Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2014/2006 Esas 2014/2735 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
4. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/2006
Karar No: 2014/2735
Karar Tarihi: 19.02.2014

Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2014/2006 Esas 2014/2735 Karar Sayılı İlamı

4. Hukuk Dairesi         2014/2006 E.  ,  2014/2735 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : Küçükçekmece 3. Asliye Hukuk Mahkemesi
    TARİHİ : 20/11/2013
    NUMARASI : 2010/622-2013/589

    Davacı Türk Telekom A.Ş. vekili Avukat M. Ö..tarafından, davalılar İ.S.K.İ. Genel Müdürlüğü vdl. aleyhine 30/07/2010 gününde verilen dilekçe ile maddi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; yargı yolu bakımından görevsizlik dair verilen 20/11/2013 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
    Dava, maddi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, yargı yolu bakımından görevsizlik kararı verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir.
    Davacı tarafça, davalılardan İ.S.K.İ. Genel Müdürlüğü adına atık su kazı çalışması yapan diğer davalılar tarafından kablolarının koparıldığı iddia edilerek maddi tazminat talep edilmiştir.
    Davalılar, davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuşlardır.
    Mahkemece, davanın idari yargı yerinde açılması gerektiği belirtilerek görevsizlik kararı verilmiştir.
    Davalılardan İ.S.K.İ. Genel Müdürlüğü, bir kamu kurumudur ve İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne bağlıdır. Davalı kamu kurumu olup kamu hizmeti niteliğindeki çalışmalarını özel hukuk kuralları altında yapmaktadır. TTK’nın 18. maddesinde (6102 s. TTK m. 16) kendi kuruluş kanunları gereğince özel hukuk hükümleri dairesinde idare edilmek ve ticari şekilde işletilmek üzere devlet, vilayet, belediye gibi kamu tüzel kişileri tarafından kurulan teşekkül ve müesseselerin dahi tacir sayılacakları belirtilmiştir.
    Bu açıklamalar ışığında, davalılardan İSKİ"nin bir kamu kurumu olduğu ve kamu hizmeti yaptığı; ancak, çalışmalarının özel hukuk hükümlerine bağlı bulunduğu ve tacir sıfatını taşıdığı benimsenmelidir. Haksız eylem niteliğindeki tutumundan kaynaklanan uyuşmazlığın da, adli yargı yerinde çözümlenmesi gerekir. Bu yönde yargısal uygulamalar yerleşiktir. (HGK’ nun 21.9.1983 gün ve 1980/11-2721; 1983/823 ile 29.11.1995 gün ve 1995/11-647; 1995/1043 sayılı kararları).
    Diğer davalılardan ikisi özel hukuk tüzel kişisi ve biri de gerçek kişidir. İdari yargı yerlerinde açılacak davalarda husumetin kimlere yöneltileceğini düzenleyen 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Yasası"nın 2. maddesi gereğince idari yargı yerlerinde sadece ilgili idareye karşı dava açılabilir. Özel hukuk tüzel kişileri ve gerçek kişiler hakkında idare mahkemelerinde dava açılamaz. Davacı, davalı özel hukuk tüzel kişileri ve gerçek kişi olan diğer davalıların haksız eylemi nedeniyle zarara uğradığını ileri sürüp istekte bulunduğuna göre bu davalılar açısından da davanın görüm ve çözüm yeri idari yargı yeri olmayıp adli yargı yeridir.
    Mahkemece açıklanan olgular gözetilerek, işin esası incelenip varılacak sonuca uygun bir karar verilmesi gerekirken, yerinde olmayan yazılı gerekçeyle, davalılar hakkında yargı yolu bakımından mahkemenin görevsizliği nedeniyle dava dilekçesinin reddedilmiş olması usul ve yasaya uygun düşmediğinden kararın bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Temyiz edilen kararın yukarıda gösterilen nedenlerle BOZULMASINA, bozma nedenine göre diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 19/02/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.



    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.