sebeple, sorumluluğunun bağlandığı olgu ile zarar arasında uygun illiyet bağı kurulduğu zaman, sorumluluk da gerçekleşmiş olacağından, bu işletme veya nesnelerin sahip veya işletenleri, bunların sebep oldukları zararı gidermek zorundadır(Prof. Dr. ......... Eren, Borçlar Hukuku Genel Hükümler 1991 Baskı ,Cilt 2 ,sf: 14-15).
Somut olayda; davacıların murisinin 25/05/2008 tarihinde dava dışı ...... Bayhan"ın evindeki elektrik arızasını gidermek için çalışırken yüksek gerilime kapılarak öldüğü ve davacıların da maddi ve manevi tazminat istemli olarak eldeki davayı açtıkları sabittir.Mahkemece, her ne kadar, alınan 3"lü heyet raporu dikkate alınarak davalı ... şirketinin meydana gelen olayda kusurunun bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş ise de; Dairemizin yerleşik içtihatları incelendiğinde de görüleceği üzere, davalı ... şirketinin TBK"nun 69 ve 71. maddeleri gereği kusursuz sorumluluk ilkesi (tehlike sorumluluğu) gereği meydana gelen olaydan dolayı sorumlu olduğu kuşkusuzdur. Bu nedenle mahkemece hatalı değerlendirme ile davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir.
Hal böyle olunca, mahkemece; alanında uzman ayrı bir 3"lü bilirkişi heyetinden Dairemizin yerleşmiş içtihatları da gözetilmek suretiyle kusur oranlarının tespiti yönünden yeniden bilirkişi raporu alınması, kusur oranları belirlendikten sonra ise,alanında uzman aktüerya bilirkişiden davacıların maddi tazminat talepleri yönünden rapor alınması suretiyle sonucuna uygun şekilde hüküm tesisi yoluna gidilmesi gerekirken,eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde hüküm tesisi doğru görülmemiş,bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince davacılar yararına BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nun Geçici Madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK"nun 440. maddesi gereğince karar düzeltme yolu açık olmak üzere,10.09.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.